Carbon Tracker’ın yayımladığı yeni bir rapor, enerji talebi düşerken güneş ve rüzgar enerjisinin yaygınlaşmasının, fosil yakıtların büyüme payının tamamına el koyacağını ortaya koyuyor. Küresel enerji talebinde yılda %1-1,5’lik, güneş ve rüzgar enerjisinde yılda %15-20’lik büyüme beklenirken, fosil yakıt talebi de 2020 ile 2027 yılları arasında, büyük olasılıkla 2023 itibarıyla düşüşe geçecek.
Carbon Tracker inisiyatifi, 2020 Vizyonu: Fosil Yakıtların Düşüşü (Why You Should See Peak Fossil Fuels Coming) isimli raporunu dün yayımladı. Rapora göre enerji talebi düşerken güneş ve rüzgar enerjisinin yaygınlaşması, fosil yakıtların büyüme payının tamamına el koyacak.
Carbon Tracker stratejistlerinden ve raporun yazarı Kingsmill Bond, 2020’lerin, yenilenebilir enerjinin kaleleri birbiri ardına fethedeceği ve fosil yakıt talebinin düşüşe geçeceği yıllar olacağını söylüyor ve ekliyor: “Bu durum birçok sektörde trilyonlarca dolar değerinde varlığın atıl kalmasına yol açacak ve ekonomileri petrole dayalı ülkelerin politika değişikliğine gitmediği durumda büyük ölçekli sorunlara yol açacak.”
Rapora göre enerji dönüşümünün büyük ölçekli etkileri olacak:
Bond, açıklamasında, “Fosil yakıt kullanımı 200 yıldır artıyor ancak artık yapısal bir düşüş eğilimine geçmek üzere. Neredeyse tüm sektörler bu geçişi yapabilmek için mücadele verecek. Bu şirketler fiyatlarda düşüş, artan rekabet, yeniden yapılanma, atıl varlık ve piyasalarda reyting indirimleriyle karşılaşmayı bekleyebilir” diyor.
BP, OPEC ve Uluslararası Enerji Ajansı (International Energy Agency, IEA) fosil yakıt talebinin düşüşe geçmesi için en az bir kuşak geçmesi gerektiğini düşünüyor. Ancak DNV GL (Det Norske Veritas Germanischer Lloyd) gibi bazı uzman kuruluşların tahminleri fosil yakıt talebinin 2020’lerden sonra düşüşe geçeceği yönünde.
Rapor, fosil yakıt talebi için geri dönülmez eşiğin güneş ve rüzgar teknolojilerinin toplam enerji arzının yaklaşık %6’sını ve küresel elektrik arzının %14’ünü teşkil ettiğinde meydana geleceğini ortaya koyuyor. Bunlar birçok Avrupa ülkesinde görülen penetrasyon oranlarının çok daha altında.
Rapor, enerji dönüşümü için üç itici faktör tanımlıyor:
Rapor, fosil yakıtlardan yenilenebilir enerji teknolojilerine geçişi teşkil eden enerji dönüşümünün dört evresini tanımlıyor: “Yenilik”, “tavan yapma”, “hızlı değişim” ve “son aşama”. Rapor her ülkede, başta elektrik sektörü olmak üzere, her bir enerji talebi sektörünün bu aşamalardan geçtiğini ortaya koyuyor. Kış aylarında ısıtma ihtiyacı, uçak yakıtı ve yenilenebilir enerjinin aralıklı üretim yapan bir enerji kaynağı olması gibi zor konular, fosil yakıt talebinin tavan yapacağı tarihi ertelemeyecek ve bu konular muhtemelen dördüncü evre olan “son aşama”da talep düşüşe geçmişken ortaya çıkacak.
Carbon Tracker, enerji dönüşümünün ilk etkilerinin, talep tavan yaparken yerleşik sektörlerin etkilenmesiyle birlikte şimdiden hissedilmeye başlandığı konusunda uyarıda bulunuyor ve bunun sadece Avrupa elektrik piyasasında olmadığını da belirtiyor:
BM iklim şefi Stiell, gelecek hafta toplanacak G20 liderlerine iklim finansmanı çabalarına destek verme çağrısında…
İlham Aliyev’in geçtiğimiz 1 senede yaptığı konuşmaları analiz eden bir çalışmaya göre, COP29’un ev sahibinin…
G7, son 20 yılda iklim finansmanı borçlarını ödememesi nedeniyle COP29’da “Günün Fosili” ödülünü aldı. BM…
Bu yılki BM iklim zirvesine ev sahipliği yapan Azerbaycan, fosil yakıt patronlarına ve lobicilere başkanlığın…
Azerbaycan COP29 Başkanlığı, girişimin 2025 sonrası iklim finansmanı hedefiyle ilgili müzakerelerle iç içe geçme riski…
UNEP, küresel ısınmayı olumsuz yönde etkileyen metan emisyonlarını azaltmaya yönelik taahhütlerin arttığını, ancak bu yöndeki…