Yeni bir çalışma, Paris Anlaşması’nı imzalayan veya onaylayan tüm ülkelerin iklim değişikliği konusunda en az bir ulusal yasa veya politikaya sahip olduğunu ortaya koyuyor.
Grantham Research Institute on Climate Change and the Environment ve London School of Economics and Political Science bünyesinde yer alan ESRC Centre for Climate Change Economics and Policy tarafından geçtiğimiz Pazartesi günü (30 Nisan) yayımlanan çalışmaya göre, Paris Anlaşması’nı imzalayan veya onaylayan 197 ülkenin tamamı iklim değişikliği konusunda en az bir ulusal yasa veya politikaya sahip.
“Global trends in climate change legislation and litigation: 2018 snapshot” adlı rapor, dünya genelinde 1500’den fazla ulusal iklim değişikliği yasası ve politikası bulunduğunu, bunların 106 tanesinin ise 2015’in sonlarında üstünde anlaşmaya varılan Paris Anlaşması’ndan sonra kabul edildiğini belirtiyor. Rapor, konu hakkında şu görüşleri bildiriyor: “Paris Anlaşması’ndan bu yana kabul edilen 106 yeni yasa ve politikadan 28’i Paris Anlaşması’na açıkça atıfta bulunuyor. Bu yeni yasa ve politikaların, Paris Anlaşması ve ülkelerin ulusal katkı niyet beyanları ile tutarlı olup olmadığını belirlemek için daha fazla analiz yapılması gerekecektir. Ulusal ve uluslararası hedefler arasındaki uyum, Paris hedeflerine ulaşmakta önemli rol oynayacaktır”.
Çalışma aynı zamanda şu noktaya dikkat çekiyor: “İlan edilen uluslararası hedefleri uygulanabilir ulusal yasa ve politikalara aktarma ve eyleme dönüştürme yeteneği, Paris Anlaşması’nın başarısı üzerinde büyük bir etkiye sahip olacaktır”. Raporda ayrıca “iklimi ve hakları birbirine bağlayan yeni bir stratejik hukuk sınavı vakaları ortaya çıkmaktadır” sonucuna varılıyor. Çalışmaya göre bu vakaların, hükümetler ve seragazı emisyonlarının iklim değişikliğinden sorumlu tutulması konusunda önemli bir etkisi olabilir.
Raporun yazarları Dr. Michal Nachmany ve Dr. Joana Setzer stratejik vakaları, “test senaryoları” ve “etki davaları” dahil olmak üzere “mahkeme salonunda kendi davalarının ötesinde bir etki yaratmayı amaçlayan” vakalar olarak tanımlıyorlar. Raporda şöyle deniyor: “‘Stratejik’, çünkü iklim yönetişimi için bir mekanizma olarak kullanılıyorlar. Eylemleri teşvik etmek veya eyleme zorlamak, hükümetleri ve şirketleri dahil etmek için kullanılıyorlar”. Rapor ayrıca bu davaların öneminin Paris Anlaşması ile olan ilişkisini de vurguluyor: “Yeni davalar, mahkemelerin, Paris Anlaşması ile ülkelerin eylemlerinin tutarlılığına hükmetmesini zorunlu kılıyor”. Çalışmadaki davalar ile ilgili bulgular, ABD’nin dahil edilmediği 25 ulusal mahkemedeki 276 duruşmaya dayandırılıyor.