Politika

Türkiye’nin EK-1’den Çıkma Önerisi, Müzakere Gündemine Giremedi

Birleşmiş Milletler İklim Zirvesinde (COP24), Türkiye’nin zirvenin gündemine alınması için yaptığı EK-1 listesinden çıkma önerisi müzakerelerin gündemine alınmadı. Resmi gündeme alınmayan öneri ile ilgili gayriresmi istişareler yürütülecek.

Polonya’nın Katowice kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi’nden (COP24) Türkiye ile ilgili önemli bir haber geldi. Türkiye’nin, iklim finansmanı ve emisyon azaltımına daha fazla katkı vermesi beklenen gelişmiş ülkeler listesinden, EK-1, çıkma önerisi müzakerelerin gündemine alınmadı. Doç. Dr. Semra Cerit’in sosyal medya hesabından paylaştığı bilgiye göre, zirvede öneri ile ilgili gayriresmi istişareler yürütülecek.

Türkiye’nin eklerden çıkma hakkındaki tutumunu daha önce sosyal medya hesabından eleştiren Doç. Dr. Semra Cerit şu ifadeleri kullanmıştı: “BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi eksenli küresel iklim mücadelesinin 26 yıllık tarihinde politika pozisyonu en istikrarlı ülkeyiz. Bu süre içinde Amerika, Avustralya, Brezilya, Çin, Hindistan, Güney Afrika, Japonya, Kanada, Meksika gibi pek çok ülkenin, hatta AB’nin iklim politika pozisyonunda belirgin değişiklikler, iniş çıkışlar yaşandı. Türkiye’nin Sözleşme EK’lerinden çıkma endeksli politikası değişmedi. Sözleşme eklerinden çıkmak çevre/iklim dış politikası hedeflerinden biri olabilir. Bunun iklim politikası olarak görülmesi/tanımlanması yetersiz. İklim politikasının azaltım, uyum, dayanaklılığın artırılması bileşenlerindeki hedefler nelerdir sorusunun açık bir yanıtı bulunmuyor”.

Türkiye COP24’ten Neler Bekliyordu?

Türkiye, uluslararası hukuka göre, UNFCCC çerçevesinde gelişmiş ülke listesinde ve bu listede olan gelişmiş ya da geçiş ekonomisi olmayan tek ülke. Bu kapsamda, “özel koşulları” da kabul edilmiş bir ülke.

Sözleşme ilk oluşturulduğunda Türkiye, OECD üyesi olarak, Çerçeve Sözleşme’nin gelişmiş olan ülkeleri içeren EK-1 ve EK-2 listelerinde yer alıyordu. Türkiye, Marakeş’te yapılan COP7’de EK-2 listesinden çıkarıldı. Böylelikle Türkiye, gelişmekte olan ülkelere fon verme zorunluluğu olan ülkeler arasından çıkarılmış oldu. Türkiye halen Çerçeve Sözleşme’de EK-1’de, yani gelişmiş ülke kategorisinde bulunuyor.

COP7’de aynı zamanda, Türkiye’yi diğer EK-1 ülkelerinden ayıran bir karar alındı. Bu karara göre Türkiye’nin gelişmiş ülkelere göre özel koşulları olduğu kabul edildi. COP16’da bu koşullar tekrar tanındı ve UNFCCC çerçevesindeki destek mekanizmalarına erişimi onaylandı. Doha ve Lima’da düzenlenen toplantılarda ise, Türkiye’nin başta Küresel Çevre Fonu (GEF) olmak üzere UNFCCC mekanizmalarına erişimi garantilendi. Türkiye, bu gelişmeleri takiben 2009 yılında Kyoto Sözleşmesi’ne taraf oldu.

Ancak Türkiye, EK-1 ülkesi olması nedeniyle Yeşil İklim Fonu (GCF) ve Temiz Kalkınma Mekanizması (CDM) altındaki desteklerden yararlanamıyor. Gelişmiş ülke sınıflandırması neticesinde Yeşil İklim Fonu ve Temiz Kalkınma Mekanizması gibi desteklere mevcut durumda ulaşamadığı için Paris Anlaşması’nı onaylamıyor.

Paylaş

Önceki Haberler

COP29: Küresel İklim Finansmanı ve Eylemi için Alınan Kararlar

COP29, küresel iklim değişikliğiyle mücadelede belirli bir adım olmasına rağmen bazı kritik konularda ilerleme kaydedilemedi…

17 Ocak 2025

İklim Değişikliğinin Ekonomiye Etkisi Sarsıcı Olacak

Önemli risk uzmanlarının kalem aldığı yeni bir rapor, iklim krizine yönelik değerlendirmelerin ciddi etkileri göz…

17 Ocak 2025

Gediz Deltası için Doğa Zaferi: “ÇED Gerekli Değildir” Kararının Yürütmesi Durduruldu!

İzmir Gediz Deltası’nda yapılmak istenen Bölgesel Isıtma ve Termal Sağlık Amaçlı Jeotermal Kaynak Arama Projesi’ne…

17 Ocak 2025

Çevresel Riskler 10 Yıllık Risk Sıralamasını Domine Ediyor

2025 Küresel Riskler Raporu'na göre, devlet temelli silahlı çatışma, 2025 yılı için en önemli ve…

17 Ocak 2025

COP29’da Kilidi Açılan Karbon Piyasalarının Avantajları ve Türkiye

COP29 görüşmelerinde ilerleme özellikle karbon azaltım ve giderme projeleri ile kredilendirme ticaretini esas alan 6.4…

16 Ocak 2025

Şirketlerin İklim Planları Hazır Değil

İklim değişikliğiyle mücadelede yeşil ekonomiye doğru bir dönüşüm her geçen gün daha kaçınılmazken, küresel sanayinin…

16 Ocak 2025