18. Uluslararası Gümüşlük Müzik Festivali kapsamında 24 Eylül’e kadar Yasemin Sayıbaş Akyüz’ün, “Küresel Isıtma” sergisi gezilebilir.
YAZI: Burcu GENÇ
Bodrum’daki 18. Uluslararası Gümüşlük Müzik Festivali kapsamında birçok etkinlik düzenleniyor. Bunlardan bir tanesi de grafik tasarım sanatçısı Yasemin Sayıbaş Akyüz’ün “İklim krizi ile dünya değil, yaşanabilir bir dünya yok oluyor” diyerek açtığı “Küresel Isıtma” sergisi.
Yasemin Sayıbaş Akyüz, uzun süre tekstil firmalarında çalıştıktan sonra, 2005’te beri küçük bir şehirde doğayla iç içe yaşamak için Bodrum’a yerleştiğini ve tanık olduğu ekolojik tahribat ve iklim değişikliğinden iklim krizine evrilen süreçle beraber 2019’dan itibaren iklim aktivistliği yapmaya başladığını belirtiyor. Birçok iklim ve ekoloji etkinliğine grafikleriyle destek veren Akyüz, ilk sergisini bu kapsamda iklim kriziyle ilgili hazırladığını ifade ederken “Sanatın duygulara hitap eden özelliği ile böylesine önemli bir mücadelede iyi bir araç olduğunu düşünüyorum” diyor.
8 Eylül’de sergi açılışında yaptığı konuşmada Akyüz, “İklim krizi, çağımızın krizi. İnsan türünün dünya üzerinde kurduğu sistemin bir sonucu. Gereğinden çok üretiyoruz, gereğinden çok tüketiyoruz. Tükettiğimiz yerin altından atmosferin üst katmanlarına kadar, hava, su, toprak, bitkiler, hayvanlar ve insanın ta kendisi” olduğunu ifade etti.
Küresel Isınma Değil Küresel Isıtma
Akyüz, konuşmasına şöyle devam etti: “İklim krizi ile dünya yok olmuyor. Tüm canlılar için yaşanabilir bir dünya yok oluyor. Küresel ısınma diyoruz. Son Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) raporunda da altı çizilerek belirtildi: Isınmanın sebebi insan faaliyetleri. Yani aslında dünya ısınmıyor, ısıtılıyor. İşte bu yüzden serginin ismini ‘Küresel Isıtma’ koydum. Çünkü, artık karar alıcıların sorumluluklarını kabul ederek acil olarak yapılması gerekenleri yapması gerektiğini düşünüyorum.
Krizin sebebi, başta fosil yakıt kullanımı olmak üzere, ormansızlaştırma, endüstriyel hayvancılık gibi faaliyetler. Çok detaya girip konuyu uzatmak istemiyorum. Sonucunda bizim yaşadığımız bugün kapımıza kadar gelmiş olan yangınlar, sıcak hava dalgaları, kuraklık, aşırı yağmurlar sonucu oluşan seller, Bodrum’da dahi görülmeye başlanan hortumlar, kapımızdaki gıda krizi gibi konular.
Maalesef bugün geldiğimiz noktada krizi durdurmak için yapılması gerekenler hemen yapılsa bile iklimde yaşanan bazı değişimler yüzyıllar boyunca geri döndürülemeyecek.
Ben tasarımlarımı da bilimsel raporlar ve güncel iklim olaylarını takip ederek yapıyorum. Pek malzeme sıkıntısı yaşamıyorum.”
Akbelen Madene Feda Edilemez, Son Yangınlarda Çok Fazla Orman Kaybettik
Akyüz konuşmasında Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’de Akbelen Ormanını savunmak için verilen direnişe de değindi: “Burada bize çok değil, 1 saat mesafede İkizköy’de iklim krizi açısından son derece önemli bir mücadele veriliyor. Kömür madeninin genişletilmesi için 740 dönümlük Akbelen Ormanı kesilmek isteniyor. Akbelen Ormanı, onunla beraber Bodrum için de son derece kıymetli su varlıkları ve arkasındaki tarım arazileri kömür için feda edilmek isteniyor. Yöre halkının son 40 yıldır termik santrallar ve kömür madenlerinden dolayı yaşadıkları da çok önemli, ayrı bir konu. İklim krizi çağında kömür için orman yok edilemez. Üstelik son yangınlarda çok fazla ormanlık alanımızı da kaybettik” dedi.
Harekete Geçmek için Zaman Kalmadı
“Ben, yerelden genele, genelden uluslararası yönetimlere kadar bütün karar alıcıların içinde bulunduğumuz krizin aciliyetini ciddiye almalarını istiyorum” diyen Akyüz, harekete geçmek için zaman kalmadığını, Türkiye’nin Paris İklim Anlaşması’nı onaylamasını ve Bodrum Belediyesi’nin iklim eylem planını hazırlayarak uygulamaya koymasını istediğini dile getirdi.
Bireysel davranış değişikliğinin önemine de dikkat çeken Akyüz, iklime-doğaya dost sürdürülebilir yaşam tarzına geçilmesinin, tüm iklim eylemlerinin takip edilip, talepte bulunulması gerektiğinin altını çizdi.
İklim Değil Sistemi Değiştir
“Biz çocuklarımıza nasıl bir dünya bırakacağız?” sorusunu soran Akyüz, 24 Eylül’de düzenlenecek Küresel İklim Grevinde çocukların, gençlerin sloganlarında iklimi değil, sistemin değişmesi taleplerini tekrar dile getireceklerini aktarırken, “Ben de onlara katılıyorum ve iklim krizine sebep olan ‘Sistemi Kökten Değiştir’, ‘Sistemi Yok Et’ diyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
24 Eylül’e kadar sürecek sergide yapılacak satışlar orman yangınlarından etkilenen kişilere bağışlanacak.
