20 Ağustos 2018’den beri devam eden okul grevlerinin 100. haftasını geride bırakırken, yaklaşık son iki yıldır iklimin, gezegenimizin, iklim hareketinin ve siyasi liderlerin eylemsizliklerinin ne durumda olduğunu kısaca derledik.
Bu hafta okul grevlerinin 100. haftası kutlanıyor. 20 Ağustos 2018’den beri devam eden okul grevlerinden bu yana yaklaşık 55.1 gigaton karbondioksit salımı gerçekleşti. Paris Anlaşması’nın imzalandığı 2015’e göre her yıl %4 daha fazla fosil yakıt kaynaklı emisyona neden oluyoruz. Petrolden sonra küresel emisyonların yarısından fazlasından doğalgaz sorumlu. Mevcut gidişat ile 2025 yılında karbon bütçemizi bitirerek 1.5 derecelik ısınmaya erişmemiz muhtemel.
ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi’ne (NOAA) göre ortalama küresel sıcaklıklar 1.19 derece arttı. 2019-2020 yılları arasında Amazonlar’dan Endonezya’ya, Kuzey Kutup Dairesi’nden Avustralya’ya en kötü yangın sezonunu yaşadık.
Sibirya’da çam ağaçları yanarken, Kuzey Kutbu’nda bilim insanlarının “yardım çığlığı” olarak tanımladığı aşırı sıcak hava dalgaları yaşandı. Japonya’da ölümcül aşırı sıcak hava dalgaları 1000 kişinin hayatını kaybetmesine neden olurken İngiltere’deki seller iklim krizi olmasa yaşanmayabilirdi.
Doğu Afrika’da ve Batı Hindistan’da son çeyrek yüzyıldaki en kötü çekirge istilası yaşandı ve tarım arazilerine ve gıda kaynaklarına beklenmeyen bir tehdit oluşturdu. FAO’ya göre çekirge istilası hava koşullarıyla bağlantılıyken iklim krizi bu durumu daha da şiddetlendirdi.
Bu gibi çevresel felaketler dünya küresel bir pandemiyle mücadele ederken de yaşanmaya devam ediyor. Pandeminin yangın sezonunda da devam etmesi ve COVID-19 hastalık oranlarını ve ölümlerini artırması bekleniyor. Yangın dumanına maruz kalmak vücudun enfeksiyonlara karşı olan direncini düşürürken akciğerler üzerinde ciddi hasarlara yol açıyor; bu da COVID-19’a karşı bizi daha savunmasız hale getiriyor.
İklim Hareketinde Neredeyiz?
Eylül 2019’daki Küresel İklim Grevi’nde 2500’den fazla etkinlikte 6 milyona yakın insan sokaklardaydı. 2019 fosil yakıt yatırımlarından çekilmede çığır açıcı bir yıl oldu. 11 trilyon dolardan fazla varlığa sahip 1100 kurum fosil yakıtlardan çekilme taahhüdü verdi.
Dünya çapında genç insanlar hükümetlerine iklim krizine yönelik eylemsizlikleri nedeniyle dava açıyor. Almanya’dan Kanada’ya, Hollanda’dan Arjantin’e ve Kolombiya’ya kadar genç nesil siyasetçilerinin hayatlarını korumasını talep ediyor ve Urgenda’da olduğu gibi bazıları kazanıyor.
Siyasi Eylemsizlikte Neredeyiz?
G20 ülkeleri COVID-19 iyileşme paketinin %56’sını oluşturan, 151 milyar dolar kamu parasını fosil yakıtlara yatırma taahhüdünde bulundu. Dünya liderleri küresel pandemiyi, çevre koruma yasalarından çekilmek ve fosil yakıt devlerini kurtarmak için bahane olarak kullanıyor.
92 gigawattlık yeni kömür satralları kuruldu. Bu orandaki bir kapasite neredeyse İngiltere’nin bütün elektrik üretim kapasitesini oluşturuyor.
Kanada bir kez daha, Trans Mountain petrol boru hattını onayladı. Boru hattı ile batı bölgesine, mevcut petrol kapasitesinin üç katını taşıyabilecek.
AB liderleri emisyon azaltımlarına yönelik eylemlerin artırılmasını tartışmaya devam ediyor. Polonya, Slovakya, Çekya ve diğerleri 13 Temmuz’da Avrupa Komisyonu’na yeni bir taahhüdü desteklemeyeceklerini söylediler.