Rus hükümetinin iklim kriziyle mücadele kapsamında belirlenecek seragazı emisyon hedefi, büyük şirketlerin hedeflere uygun hareket etmedikleri takdirde para cezası uygulanacağı gerekçesiyle yaptıkları lobi faaliyetleriyle iptal edildi.
Rusya’nın 2015 yılında imzaladığı Paris Anlaşması kapsamında yer alan emisyon hedefi teklifi geri çekildi. Rusya Sanayi ve Girişimciler Birliği’nin (RSPP) teklifin şirketler üzerinde yaratacağı yüklü maliyet ve yatırımları geciktireceği uyarılarında bulunmasının üzerine dünyanın en büyük dördüncü kirleticisi olan Rusya teklifi geri çekti. Teklifin taslağını hazırlayan Ekonomi Bakanlığı, “Hükümetle yapılan görüşmelerin ardından mevzuata ilişkin koşulların geri çekilmesi kararı verildi. Hükümet, emisyon hedeflerine ulaşılamadığı takdirde 1 Ocak 2024’ten sonra taahhütlerini belirleme hakkına sahip” dedi.
Artan küresel sıcaklıklar, Rusya’nın yarısından fazlasını oluşturan donmuş toprak parçalarının (permafrost) erimesiyle, Rusya’nın yapı, enerji boru hatları ve diğer altyapıları için risk taşıyor. Rus hükümeti, Kuzey Kutbu’nun dünyanın geri kalan kısımlarına göre iki kat hızlı erimesi sebebiyle, Rusya’ya 2.3 milyar dolarlık ekonomik kayıp yaşatacağını öngörüyor.
Geri çekilen teklife göre şirketler, emisyon hedeflerini aştıkları takdirde para cezasına çarptırılacaktı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, iklim krizinin sadece insan kaynaklı olup olmadığını sorgulasa da, bu yıl Paris Anlaşması uyarınca alınan kararlara uygun hareket etme konusunda anlaşmaya varmış ve küresel iklim kriziyle mücadele adına elinden geleni yapacağı duyurusunda bulunmuştu. Paris Anlaşması’yla uyumlu hareket etmek petrol, doğalgaz ve madene oldukça bağımlı Rusya ekonomisi için oldukça zorlayıcı bir durum. Permafrost bölgesi Rusya’nın petrol bölgesinin %15’ini, doğalgaz faaliyetlerinin yapıldığı bölgenin ise %80’ini oluşturuyor.
Emisyonların Düşmesi İçin Uzun Bir Zaman Gerekiyor
RSPP, Mart ayında parlamentoda yapılan bir toplantıda teklif taslağına karşı çıkarak enerji fiyatları ile enflasyonun yükseleceği ve şirketlerin yatırım planlarından vazgeçeceği uyarısında bulunmuştu.
Gelen eleştiriler arasında, teklifin gereksiz olduğu çünkü Rusya’nın gelecek on yıl içerisinde emisyonlarını artırsa bile Paris Anlaşması kapsamındaki hedeflere ulaşabileceği yer alıyor. Bu varsayım, seragazı azaltım hedeflerini, Sovyetler Birliği çökmeden önce ekonomik anlamda en zorlayıcı dönem olan 1990 yılının referans noktası olarak alınmasından kaynaklanıyor.
Rusya emisyonlarında, referans olarak aldığı 1990 yılına göre %70 ila %75 oranında azaltım taahhüdünde bulunuyor. Rusya’nın 2020 yılının sonuna kadar yeni, uzun dönemli emisyon azaltım stratejisini duyurması gerekiyor.
Moskova Ekonomi Yüksekokulu’ndaki Çevre ve Doğal Kaynaklar Ekonomisi Merkezi başkanı Georgy Safonov, “Rusya karbon emisyonlarının azaltımı yönünde yeni bir sistem inşa etmeyi erteliyor. 2030 hedeflerine halihazırda ulaşıldı dolayısıyla bu tarihten önce emisyonların azaltımı için bir şey yapılmasına gerek yok düşüncesi hakim” dedi.
Ancak Rusya, küresel ısınmayı 2 derece ile sınırlandırma yönündeki taahhütleri ‘‘tamamen yetersiz’’ ülkeler arasında yer alıyor.
Birçok gelişmiş ülkenin aksine Rusya’nın, şirketlerin seragazı emisyonlarını takip eden ve yöneten herhangi bir devlet sistemi bulunmuyor. Uluslararası yatırımcılardan gelen baskı sebebiyle, Rusya’daki birkaç halka açık şirket verileri toplayarak gönüllü olarak hedefler koyuyor. Birçok ülkede karbon emisyonuna sebep olan şirketlerden alınan vergi ve uygulanan cezalar, yenilenebilir enerji projelerine yatırılıyor.
Hava kirliliği ile fiziksel rahatsızlıklar arasındaki bağ üzerine daha önce birçok araştırma yapılmıştı. Ancak yeni…
Küresel kömür talebinin bu yıl rekor seviyeye ulaşmasının ardından 2027'ye kadar yatay bir seyir izleyeceği…
Türkiye’de 10 kentte enerji şirketlerinin projeleri için acele kamulaştırma kararı verildi. Niğde, Ankara, İstanbul, Sakarya,…
Dünyanın ortalama sıcaklığının orta vadede 1,5 dereceden öte 2 dereceyi de geçebileceğini belirten Prof. Dr.…
Karbon emisyonları azaltımı hedeflerini açıklayan Kanada hükümeti, resmi danışma kurulunun tavsiye ettiği miktarın altında bir…
Türkiye’de son yıllarda birçok göl ve su kaynağında yaşanan kuraklık, Salda Gölü'nde de derinden hissediliyor.…