Yeni bir araştırma, kömür ve petrol santrallarının kapatılması sonucunda erken doğumlarda düşüş yaşandığını ortaya koyuyor. “Coal and oil power plant retirements in California associated with reduced preterm birth among populations nearby” adlı çalışma Kaliforniya’da kapatılan sekiz santralın ardından santralların bulunduğu bölgedeki topluluğun doğum oranlarına odaklanıyor.
Kömür ve petrol santrallarının kapatılmasının ardından bölgedeki doğum oranlarını inceleyen “Coal and oil power plant retirements in California associated with reduced preterm birth among populations nearby” adlı çalışmaya göre kömür ve petrol santrallarının kapatılması sonucunda prematüre doğumlarda düşüş yaşanıyor.
Araştırmacılar, Kaliforniya’daki sekiz santralın kapanması kararının, santralların çevresinde bulunan topluluğun doğum oranları üzerindeki etkisini inceledi.
Her santralın kapanışını takip eden yılı inceleyen araştırmacılar, o bölgede erken doğum oranlarında bir düşüş olduğunu ortaya koyuyor. Çalışmaya göre bu etki, özellikle Afro-Amerikan ve Asyalı kadınlarda belirgin.
Çalışmanın başyazarı, Berkeley Kaliforniya Üniversitesi’nden Dr. Joan Casey, “Çevre sağlığı ile ilgili iyi bir hikaye yaratmaktan heyecan duyduğunu” söylüyor ve ekliyor: “Çoğu insan hava kirliliğine ve olumsuz sağlık sonuçlarına bakar, ancak bu madalyonun öbür yüzü”.
American Journal of Epidemiology’de yayımlanan sonuçlara göre, prematüre doğum oranı %20 ila 25 arasında düşüyor (etnik kökenlerine bağlı olarak). Prematüre doğumların, bebek ölümleri ve yaşamın sonraki dönemlerinde sağlık sorunları ile bağlantılı olduğu biliniyor.
Araştırma ekibi karşılaştırma yapmak adına henüz kapatılmamış sekiz enerji santralı üzerinde analizlerini tekrarladı ve hizmet dışı bırakılan tesisleri inceledikleri aynı zaman zarfında erken doğum oranlarında bir fark bulamadı.
Çalışma, çevredeki fosil yakıtların azalması ile nedensel bir bağlantı ortaya koyamasa da, enerji santrallarının neden olduğu hava kirliliği ile doğum sorunları arasındaki bağlantıyı ortaya çıkaran diğer araştırmalarla tutarlıydı.
Environmental Health adlı dergide yayımlanan bir diğer yeni çalışma da, komşu bölgedeki kömür ve petrol santrallarının kapanmasından sonra doğum oranlarının hafifçe yükseldiğini ortaya koymuştu.
Diğer çalışmalar da hamile fareleri insan-anne adayları olarak kullanmış ve ince parçacıkların neden olduğu hava kirliliğinin erken doğum ve düşük doğum ağırlığı riskini artırdığını bulmuştu.
Araştırmanın yardımcı yazarı Profesör Rachel Morello-Frosch da “Bu makalelerin, iklim ve enerji politikası değişimlerinin toplum sağlığına olan kısa vadeli faydalarını anlamak için önemli etkileri olduğuna ve bu cephede çok iyi haberler sunduğuna inanıyoruz” diyor.
Dr Casey ise “Bu ilişkiyi diğer eyaletlerde görmek ve başka yerlerdeki enerji santrallarının emekliye ayrılmalarında benzer bir gerekçeyi uygulayıp uygulayamayacağımızı tespit etmek iyi olabilir” diyor.
İklim değişikliği açısından dönüm noktası olarak nitelendirilen ve Uluslararası Adalet Divanı'ndan görülen davanın duruşmaları sona…
Enerji Yatırımcıları Derneği Başkanı Cem Özkök, GES ve RES projelerinin yapı denetim kapsamından çıkarılmasının, yatırımcıların…
Dünya Ekonomik Forumu’nun yeni bir çalışmasına göre, küresel seragazı emisyonlarının %40’ını oluşturan sekiz sektördeki emisyon…
Dünya, kuraklık ve arazi bozulumuna en çok maruz kalan ülkeleri desteklemek için yeni bir çerçeve…
İklim ve çevre alanında çalışan 8 sivil toplum kuruluşu, okul, hastane, belediye binası, kamu binası,…
Çin, kömür çıkarımı sırasında açığa çıkan metan emisyonlarını azaltma amacıyla daha sert kurallar getireceğini duyurdu. Metan,…