Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 2022’nin Kasım ayında Mısır’ın Şarm el-Şeyh kentinde düzenlenen 27. Taraflar Konferansı (COP27) Bakanlar Zirvesi’nde, Türkiye’nin iklim eylem planını anlatmış ve güncellenmiş Ulusal Katkı Beyanı’nı (NDC) uluslararası kamuoyuyla paylaşmıştı.
Kurum, Türkiye’nin 2015’te açıkladığı emisyon artışını %21 azaltma taahhüdünü, 2030 için %41’e yükselttiğini duyurmuştu.
Türkiye’nin en güncel emisyon verisi o dönemde 2020 yılına ait 523,9 MtCO2e (milyon ton karbondioksit eşdeğeri) idi. Bakanlığın 2030 için açıkladığı 500 MtCO2e indirme hedefi ile anlaşılan, 2015’te verilen baz senaryodaki gibi Türkiye’nin emisyonları önce 1.175 MtCO2e’ye çıkarılacak ve idarenin alacağı önlemlerle 700 MtCO2e civarına indirilecek. Bu, bakanlık açıklamasının bir azaltım hedefi olmadığı, aksine bu hedefin 2030’a kadar %30’dan fazla artışa neden olacağı anlamına geliyor.
İklim alanında faaliyet gösteren sivil toplum ve düşünce kuruluşları, Mısır’daki müzakereler öncesinde Türkiye’nin güçlü bir 2030 iklim hedefi vermesi yönünde ortak bir çağrıda bulunmuş ve köklü değişikliklere gidilmeden, %35 mutlak azaltım ile emisyonların mevcut seviyesinden 340 MtCO2e seviyesine inebileceğini ortaya koymuştu.
NDC’leri değerlendiren Paris-Equity Check.org COP27’den sonra yayımladığı bir araştırmada Çin, Rusya, Suudi Arabistan, Türkiye, Vietnam ve İran’ın halen +5 derece küresel ısınmayla ilişkili iklim hedefleri olan ülkeler arasında yer aldığını ortaya koymuştu.
AA muhabirinin İklim Değişikliği Başkanlığından aldığı bilgiye göre, bu kapsamda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı koordinasyonunda, İklim Değişikliği ve Uyum Koordinasyon Kurulu bünyesindeki kurum ve kuruluşların katkılarıyla Türkiye’nin güncellenmiş hazırlanarak, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Sekretaryası (UNFCCC) NDC siciline kaydedildi.
Güncellenmiş Ulusal Katkı Beyanı’nda, Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadele kapsamındaki hedeflerine ulaşması için gerekli sektörel stratejilerine de yer verildi.
Beyanda azaltım politikalarının altında “enerji, sanayi, ulaştırma, tarım, bina, atık ve arazi kullanımı, arazi kullanım değişikliği ve ormancılık (AKAKDO)” sektörlerinde kapsamlı azaltım ve uyum eylemlerinin yanı sıra uygulama araçlarına yönelik değerlendirmeler yapıldı.
Her sektöre yönelik başlıca yol gösterici politika belgeleri ve sektörel mevzuatlar ile 2030 yılı için Türkiye’nin öne çıkan azaltım politikaları da beyana dahil edildi.
Türkiye’nin iklim değişikliğine uyum politikalarına yönelik olarak da “tarım”, “ormancılık”, “su”, “afet risk yönetimi”, “şehircilik”, “kırsal kalkınma” ve “halk sağlığı” sektörlerindeki uyum çalışmalarına, ana politika belgelerine ve iklim değişikliğine uyum hedeflerine de yer verildi.
Beyanda, Türkiye’nin, uluslararası finansal kaynaklara erişiminin belirlenen hedeflere ulaşmada ve ortaya konulan yeşil büyüme vizyonunu desteklemede etkili olacağı da belirtildi.
Ayrıca, Paris Anlaşması’nın ilgili kararı uyarınca hazırlanan “Açıklık, Şeffaflık ve Anlaşılırlığı Kolaylaştırıcı Bilgiler (ICTU) Tablosu” da beyanla BM’ye sunuldu.
BM iklim şefi Stiell, gelecek hafta toplanacak G20 liderlerine iklim finansmanı çabalarına destek verme çağrısında…
İlham Aliyev’in geçtiğimiz 1 senede yaptığı konuşmaları analiz eden bir çalışmaya göre, COP29’un ev sahibinin…
G7, son 20 yılda iklim finansmanı borçlarını ödememesi nedeniyle COP29’da “Günün Fosili” ödülünü aldı. BM…
Bu yılki BM iklim zirvesine ev sahipliği yapan Azerbaycan, fosil yakıt patronlarına ve lobicilere başkanlığın…
Azerbaycan COP29 Başkanlığı, girişimin 2025 sonrası iklim finansmanı hedefiyle ilgili müzakerelerle iç içe geçme riski…
UNEP, küresel ısınmayı olumsuz yönde etkileyen metan emisyonlarını azaltmaya yönelik taahhütlerin arttığını, ancak bu yöndeki…