Dünyaca ünlü akademik dergi Energy Policy’nin son sayısında, Türkiye’nin 2015 Paris Anlaşması taahhütlerinin ekonomik etkilerini inceleyen bir modelleme çalışması yayımlandı. Bora Kat, Sergey Paltsev ve Mein Yuan Türkiye ekonomisinin analiz eden bir modelleme (TR-EDGE) çalışması yaparak, Türkiye’nin 2015 Paris İklim Anlaşması çerçevesinde verdiği ulusal katkı niyet beyanının (INDC) ekonomik etkilerini inceliyor. Türkiye, 2030 yılında mevcut politikalar senaryosundan en az %21 emisyon azaltımı taahhüt ediyor.
Türkiye’nin 2015 Paris Anlaşması taahhütlerinin ekonomik etkilerini inceleyen modelleme çalışması Enerji Politikaları (Energy Policy) adlı akademik dergide yayımlandı. Çalışmada Bora Kat ve arkadaşları, Türkiye’nin enerji yoğun sektörlerinden biri olan elektrik sektörünü detaylı inceleyerek, 4 temel senaryo üzerinden bir analiz gerçekleştirdiler. TR-Edge modeli ile, mevcut politikalar senaryosu (nükleer dahil), nükleersiz senaryo ve bu iki senaryonun, iklim eylemine geçildiği ve ulusal emisyon ticareti kurulduğu versiyonlarında, %21 hedefini gerçekleştirmenin ekonomik maliyetleri hesaplanıyor.
Türkiye, Paris Anlaşması çerçevesinde verdiği INDC’de mevcut politikalar senaryosundan en az %21 azaltım hedefi veriyor ve emisyonlarının 1.175 Mt CO2 eşdeğerden 929 Mt CO2 eşdeğere ineceğini taahhüt ediyor. TR-EDGE modelinde ise, her hangi bir iklim politikası uygulanmadığı durumdaki verileri yansıtan mevcut politikalar senaryosu, Türkiye’nin 2030 yılı emisyonlarının, Paris Anlaşması çerçevesinde sunulan INDC’de hedeflenen değerden %30 daha düşük gerçekleşeceğini öngörüyor. Bu sonuç, benzer akademik/sektörel çalışmalarda da işaret edildiği üzere mevcut ekonomik eğilimler dikkate alındığında %21’lik emisyon azaltımı hedefine her halükârda ulaşılacağını gösteriyor.
TR-EDGE, Türkiye’nin 2030 emisyonunun mevcut politikalar senaryosunda 836 Mt CO2 (INDC’deki hedeften %30 daha az) olarak gerçekleşeceğini hesaplıyor. Bu yüzden çalışma, mevcut politikalar senaryosu olarak 836 Mt CO2’yi baz alarak hesaplama yapıyor.
Modelde, mevcut politikalar senaryosu ve diğer senaryolar üzerinden yapılan ekonomik maliyet analizi ise, Paris Anlaşması çerçevesinde verilen en az %21 azaltım hedefinin, ekonomik olarak rahatlıkla ulaşılabilir ve Türkiye’de azaltımın maliyetinin düşük olduğunu ortaya koyuyor. Sonuçlar, bu hedefin ekonomiye maliyetinin mütevazi düzeyde, 2030 yılı itibariyle GSYİH’nin %0,8 ile 1,1’i arasında olacağını gösteriyor. Ayrıca, ulusal emisyon ticareti kurulduğu durumda, emisyon fiyatının 2030 yılı için baz senaryoda 50$/tCO2, nükleersiz senaryoda ise 70$/tCO2 civarında olacağı öngörülüyor. Bununla beraber, iklim eyleminin ve fosil yakıt kullanımındaki azalmanın getireceği yan faydaların ve nükleer enerjiden kaynaklanabilecek risklerin mevcut çalışmada yeterince dikkate alınamadığı; gelecek çalışmalarda, modelleme yaklaşımındaki iyileştirmelerle birlikte bu hususların da TR-EDGE modeline yansıtılmasının planlandığı ifade ediliyor.
Çalışmanın tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
Karbon emisyonları azaltımı hedeflerini açıklayan Kanada hükümeti, resmi danışma kurulunun tavsiye ettiği miktarın altında bir…
Türkiye’de son yıllarda birçok göl ve su kaynağında yaşanan kuraklık, Salda Gölü'nde de derinden hissediliyor.…
Karadeniz'de iki Rus petrol tankerinin ağır hasar almasıyla petrol sızıntısı yaşandığı açıklandı. Greenpeace ise iki…
Yeni ABD Başkanı Donald Trump'ın geçiş ekibi, elektrikli araçlara ve şarj istasyonlarına yönelik desteğin kesilmesini…
İklim değişikliği açısından dönüm noktası olarak nitelendirilen ve Uluslararası Adalet Divanı'ndan görülen davanın duruşmaları sona…
Enerji Yatırımcıları Derneği Başkanı Cem Özkök, GES ve RES projelerinin yapı denetim kapsamından çıkarılmasının, yatırımcıların…