Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı (IRENA) ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) işbirliği ile hazırlanan raporda enerji krizi ve salgına karşın yenilenebilir enerji alanında 700 bin yeni istihdam yaratılarak, küresel çapta bu alanda çalışan sayısının 12,7 milyona ulaştığına dikkat çekildi. Raporda, 2030 yılında yeşil enerjide istihdamın 38 milyon kişiyi aşacağı öngörüsünde bulunuldu.
Yenilenebilir enerji işlerinde geçen yıl 700 bin kişilik istihdam yaratıldı. Yeşil enerjide çalışan sayısı küresel çapta 12,7 milyona ulaştı.
Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı (IRENA) ve Uluslararası Çalışma Örgütü’nin (ILO) işbirliğinde, ABD’nin Pittsburgh kentindeki Küresel Temiz Enerji Eylem Forumu sırasında Yenilenebilir Enerji ve İstihdam Yıllık İnceleme 2022 raporu yayımlandı.
ILO’nun internet sitesine yer alan rapora genel olarak yenilenebilir enerji alanının büyümesinin süreceği ve istihdam artışı sağlanacak alanlardan biri olduğunun altını çizerken, hükümetleri ve sektörü, güçlü istihdam artışı için evde yapılabilecek işlere yönelik arayışlar geliştirmesini önerdi.
Çalışmada, yenilenebilir enerjide istihdam artışını sürükleyen ana unsurun iç pazar büyüklüğü olduğuna işaret edilen raporda, yeşil enerjide en hızlı büyüyen sektörün güneş enerjisi olduğu belirtildi. Küresel olarak 12,7 milyon kişinin üçte birine yakın kısmı yaklaşık olarak 4,3 milyon kişinin bu sektör aracılığıyla yaratılan işlerde istihdam edildiği vurgulandı.
ILO ve IRENA’nın ortak hazırladığı raporda, sadece istihdam değil, insana yaraşır işler, iklim değişikliğiyle mücadele, tedarik zincirlerindeki iyileşme yönünden de yenilenebilir enerjinin kritik olduğuna işaret edildi.
“Enerji Güvenliğine Katkı Sağlayacak”
IRENA Genel Direktörü Francesco La Camera rapora ilişkin değerlendirmesinde, “Çok sayıda zorluk karşısında, yenilenebilir enerji işleri dirençli olmaya devam ediyor ve güvenilir bir iş yaratma motoru olduğu kanıtlandı. Dünyanın dört bir yanındaki hükümetlere tavsiyem, yenilenebilir enerji işlerinin genişletilmesini teşvik eden endüstriyel politikalar izlemeleridir. Yerel bir değer zincirini teşvik etmek, yalnızca insanlar ve yerel topluluklar için iş fırsatları ve yeni işler yaratmayacaktır. Aynı zamanda tedarik zinciri güvenilirliğini destekleyecek ve genel olarak daha fazla enerji güvenliğine katkıda bulunulmuş olunacak” dedi.
İstihdamın Üçte İkisi Asya’da
Rapor, artan sayıda ülkenin yenilenebilir enerjide istihdam yarattığını gösteriyor. Bu işlerin neredeyse üçte ikisi Asya’da. Çin tek başına küresel toplamın %42’sini oluşturuyor, onu %10 ile AB ve Brezilya, %7 ile ABD ve Hindistan izliyor.
Raporda, 2030 yılında yeşil enerjide yeni iş yaratacağı öngörüsü de yer aldı. 2030 yılında tüm enerji sektöründe 139 milyon kişinin istihdam edileceği tahmin edilirken, yeşil enerjide istihdam 38,2 milyon olarak tahmin edildi.
İnsana yakışır ve üretken istihdamı sağlamak için yenilenebilir enerjilerdeki işlerin kalitesine ve çalışma koşullarına giderek daha fazla odaklanıldığına dikkat çeken ILO Genel Direktörü Guy Ryder, “Hükümetleri, işçi ve işveren kuruluşlarını, çalışmanın geleceği için vazgeçilmez olan sürdürülebilir bir enerji geçişine sıkı sıkıya bağlı kalmaya teşvik ediyorum” çağrısında bulundu.
Rapor, bazı dikkate değer bölgesel ve ulusal gelişmelere dikkat çekiyor. Bunlar arasında Güneydoğu Asya ülkelerinin büyük güneş fotovoltaik (PV) üretim merkezleri ve biyoyakıt üreticileri haline gelmesi yer alıyor. Çin, güneş PV panellerinin önde gelen üreticisi ve kurucusu ve açık deniz rüzgarında giderek artan sayıda istihdam yaratıyor. Hindistan, 10 Gigawatt’tan fazla güneş PV ekledi ve birçok kurulum işi yarattı, ancak büyük ölçüde ithal panellere bağımlı olmaya devam ediyor.
Rüzgar Ekipmanında Avrupa Önemli İhracatçı
Avrupa şu anda dünyanın rüzgar enerji üretiminin yaklaşık %40’ını oluşturuyor ve rüzgar enerjisi ekipmanının en önemli ihracatçısı; güneş PV üretim endüstrisini yeniden yapılandırmaya çalışıyor. Afrika’nın rolü hâlâ sınırlı. Rapor, merkezi olmayan yenilenebilir enerji kaynaklarında, özellikle yerel ticaret, tarım ve diğer ekonomik faaliyetlerin desteklenmesinde artan iş fırsatları olduğuna işaret etti.
Amerika’da Meksika, rüzgar türbini kanatlarının lider tedarikçisi konumunda. Brezilya, biyoyakıtlarda lider işveren olmaya devam ediyor, ancak aynı zamanda rüzgar ve güneş PV kurulumlarında da birçok iş ekliyor. ABD, gelişmekte olan açık deniz rüzgar sektörü için yerel bir sanayi üssü kurmaya başlıyor.
Raporda, yenilenebilir enerjinin yaygınlaştırılmasının, adil bir geçiş arayışında işlerin insana yakışır, yüksek kaliteli, iyi ücretli ve çeşitli olmasını sağlamak için işçilere eğitim de dahil olmak üzere bütünsel politika paketleriyle desteklenmesi gerektiği vurgulandı.
Raporda, Güneydoğu Asya ülkelerinin PV ve biyoyakıt üretiminde öne çıktığı, Çin’in rüzgara yatırımlarının arttığı belirtilirken, Avrupa ülkelerinin rüzgar enerjisine yoğunlaştığı vurgulandı.