Tarım ve Orman Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı “2018 Yılı İklim Değerlendirmesi”ne göre, Türkiye geçtiğimiz yıl 1971’den bu yana en sıcak ikinci yılı yaşarken, yağışlar ise uzun yıllar ortalama değerlerinin yaklaşık %15 üzerine çıktı.
Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) “2018 Yılı İklim Değerlendirmesi” bültenini yayımladı. Klimatoloji, Hidrometeoroloji, Meteorolojik Afetler ve Zirai Meteoroloji Şube Müdürlüklerinin ortak hazırladığı çalışmada geçtiğimiz yılla ilgili sıcaklık ve yağış gözlemleri 1981-2010 iklim periyodundaki normaller ile karşılaştırıldı. Türkiye genelinde gerçekleşen aşırı sıcaklık ve yağış durumları, bölgesel sıcaklık ve yağış değerlendirmeleri ile havzalara göre yağış değerlendirmeleri ve yağışlı gün sayıları ile ilgili değerlendirmelerin yer aldığı çalışmada ayrıca 2018 yılının kısa bir kuraklık değerlendirmesi yapılıyor ve aşırı hava olay istatistikleri paylaşılıyor.
Dünya Meteoroloji Teşkilatı’nın (WMO) iklim değerlendirmelerinin paylaşıldığı bültende 2018 yılında küresel ortalama sıcaklıkların Sanayi Devrimi öncesine göre (1850-1900) 0,98 derece arttığı, küresel ısınmanın güçlü bir şekilde hissedilmeye başlandığı 1981-2010 ortalaması dikkate alındığında ise küresel ortalama sıcaklıklarının 0,38 derece arttığı vurgulanıyor. 2018 yılının böylece 2015, 2016, 2017 yıllarından sonra kayıtlara geçen en sıcak dördüncü yıl olduğu belirtiliyor. 2018 yılının diğer üç yıla göre daha serin geçmesinin nedeninin ise 2018 yılının başlarında Pasifik Okyanusu’nun ekvatoral bölgesinde kendini gösteren ve Mart ayına kadar süren La Niña okyanus-atmosfer olayı olduğu belirtiliyor. Ekim ayında ise Tropikal Pasifik’teki deniz yüzey sıcaklığının El Niño koşullarına geri dönmesine rağmen atmosferik koşulların buna hızlı tepki vermemesi sonucu sıcaklıkların düşük kaldığı ifade ediliyor.
2018’in İlkbaharı En Sıcak İlkbahar Olarak Kayıtlara Geçti
Çalışmada, Türkiye’nin 2018’deki yıllık ortalama sıcaklığının 15,4 derece olduğu ve bu değerin, 1981-2010 normalinden (13,5 derece) 1,9 derece daha yüksek olduğu belirtiliyor. 2018 yılının 1971’den beri en sıcak ikinci yıl olduğu vurgulanan bülten şöyle devam ediyor:“Ülkenin tamamında sıcaklıklar normallerinin üzerinde gerçekleşmiştir. Özellikle Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki bazı lokasyonlarda sıcaklık anomalileri 3,0 dereceden daha fazla olmuştur. 2018 yılında hem aylık ve hem de mevsimlik sıcaklık analizleri, ortalama sıcaklıkların tüm aylarda ve mevsimlerde normalinin üzerinde olduğunu göstermektedir. Özellikle 2018 yılı ilkbahar mevsimi, kayıtlarda görülen en sıcak ilkbahar mevsimi olarak karşımıza çıkmaktadır. 2018’de en düşük minimum sıcaklık Aralık ayında -32,4 derece ile Erzurum Aşkale’de, en yüksek maksimum sıcaklık ise Temmuz ayında Cizre’de 47,4 derece olarak gözlenmiştir.”
2018 Son 9 Yılın En Yağışlı Yılı Oldu
Türkiye’nin yağış değerlendirilmesinin de yapıldığı bültende, ülkenin 2018’de yıllık ortalama alansal yağış miktarının 658,7 mm olduğu ve bu değerin 1981-2010 normalinin (574 mm) %14,8 üzerinde gerçekleştiği belirtiliyor: “Bu sonuçla 2018 yılı son dokuz yılın en yağışlı yılı olurken son 30 yılın ise en fazla yağış alan ikinci yılı olmuştur. 2018 yılı Türkiye geneli alansal yağışlar Şubat, Nisan ve Kasım aylarında normallerin altında gerçekleşirken, Eylül’de normali civarında, diğer aylarda normallerinden fazla olmuştur. 2018 yılında normallerine göre Adana-Mersin arası %100’den fazla yağış alırken; Trakya’nın kuzey kesimlerinde, Adıyaman, Şanlıurfa, Şırnak, Trabzon, Giresun civarlarında normallerine göre %50’den fazla artışlar meydana gelmiştir. Artvin’in güney kesimlerinde ise normaline göre %25-50 arasında azalma gözlenmiş, Antalya’nın Kemer ilçesinin Ovacık köyünde ölçülen 490,8 mm ile günlük maksimum yağış rekoru kırılmıştır. Bir önceki günlük maksimum yağış rekoru 466,3 mm ile 1992 yılında Marmaris’te gerçekleşmişti.”
İklim değişikliğinin en önemli göstergelerinden birinin de aşırı hava olaylarının sayısının, frekansının ve büyüklüğünün artması olduğu söylenen çalışmada 2018 yılında görülen meteorolojik karakterli doğal afetler içerisinde şiddetli yağış/selin %39’luk, fırtınanın %28’lik ve dolunun %16’lık paylarla ilk sıralarda yer aldıkları ortaya konuluyor. Afetlerin en fazla Mayıs ve Haziran aylarında ve Antalya, Balıkesir, Kahramanmaraş, Mersin, Ordu ve Şanlıurfa şehirlerinde meydana geldiği de ekleniyor.
Çalışmanın tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
