İki aydır üst üste kömür enerjisi kullanmayan Birleşik Krallık, Sanayi Devrimi’nden beri ilk kez bu kadar uzun süredir kömür kullanmıyor. 2020 yılı itibarıyla ülkede en çok kullanılan enerji kaynağı yenilenebilirler oldu.
Haber: James S Murray
Çeviri: Çisil Sevinç
Birleşik Krallık, Sanayi Devrimi’nden beri ilk defa iki ay üst üste kömür enerjisi kullanmayarak ülkenin en uzun kömür enerjisiz dönemi rekorunu uzatmış oldu.
Bu rekorun kırılmasına, ilkbahar mevsiminde beklenenden daha düşük enerji talebine sebep olan koronavirüs karantinasının da katkıları oldu.
Son rekor, yenilenebilirlerin ve depolama kapasitesinin artırılması ve kömür santrallarının kapatılmasıyla yeni bir eğilim oluşturmaya zemin hazırlıyor.
Enerji ve İklim İstihbaratı Ünitesi (ECIU) adlı düşünce kuruluşu araştırmacısı Jess Ralston, kömürsüz geçirilen süre konusunda kırılan yeni rekorun modern enerji sisteminde kömüre ihtiyaç duyulmadığının bir kanıtı olduğunu söyledi.
Ralston sözlerine, “Aynı zamanda, yenilenebilir elektrik santrallarındaki artış ve ülkenin ucuz ve temiz enerji kaynak filosunu arttırma yönündeki planları bundan sonraki gidişatı ortaya koyuyor.
Karantina döneminde esnek enerji sistemleri üzerine yapılan son testler başarıyla sonuçlandırıldı ve dönüşümün çoğu kişinin beklediğinden daha hızlı olacağını ortaya koydu. Asıl soru şu: Karar alıcılar temiz enerji kaynaklarına daha fazla yatırım yapılması için teşviklerde bulunacaklar mı?” şeklinde devam etti.
Kömürsüz dönemin bir süre daha devam etmesi ve iki adet kömür santralının daha kapatılmasıyla yıl sonunda elektrik üretimi oranlarında kömürün yalnızca ufak bir payının kalması bekleniyor.
Carbon Brief’ın bu hafta yayımladığı yeni verilere göre, başarılı bir şekilde çalışan rüzgar ve güneş enerjileri ile birlikte yenilenebilirler bu yıl fosil yakıtlardan daha fazla enerji sağladı.
Yenilenebilirlerin sağladığı elektrik payı %37 iken, kömür ve doğalgazın payının %35 olduğu belirtildi. Bunlarla birlikte, nükleer enerji %18 ve ithalat edilen enerji miktarı %10’luk dilimi oluşturdu.
Carbon Brief’den Dr Simon Evans, “Bu yıl başından beri, yenilenebilirler fosil yakıtlardan daha fazla elektrik üretimi sağladı ve bu daha önce görülmemiş bir durum. Doğalgazdaki gerileme ile birlikte, 2020 yılının tamamında yenilenebilirlerin zirveyi koruması ihtimaller arasında” şeklinde konuştu.
Yenilenebilirlerin üstünlüğü ile kömürdeki gerilemeler, son yıllarda Birleşik Krallık’ta yaşanan enerji dönüşümüne dikkat çekiyor.
Yalnızca 10 yıl önce Birleşik Krallık’ın elektrik üretiminin %40’ından sorumlu olan kömür, aynı zamanda ülkenin temel seragazı emisyonu kaynağıydı.
Bu tarihten itibaren düzenlenen kömür fiyatlandırması politikaları ve yenilenebilir maliyetlerinin düşmesiyle birlikte kömür santralları gözden düşmeye başladı.
Ülkede yalnızca üç adet kömür santralı kaldı ve hükümet en geç 2025 yılına kadar bu santralları da kapatma taahhüdü veriyor.
Yeni ilgi odağı, 2050 yılına kadar net sıfır emisyon ekonomisi olma hedefi yolunda ilerleyen Birleşik Krallık’ın temiz enerji kapasitesini nasıl arttıracağı ve doğalgaz enerjisini nasıl azaltmaya başlayacağı üzerinde toplanıyor.
Yakın zamanda hazırlanacak yeşil iyileşme paketinin düşük maliyetli yenilenebilir projelerini desteklemesine yönelik çağrılar da daha güçlü bir şekilde yapılıyor.
Bakanlara yapılan talepler arasında; nükleer kalkınma planlarının daha net bir şekilde açıklanması, enerji depolama çalışmalarının hızlandırılması, dağıtım risklerini en aza indirgeyen ve yenilenebilir enerjiye bağlı akıllı şebeke sistemleri geliştirilmesi ve enerji verimliliği güncellemelerine yatırımlar yapılması gibi maddeler bulunuyor.
Ralston sözlerini, “Ülke içinde bulunulan ekonomik şoku atlatırken, batarya gibi yeni teknolojilere odaklanmak temiz enerji sistemlerine olan uzun vadeli eğilimleri hızlandıracak ve böylece kömür ile diğer fosil yakıtlara olan bağlılığımızın sonuna geleceğiz” şeklinde sonlandırdı.
Haberin aslına buradan ulaşabilirsiniz.
