Yeni bir araştırmaya göre, zengin ülkelerin ekonomileri, artan seragazı emisyonlarıyla mücadele edemezlerse, COVID-19 krizine nazaran iki kat daha fazla küçülecek.
Oxfam ve Swiss Re Enstitüsü’nün araştırmalarına göre dünyanın en büyük sanayileşmiş ekonomileri olan G7 ülkeleri, sıcaklıkların 2,6 derece artması durumunda, 30 yıl içinde GSYH’sinin %8.5’ini kaybedecek. Bu yaklaşık 5 trilyon dolarlık bir kayıp anlamına geliyor.
Araştırmaya göre, G7 ülkelerinin ekonomileri koronavirüs pandemisinde ortalama %4,2 oranında daraldı ve 2050 yılına kadar iklim krizinden kaynaklanan ekonomik kayıplar, kabaca her yıl iki kez benzer bir kriz yaşama ölçeğinde olabilir. İngiltere ekonomisi, Paris Anlaşması’nın hedeflerine ulaşılması durumunda %2,4 oranında kayıp ile karşılaştırıldığında, 2050 yılına kadar mevcut politikalar ve tahminler ile yılda %6,5 daralabilir.
Hindistan’ın 2,6 derecelik sıcaklık artışı nedeniyle ekonomisi dörtte bir oranında küçülürken, Avustralya üretiminin %12,5’ini ve Güney Kore ekonomik potansiyelinin neredeyse onda birini kaybedecek. .
Sigorta şirketi Swiss Re tarafından yapılan modelleme; kuraklık ve sel gibi aşırı hava koşullarının yanı sıra tarımsal üretkenlik, sağlık ve ısı stresi üzerindeki etkiler de dahil olmak üzere iklim bozulmasının tahmin edilen doğrudan etkilerini hesaba kattı.
Swiss Re, COVID-19 aşılarının, ekonomileri salgından ağır darbe aldığı ve fosil yakıtları artırmak yerine yeşil bir yolda toparlanmak için yardıma ihtiyaç duyan gelişmekte olan ülkelere yardım etmenin önemli bir yolu olduğunu söyledi.
Sigorta şirketi ayrıca, hükümetlerin seragazı emisyonlarını azaltmaya yönelik politikalarının ve taahhütlerinin, Paris Anlaşması’nın hedeflerini karşılamak için hâlâ yetersiz olduğunu tespit etti. İngiltere, G7 zirvesine ev sahipliği yapmanın yanı sıra, bu Kasım ayında Glasgow’da COP26 BM iklim görüşmelerine de ev sahipliği yapacak.
COP26 öncesinde İngiltere, Paris hedeflerini tutturulması için tüm ülkeleri karbon konusunda daha sert taahhütlerde bulunmaya çağırıyor. 1.5 derece hedefi giderek daha fazla tehlikeye giriyor, çünkü seragazı emisyonlarının bu yıl, COVID-19 resesyonundan kaynaklanan toparlanma ve artan kömür kullanımı nedeniyle ikinci en yüksek değere sıçraması bekleniyor.
Oxfam GB’nin CEO’su Danny Sriskandarajah “İklim krizi zaten yoksul ülkelerdeki yaşamları mahvediyor, ancak dünyanın en gelişmiş ekonomilerinin de bir bağışıklığı yok. İngiltere hükümeti, dünyayı hepimiz için daha güvenli, daha yaşanabilir bir gezegene çevirmek için çok az karşılaşılabilecek bir fırsata sahip” dedi.
Karbon emisyonları azaltımı hedeflerini açıklayan Kanada hükümeti, resmi danışma kurulunun tavsiye ettiği miktarın altında bir…
Türkiye’de son yıllarda birçok göl ve su kaynağında yaşanan kuraklık, Salda Gölü'nde de derinden hissediliyor.…
Karadeniz'de iki Rus petrol tankerinin ağır hasar almasıyla petrol sızıntısı yaşandığı açıklandı. Greenpeace ise iki…
Yeni ABD Başkanı Donald Trump'ın geçiş ekibi, elektrikli araçlara ve şarj istasyonlarına yönelik desteğin kesilmesini…
İklim değişikliği açısından dönüm noktası olarak nitelendirilen ve Uluslararası Adalet Divanı'ndan görülen davanın duruşmaları sona…
Enerji Yatırımcıları Derneği Başkanı Cem Özkök, GES ve RES projelerinin yapı denetim kapsamından çıkarılmasının, yatırımcıların…