Rapora göre, kömürden temiz enerjiye geçişte her 1 ton CO2 için 62 dolar kazanç elde edilirken; kömürden doğalgaza geçiş için ise her 1 ton CO2 başına 235 dolar maliyet oluşuyor.
2022 yılında kömürden doğalgaza geçişi teşvik etmek için 235$/tC02 karbon fiyatı maliyeti oluşurken, doğrudan temiz enerjiye geçişte ise 62$/tC02 kazanç edileceğini ortaya koyan yeni analiz bulgusuna göre, kömürden temiz enerjiye geçiş küresel olarak tasarruflu bir şekilde yapılabilir.
Analiz, iklim analistliği yapan ve kâr amacı gütmeyen TransitionZero tarafından yürütüldü. Analiz ayrıca yenilenebilir enerji maliyetinin 2010’dan bu yana %99 düştüğünü, yani doğalgazın artık geçerli bir enerji geçiş aracı olmadığını da gösteriyor.
Tarihsel olarak, yakıtların geçiş maliyetleri, doğalgazın kömürden daha düşük karbon yoğunluğuna sahip olması nedeniyle kömür ve gaz üretim fiyatları üzerinden analiz edildi. Bu nedenle gaz, kömürden daha düşük karbonlu alternatiflere geçiş için bir köprü görevi görecek bir araç olarak yaygın olarak kullanıldı. Ancak, IEA’nın (Uluslararası Enerji Ajansı) 2035 yılına kadar gelişmiş ekonomilerde ve 2040 yılına kadar tüm dünyada karbonu tutulmamış kömür veya gaz üretilmemesi gerektiğini belirten net sıfır emisyon senaryosu ile, bu yaklaşım, Paris Anlaşması hedefleri ile tutarlı olacak şekilde elektrik üretiminde acil dönüşümü dikkate almıyor.
TransitionZero’nun Kömürden Temiz Enerjiye Geçiş Karbon Fiyat Endeksi (C3PI) başlıklı yeni açık veri projesi, doğalgazı atlayarak ve ağırlıklı olarak yenilenebilir enerji kaynakları, özellikle de karasal rüzgar enerjisi, güneş enerjisi ve batarya depolaması ile sağlanan bir elektrik sistemini desteklemek için gereken karbon fiyatını tahmin ediyor. Endeks, tedarik zinciri kesintileri, jeopolitik ve tarihli piyasa düzenlemeleri gibi bir dizi faktörün, kömür ve gazla ilgili enerji güvensizliği sorunlarını vurguladığını belirtiyor. Ayrıca TransitionZero, bu istikrarsızlığın muhtemelen devam edeceğini, yani kömürden yenilenebilir kaynaklara geçişin artık kömürden gaza geçişten daha ekonomik olduğu anlamına geldiğini belirtiyor.
TransitionZero Eş-Kurucusu ve Analist Matt Gray, “Bazı bölgesel farklılıklara rağmen, analizimiz kömürden temiz elektriğe geçiş maliyetinde açık bir deflasyonist eğilim gösteriyor ve dünya çapında önerilen ve yapım aşamasında olan 615 GW’lık gaz ve 442 GW’lık kömürün sorgulanmasına yol açıyor. Ukrayna’daki savaştan bağımsız olarak, bu eğilim hızlanacak ve hükümetlere elektrik tüketicilerini devam eden fosil yakıt dalgalanmalarından korumak için ekonomik bir fırsat sunacak. Bu fırsatı gerçekleştirmek için politika yapıcıların, izinlerin hızlandırılması gibi bir dizi reform yapması gerekecek” dedi.
Analiz ayrıca, özellikle yenilenebilir enerji piyasasının henüz olgunluğa erişmediği Asya’da, verilerdeki bölgeler arasındaki farklılıkları da not ediyor. TransitionZero Analisti Jacqueline Tao ise “Kömürü güneş, rüzgar ve depolama ile değiştirmenin maliyeti, farklı bölgeler arasında büyük farklılıklar gösteriyor. Örneğin, Avrupa’da, ETS’ye yönelik politika reformları nedeniyle yükselen karbon fiyatları, yenilenebilir enerji için onlarca yıllık politika desteği ve kömür fiyatında belirgin bir artışa neden olan Ukrayna savaşı nedeniyle geçiş fiyatı negatiftir. Öte yandan Japonya, ayrımcı düzenlemeler ve arazi kullanımı kısıtlamaları nedeniyle en yüksek geçiş fiyatlarına sahipken, Çin ve ABD yenilenebilir enerjide dünya liderleri olmalarına rağmen, yerli kömür fiyatları kısmen dengeliyor. Bu arada, Güneydoğu Asya’da maliyetler, kömür ve gazın sübvansiyonunun yanı sıra yenilenebilir enerjinin diğer ülkelere kıyasla yeni bir endüstri olmasından etkileniyor” diye konuştu.