Yeni bir çalışma, 1.5 derece hedefine ulaşmak için, enerji ve arazi kullanımı politika eyleminde acil bir hızlanma gerektirdiğini ortaya koyuyor. Buna göre ulaşım elektriklendirilmeli, kömür emekliye ayrılmalı, ormansızlaşmaya son verilmeli.
Inevitable Policy Response (IPR) programının bir parçası olarak, BM tarafından desteklenen Principles for Responsible Investment (Sorumlu Yatırım İlkeleri, PRI), 2025’ten önce hızlandırılmış iklim politikasına ilişkin yeni ve önemli bir tahmin yayımladı. Politika yapıcıların önemli ama gerçekçi politika eylemiyle mevcut ulusal karbondan arındırma planlarını geliştirmeleri durumunda, Paris Anlaşması’nın, küresel ısınmanın 2 derecenin oldukça altında sınırlandırılması hedefine ulaşmanın mümkün olduğunu gösteriyor.
COP26’ya kadar olan süreçte, iklim değişikliğiyle mücadele için küresel eylem yeterli olmaktan uzak. Ancak, olası politika gelişmelerine ilişkin önemli öngörülerde bulunan ve reel ekonomi üzerindeki etkisini değerlendiren yeni küresel IPR Tahmini Politika Senaryosu (FPS), iklim politikasında 2025 yılına kadar önemli bir ivmelenmenin muhtemel olduğunu tespit ediyor.
Yatırımcıların iklim politikası risk ve fırsatlarına nasıl yaklaştıklarını yeniden belirlemelerine yardımcı olan 2019 yılı Tahmini’ni temel alan bu yılki FPS güncellemesi, ayrıntılı düzeyde 21 büyük ekonomiyi içeriyor ve toplam karbondioksit emisyonlarının 2050 yılına kadar %80 oranında düşebileceğini ve ısınmayı 2 derecenin çok altında (1,8 derece) tutmak için %50 şans öngörüyor.
Emisyonlardaki azalmalar, 2020’lerde enerji ile gıda ve toprak sistemleri genelinde uygulanan güçlü politikalarla sağlanıyor:
Ancak tam sonuçlar elde edilmeden önce bir gecikme yaşanıyor. Mutlak karbondioksit emisyonlarının, emisyonların %16 oranında arttığı son 10 yılın aksine, ülkelerin mevcut Ulusal Katkı Beyanı (NDC) taahhütlerine paralel olarak 2030 yılına kadar ancak hafifçe düşeceği tahmin ediliyor.
Emisyonlar 2020’lerin ortalarında zirve yapıyor ve ardından 2025 sonrası politika uygulamalarının yürürlüğe girmesi ve daha eski, fosil teknolojilerin yerini temiz alternatifler almasıyla birlikte 2030’da azaltım oranında bir bükülme noktasına ulaşılıyor ve bu da baskın olmaya başlıyor.
2021 Tahmini Politika Senaryosu (FPS), önümüzdeki 10 yılda kapsamlı politika değişikliklerinin enerji sisteminde nasıl bir dönüşüme yol açacağını ana hatlarıyla belirtiyor:
İklim senaryolarında genellikle göz ardı edilen gıda ve toprak sistemlerindeki hızlı değişiklikler de kritik bir rol oynuyor. Gıda üretimindeki büyük değişimler, dünyanın 2030’da et tüketiminde zirveye ulaşması ve Doğa Temelli Çözümlerin (NBS) hızlanmasıyla 30 yıl içinde arazi kullanımının net bir karbon yutağı haline geleceğini gösteriyor.
• Ancak hızlı dönüşüme rağmen, bu tahmin edilen değişiklikler, daha büyük eylem gerektiren 2050’de Net Sıfır olacak şekilde ısınmayı 1,5 derecede tutmak için hâlâ yeterli olmuyor.
Gereken Politika Senaryosu (RPS) aracılığıyla yapılan yepyeni analiz, aşağıdakiler dahil olmak üzere 1,5 derecelik bir sonuç elde etmek için temel eylemlerin altını çiziyor:
İklim değişikliği açısından dönüm noktası olarak nitelendirilen ve Uluslararası Adalet Divanı'ndan görülen davanın duruşmaları sona…
Enerji Yatırımcıları Derneği Başkanı Cem Özkök, GES ve RES projelerinin yapı denetim kapsamından çıkarılmasının, yatırımcıların…
Dünya Ekonomik Forumu’nun yeni bir çalışmasına göre, küresel seragazı emisyonlarının %40’ını oluşturan sekiz sektördeki emisyon…
Dünya, kuraklık ve arazi bozulumuna en çok maruz kalan ülkeleri desteklemek için yeni bir çerçeve…
İklim ve çevre alanında çalışan 8 sivil toplum kuruluşu, okul, hastane, belediye binası, kamu binası,…
Çin, kömür çıkarımı sırasında açığa çıkan metan emisyonlarını azaltma amacıyla daha sert kurallar getireceğini duyurdu. Metan,…