TSKB’nin hazırladığı yeni bir raporda, “Yeşil Mutabakatın Avrupa versiyonu bugün gündemdeyken, kısa süre sonra Amerika veya Asya versiyonu, zamanı gelince gelişmekte olan ülke versiyonu gündeme gelebilir. Her versiyona hazırlanmanın tek yolu ise yeşil dönüşüme yönelmekten geçiyor” denildi.
TSKB Ekonomik Araştırmalar, Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın çiftlikten çatala, döngüsel ekonomi ve sınırda karbon uyarlama mekanizması stratejilerine odaklanan bir rapor yayımladı.
“Yeşil Mutabakat’ın Avrupa Versiyonu: İklim Gündemini Şekillendirmek için Bir Adım” başlıklı raporda, Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM) sürecinde Türkiye gibi ülkeler için ortaya çıkabilecek yükümlülüklerin yanında olası fırsatlara da dikkat çekiliyor. Çalışmada iklimin artık kalıcı olarak politika gündeminde yerini aldığının, bugün Avrupa versiyonu konuşulan Yeşil Mutabakat’ın ilerleyen dönemlerde Amerika veya Asya versiyonlarının da konuşulabileceğinin altı çiziliyor.
Rapor her bir versiyona hazırlanmanın tek yolunun ise yeşil dönüşüme yönelmekten geçtiğine, Türkiye’nin bu dönüşümü uluslararası kalkınma finansmanı kuruluşlarının sağladığı fonların desteğiyle daha da güçlendirebileceğine işaret ediyor.
TSKB Ekonomik Araştırmalar’dan Feridun Tur, Cihan Urhan, Cem Avcıoğlu ve Gül Yücel tarafından hazırlanan raporda, Türkiye’nin iklim dostu dönüşümünün, uluslararası kalkınma finansmanı kuruluşlarının sağladığı fonların desteğiyle daha da güçleneceğine vurgu yapılıyor.
Avrupa’daki politika yapıcıların AYM aracılığıyla iklim kriziyle mücadelede değişimin yönü hakkında net sinyaller gönderdiğine işaret eden rapor, Türkiye’nin de AB’nin sinyallerini kendine özgü koşullara uyarlayarak, uygun bir politika çerçevesi geliştirmesi ve piyasa katılımcılarına yönelik etkin bir iletişim yürütmesinin anlamlı olacağını vurguluyor.
Türkiye’nin iklim dostu dönüşümü ile iç politika tasarımının küresel yeşil politika teşvikleri ve tasarım mekanizmaları ile uyumlu hale gelmesine de katkı sağlanmış olacağı belirtilen raporda şu ifadelere yer veriliyor: “Yeşil Mutabakatın Avrupa versiyonu bugün gündemdeyken, kısa süre sonra Amerika veya Asya versiyonu, zamanı gelince gelişmekte olan ülke versiyonu gündeme gelebilir. Her versiyona hazırlanmanın tek yolu ise yeşil dönüşüme yönelmekten geçiyor. Daha katı iklim politikalarının yeşil yeniliklere yol açabileceğini ve böylece uzun vadede rekabet gücünü artırabileceğini göz ardı etmemeliyiz. Çalışmalar, Türkiye için yeşil ekonomik dönüşüm senaryosu kapsamında hem milli gelirde hem de seragazı emisyonlarında önemli iyileşmelerin sağlanabileceğini gösteriyor. Türkiye’nin iklim dostu dönüşümü, uluslararası kalkınma finansmanı kuruluşlarının sağladığı fonların desteğiyle daha da güçlenecektir. Mutabakatın kaynağı Avrupa olsun ya da olmasın, önemli olan doğru şeyleri doğru nedenlerle yapma arayışımızdır.”
Türkiye, Sınırda Karbon Uyarlama Mekanizmasının Etkileyeceği İlk 5 Ülkenin İçinde
AB, geçtiğimiz dönemde Emisyon Ticaret Sisteminin (ETS) yardımıyla emisyon azaltımında önemli bir kazanım sağladı. Ancak, Avrupa Komisyonu’nun AYM ile daha iddialı iklim hedefleri belirlemesinin, karbon fiyatlarını artırarak karbon kaçağı riskini yükseltebileceği tahmin ediliyor. Bu riski sınırlamak amacıyla AYM’nin kilit unsurlarından biri olarak Sınırda Karbon Uyarlama Mekanizması’nın ön plana çıktığını işaret eden raporda, mekanizmanın AB tarafından ithal edilen ürünlerin, karbon ayak izlerine dayalı bir mali yükümlülük ile karşılaşmasını, böylece ithal malların fiyatlarının, ürünlerin karbon içeriğini daha doğru bir şekilde yansıtmasını sağlamayı hedeflediğinin altı çiziliyor.