Yapılan araştırma, sıcak hava dalgalarının sıklığı ve kümülatif yoğunluğunun yıllar geçtikçe arttığını ortaya koyuyor.
Haber: Adam Morton
Çeviri: S. Sena Akkoç
Konuya bölgesel ölçekte bakılan ilk çalışmaya göre, sıcak hava dalgalarının hem uzunluğu hem de sıklığı 1950’lerden bu yana dünyanın neredeyse her yerinde arttı.
Araştırma, sıcaklık dalgalarındaki artışın bölgelere göre değişiklik gösterdiğini buldu: Amazon, Kuzeydoğu Brezilya, Batı Asya (alt ve orta kısımların bazıları dahil) ve Akdeniz; Güney Avustralya ve Kuzey Asya gibi bölgelere göre daha hızlı bir değişim geçiriyor. Bu eğilimi göstermeyen tek yerleşim bölgesi ABD’nin orta kısımları.
Nature Communications dergisinde yayımlanan çalışma, bölgeler içinde ve arasındaki toplam sıcaklık dalgası günlerinde artış olduğunu ve son 70 yılda ısı dalgalarının uzadığını gösteriyor.
Sıcaklık dalgalarıyla ilgili küresel ölçekte artış göstermeyen tek ölçü, her mevsimin bütün sıcak hava dalgalarının ortalaması olan ortalama yoğunluk. Sadece Güney Avustralya, Güney Amerika ve Afrika’nın bazı bölgelerinde ortalama yoğunluk artış gösterdi.
Araştırma, kümülatif sıcaklık veya kümülatif yoğunluk olarak bilinen ve bir sıcak hava dalgasının başlangıcını tanımlayan geleneksel eşiğin ötesinde özgün aşırı ısı olaylarında ne kadar ek sıcaklık olduğunu değerlendiren yeni bir ölçümü de inceledi.
Sıcak hava dalgası dönemlerinde kümülatif yoğunluk miktarının bütün dünyada yıllar boyunca arttığı bulundu. Her 10 yılda ortalama artış 1 derece ile 4.5 derece arasında olsa da Orta Doğu, Afrika’nın bazı bölgeleri ve Güney Amerika’da ortalama artış yaklaşık olarak 10 derece.
Australian Research Council Centre of Excellence for Climate Extremes’den araştırmanın başyazarı Sarah Perkins-Kirkpatrick, son 70 yılda dünya çapında daha fazla ve uzun sıcak hava dalgası olduğunu ve bu trendin belirgin bir şekilde hızlandığını söyledi.
Perkins-Kirkpatrick, bulguların, iklim bilimcilerin sıcak hava dalgalarındaki artışın küresel ısınmanın açık bir işareti olacağı üzerine tahminleri ile tutarlı olduğunu ve araştırma sonuçlarının politikacılara iklim krizinin en kötü etkilerini önlemek için acil harekete geçilmesine ihtiyaç duyulduğuna dair “eylem çağrısı” niteliği taşıdığını söyledi.
Perkins-Kirkpatrick, “Eylemsizlik zamanı sonra erdi. Sıcak hava dalgalarındaki bölgeden bölgeye dramatik değişimler ve bu olayların sayısındaki hızlı artış, küresel ısınmanın bizimle olduğunun ve hızlandığının açık göstergeleridir” dedi.
Düzenli olarak kaydedilen en kötü hava dalgaları, felaket olayları ile uyumlu. Güneydoğu Avustralya’nın en kötü sıcak hava dalgası sezonu, üç gün boyunca tahminen 374 kişinin aşırı sıcak nedeniyle öldüğü ve iki hafta sonra Kara Cumartesi orman yangınlarının 173 kişiyi öldürdüğü 2009 yazıydı.
Akdeniz’i vuran en şiddetli sıcak hava dalgası, aşırı sıcaklıkların Avrupa genelinde tahmini olarak 70.000 kişiyi öldürdüğü ve tarım sektörü ile ormanların 13.1 milyar eurodan fazla zarara uğradığı 2003 yazındaydı.
Haberin aslına buradan ulaşabilirsiniz.