;
Ekonomi

Yeni Rapor: Yenilenebilir Enerji Kapasitesi Beş Yıl İçinde Yüzde 50 Artacak

Uluslararası Enerji Ajansı tarafından hazırlanan “Yenilenebilir Enerji 2019 Raporu”na göre yenilenebilir enerji kapasitesi tüm dünyada önümüzdeki beş yıl içerisinde %50 oranında artacak. Güneş enerjisinin yüzde 60’lık payla başı çekeceği bu yükselişte güneşi rüzgar ve hidroelektrik kaynaklar takip edecek.

Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) hazırladığı “Yenilenebilir Enerji 2019 Raporu”nun Türkiye lansmanı Solarbaba ve ICCI 2020 tarafından bugün İstanbul Tekfen Tower’da düzenlendi. Akfen Yenilenebilir Enerji, Limak Enerji ve Smart Energy’nin sponsorluğunda yapılan ve Türkiye yenilenebilir enerji sektöründen üst düzey yöneticilerin hazır bulunduğu lansmanda raporla ilgili detaylı bilgileri Uluslararası Enerji Ajansı Kıdemli Enerji Analisti Heymi Bahar paylaştı.

Güneş enerjisinin önümüzdeki beş yıla damgasını vuracak bir yükseliş sergilemesinin beklendiğini vurgulayan Bahar, yenilenebilir kaynaklardan üretilen enerjide beklenen bu çarpıcı artış oranlarına karşın bu artışın sürdürülebilir enerji üretimi hedefleri açısından hâlâ yeterli olmadığına dikkat çekti.

Lansman programında Solarbaba Kurucusu Ateş Uğurel’in moderatörlüğünde düzenlenen “Dünya ve Türkiye’de Güneş Enerjisinin Geleceği” adlı oturuma ise IEA Kıdemli Analisti Heymi Bahar’ın yanı sıra Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bakan Danışmanı Barış Sanlı, GÜYAD Başkan Yardımcısı ve Limak Enerji Grubu CEO’su Birol Ergüven, GENSED ve Smart Energy Yönetim Kurulu Başkanı Halil Demirdağ, GÜNDER Yönetim Kurulu Başkanı Kutay Kaleli ile GÜYAD Başkan Yardımcısı ve Akfen Yenilenebilir Enerji A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Kürşat Tezkan katıldı.

“Yenilenebilir Enerji 2019 Raporu”nda öne çıkan ana başlıklar ise şu şekilde:

– Yarışmalar rüzgar ve güneş fiyatlarını hızla aşağı çekiyor: Önümüzdeki beş yıl içerisinde tamamlanacak yenilenebilir enerji projelerinin %70’inin alım fiyatları ihaleler ile belirlenecek. USD 30-50/MWh güneş ve rüzgar için ‘yeni normal’ fiyatlar olarak ortaya çıkıyor. En büyük düşüş ise güneş enerjisi maliyetlerinde yaşanıyor.

– Kurumsal elektrik alım anlaşmaları artıyor: Yenilenebilir enerji projeleri çoklu gelir modeline doğru evriliyor. İhale kontratları, kurumsal elektrik alım anlaşmaları ve spot piyasa gelirlerinin projelerin risk analizini dönüştürerek piyasanın olgunlaşmasına katkı sağlaması bekleniyor. Bu alanda Kuzey Amerika liderliği alırken Avrupa ve Asya Pasifik bölgesi de ikinci ve üçüncü sırada yer alıyor.

– AB ve Çin, yenilenebilir enerjideki tahminlerin yukarı yönde revizyonunda başı çekiyor: Hızlı düşen fiyatlar ve olumlu kamu politikaları sayesinde tahminler geçen yıla göre %14 oranında yukarı yönde revize edildi. Özellikle AB ülkelerinin uzun dönemli yeni hedef ve ihale takvimleri olumlu tahminleri destekliyor.

– Türkiye yenilenebilir enerji kapasite büyümesinde dünyada 12. sırada: Rüzgar ve güneşin dünya elektrik üretimindeki payı bugün %7’den 2024 yılında %12’ye yükselecek. Bazı Avrupa ülkelerinin bu süre zarfında %40 seviyelerine ulaşması şebeke entegrasyonu ve piyasa reformlarını gündeme taşıyacak.

– Türkiye hidroelektrikten güneş ve rüzgara geçiş yapıyor: Çevre etkisi ve sosyal gereklilikler hidroelektrik santralların büyüme hızını düşürecek ve rüzgar ve güneş projeleri yenilenebilir büyümesinde ilk sıraları alacak.

– Solar FV (güneş) yenilenebilir alanındaki büyümenin açık ara lideri: Önümüzdeki beş yılda yenilenebilir kurulu gücü solar FV önderliğinde %50 büyüyecek (1.200 GW). Dağıtık sistemlerin büyümesinin onshore rüzgarın artışıyla aynı seviyede olması bekleniyor.

– Dağıtık Solar FV’nin iki kattan daha fazla büyümesi beklentiler arasında: 2024’e doğru Çin tek başına dağıtık sistemlerin büyümesinin neredeyse yarısını karşılayarak dünya lideri olacak. AB ülkelerinin yeni politikalarla büyüme hızını artırması ve Hindistan’ın piyasaya hızlı bir giriş yapması da bekleniyor.

– Ticari ve endüstriyel sistemler dağıtık güneş enerjisi büyümesinin ana dinamosu: Ev uygulamalarına göre daha düşük maliyetler ve elektrik talebinin güneş enerjisi üretimi ile uyumlu olması ticari ve endüstriyel uygulamaları daha ekonomik hale getiriyor.

– Dağıtık enerji sistem maliyetleri perakende elektrik fiyatlarından daha düşük: Düşen FV maliyetleri önümüzdeki yıllarda dağıtık güneş fotovoltaik sistemleri yatırım olanaklarını daha da artıracak. 2024’te neredeyse her ülkede FV maliyetleri %15ila 35 oranında düşerek perakende elektrik fiyatlarının altında olacak.

– Kamu politikalarının dağıtık enerji sistem büyümesinde etkisi büyük: Buy-all, sell-all ve net metering modellerinin evsel uygulamalarda büyümeden sorumlu olması beklenirken ‘gerçek zamanlı öztüketim’ modelleri ticari ve endüstriyel sistemlerde daha yaygın olacak.

– Yenilenebilirde daha hızlı büyüme mümkün: Dünya ülkelerinin önümüzdeki 12-24 aylık dönemde ana engelleri ortadan kaldırabilmesi durumunda yenilenebilir kurulu güç artışının %25’ten daha fazla olması mümkün.

Rapora göre, güneş ve rüzgar önümüzdeki beş yılda dünya elektrik kapasite büyümesinin %70’ini temsil edecek. Bu büyümenin güvenli ve düşük maliyetli bir biçimde şebekeye entegrasyonu için yeni politikalar gerekiyor. 2024’e kadar dağıtık uygulamalar toplam solar FV büyümesinin yarısı kadar ve neredeyse on-shore rüzgarın artışına eşit kapasitede büyüyecek. Ticari ve endüstriyel sistemler dağıtık PV büyümesinin 2/3’ünden sorumlu olacak. FV üretimi ve elektrik talebindeki uyum bu uygulamaları daha çekici bir yatırım haline getiriyor. Dağıtık sistemlerin sürdürülebilir büyümesi için hem yatırımı çekici hale getirecek hem sabit şebeke gelirlerini teminat altına alacak hem de şebeke maliyet yükünü tüketiciler arasında adil bir biçimde tahsis edecek dengeli kamu politikalarına ihtiyaç var.