;
Ekonomi

Zengin Ülkeler Yenilenebilir Enerji Büyümesine Yeterli Katkıyı Sunmuyor

yenilenebilir enerji
FOTO: Pexels

Yeni bir rapora göre, yenilenebilir enerji dönüşümü için zengin ülkelerin finansal ve teknolojik kaynaklarını daha etkin kullanmaları gerekiyor. Aksi halde, küresel sıcaklık artışını 1.5°C ile sınırlandırma hedefi riske girebilir.

Global Energy Monitor’ın (GEM) yeni raporuna göre, dünyada geliştirilmekte olan rüzgar ve güneş enerjisi projelerinin toplam kapasitesi 6.2 TW’a ulaştı. Bu rakam, küresel yenilenebilir enerji dönüşümü için olumlu bir gösterge olsa da, zengin ülkelerin bu büyümeye yeterince katkı sağlamadığı vurgulanıyor.

Rapor, gelişmiş ekonomilerin net sıfır hedeflerine ulaşabilmeleri için 2030’a kadar mevcut yenilenebilir enerji kapasitesini dört katına çıkarmaları gerektiğini ortaya koyuyor. Ancak, ABD, AB ve Japonya gibi zengin ülkeler planlanan kapasite artışında geride kalıyor. Özellikle, gelişen ekonomilerde yenilenebilir enerji projeleri hızla büyürken, G7 ülkeleri planlanan projelerde yavaş ilerliyor.

Rapor, yenilenebilir enerji projelerinde en büyük payın Çin’e ait olduğunu gösteriyor. Çin, 3.5 TW’lık gelişme aşamasındaki rüzgar ve güneş enerjisi kapasitesiyle lider konumda bulunuyor.

Diğer yandan, AB’nin toplam planlanan kapasitesi 481 GW, ABD’nin ise 685 GW seviyesinde. Bu durum, gelişmiş ülkelerin yeşil enerjiye yapmaları gereken yatırımlar konusunda daha fazla adım atma gerekliliğini gösteriyor.

Global Energy Monitor Araştırma Analisti Diren Kocakuşak, “Rüzgar ve güneş enerjisinin son bir yılda gösterdiği büyüme umut verici, ancak dünyanın hız kazanması ve bu projeleri çok daha hızlı bir şekilde devreye sokması gerekiyor. Fiziksel şebekedeki sınırlamalar, izin darboğazları ve finansman eksikliği gibi engelleri ele almak, yenilenebilir enerji kapasitesini üç katına çıkarmamıza ve değişen iklimin en kötü etkilerini sınırlamamıza yardımcı olabilir” açıklamasını yapıyor.

GEM analistlerine göre, yenilenebilir enerji dönüşümü için zengin ülkelerin finansal ve teknolojik kaynaklarını daha etkin kullanmaları gerekiyor. Aksi halde, küresel sıcaklık artışını 1.5°C ile sınırlandırma hedefi riske girebilir. Bu durum, gelişmiş ülkelerin daha iddialı politikalar ve yatırımlar benimsemesi gerektiğini ortaya koyuyor.