Yeni yayımlanan bir raporda, ESG kriterlerini kullanarak yatırım yapma hedefinin uluslararası iklim hedeflerine yardımcı olabileceği, ancak “önemli zorlukların” üstesinden gelinmesi gerektiği belirtildi.
OECD tarafından yeni yayımlanan bir rapora göre, dünyanın en büyük ekonomilerinin çevresel, sosyal ve yönetimle ilgili derecelendirmelerin ve yatırımların düşük karbonlu bir ekonomiye geçişte etkili olmasını sağlamak için daha fazlasını yapması gerekiyor.
G20’nin Ekim ayı toplantısından önce duyurulan raporda, ESG kriterlerini kullanarak yatırım yapma hedefinin uluslararası iklim hedeflerine yardımcı olabileceği, ancak “önemli zorlukların” üstesinden gelinmesi gerektiği belirtildi.
Rapor, özellikle, ESG konularının değerlendirilmesine yönelik çok çeşitli yaklaşımların, tutarsız verilerin ve ESG derecelendirme metodolojileri arasında karşılaştırılabilirlik eksikliğinin altını çizdi.
Raporda, “ESG derecelendirmesi ve yatırımla ilgili bu rekabet eden dinamikler ve zorluklar, piyasa bütünlüğünü tehlikeye atabilir, yatırımcı güvenini olumsuz etkileyevilir ve yatırım kararlarının çevresel ve iklimle ilgili etkilerinin kapsamını maskeleyebilir. Zorluklar, uzun vadeli değeri ve düşük karbonlu ekonomilere geçişi destekleyecek somut ilerlemeyi sağlamak için gereken sermaye tahsisinin hızını ve ölçeğini sınırlayabilir” denildi.
Rapor, Uluslararası Menkul Kıymetler Komisyonları Örgütü tarafından Temmuz ayında ESG derecelendirmelerine ilişkin bir istişareyi takip etti. Kasım ayında yapılacak bir sonraki küresel iklim müzakereleri turunun öncesinde ise öncesinde yayımlandı.
OECD, hükümetleri temel ESG ölçütlerinin küresel şeffaflığını, karşılaştırılabilirliğini ve kalitesini sağlamaya çağırdı.
Derecelendirme sağlayıcılarının genellikle çok sayıda alt kategori puanı kullanması nedeniyle, OECD, yatırımcılara daha iyi yardımcı olmak için bu tür puanların anlamı konusunda daha fazla netlik talep etti.
Net sıfır yollara ilişkin “yetersiz” veriler, karbon fiyatlandırması ve yenilenebilir enerji desteğine ilişkin politika netliğinin olmaması ve yatırımcıların portföylerini belirli iklim hedefleriyle uyumlu hale getirmesine olanak tanıyan ürün ve ölçüm araçlarının eksikliği gibi sorunlar da yatırımcıları etkiliyor.
Raporda, “Genel olarak, ESG ve iklim geçişi ile ilgili uygulamaların piyasadaki mevcut sorunları iyileştirecek ve yatırımcı güvenini ve piyasa bütünlüğünü güçlendirecek şekilde ilerlemesini sağlamak için daha fazla uluslararası işbirliğine ihtiyaç var” denildi.