Van Gölü’nde yaşayan İnci Kefali için 3 ay sürecek av yasağı başladı. Üremek için göç ettiği dere yataklarındaki kirlilik ve kuraklık tehlikesi ile yüz yüze kalan balıkları olumsuz etkileyen bir başka konu ise kaçak avcılık.
Van Gölü’nün endemik türlerinden olan ve binlerce insanın geçim kaynağı olan inci kefali için av yasağı başladı. İnci kefali, üreme dönemi olan 15 Nisan-15 Temmuz tarihleri arasında tatlı sulara göç ederek yumurtalarını bırakıyor. 3 ay boyunca devam eden bu yolculuğun ardından gölün sodalı suyuna geri dönüyor. Bu dönüşe kadar, balıkların avlanılmasının ve satılmasının önlenmesi amacıyla uygulanan 90 günlük av yasağı dönemi başladı.
Üremenin Önündeki Tehlikeler; Kirlilik, Kuraklık ve Kaçak Avcılık
Son yıllarda Van Gölü havzasını etkisi altına alan kuraklık balıkların göçünü ve üremesini olumsuz etkiledi. Van Gölü’nü besleyen ve balıkların göç ettiği Deli Çay, Zilan Çayı ve Bendi Mahi gibi birçok su kaynağı kuruma noktasına geldi. Kuraklık kadar, suyun HES ve barajlara verilmesi de burada etkili oldu. Derelerdeki kirlilik de balıkların göç yolculuğunu vurdu. Kaçak avcılık da eklendiğinde balık sayısında büyük oranda bir düşüş yaşandı.
Van Çev-Der Üyesi Dinçer: “Yeni Dönemde Tedbirlerin Alınması Lazım”
Bu yıl, yağışlar fazla olsa da inci kefalinin yüz yüze kaldığı tehlikeler devam ediyor. İklim Haber’e konuşan Van Çevre Derneği Yönetim Kurulu üyesi Arzu Dinçer, son birkaç yılda ortaya çıkan manzara hakkında şunları söyledi; “Son 3-4 yıldır etkili bir kuraklık var. Birçok dere ya kurudu ya da kuruma noktasına geldi. Gölün kendisi de büyük bir su kaybı yaşadı. Bunlar diğer canlılar gibi İnci Kefalini de olumsuz etkiledi. Göç yolculuğuna çıkan binlerce balık üreyemeden geri döndü. Ya su debisinin az olmasından dolayı yumurtalarını bırakamadı ya da derelerdeki kirliliğin kurbanı oldu. Yeni dönemde tedbirlerin alınması lazım.”
Duyarlılık Çağrısı
Kaçak avcılığa da değinen Dinçer şu şekilde devam etti: “Kirlilik ve kuraklık kadar kaçak avcılığın da burada olumsuz bir rolü var. Üç aylık yasak olmasına rağmen maalesef balıklar üremek için göç ettikleri dere yataklarında avlanıyorlar. Halkımıza çağrıda bulunuyoruz, bu süreçte asla ve asla balıkların avlanmaması lazım. Bu konuda duyarlılığın olması lazım. Yine denetimlerin de sıkı tutulması lazım. Zaten olumsuz bir süreç yaşayan balıkların avcılığa da kurban edilmemesi lazım.”