Artı Gerçek yazarı Melis Alphan, “Türkiye’de İklim Değişikliği Algısı 2019” araştırmasının, yerel seçimlerdeki güçlü değişim isteğinin ardında yatan nedenlerden birinin iklim krizi ve çevre olduğunu ortaya koyduğunu belirtiyor.
Artı Gerçek yazarı Melis Alphan, İklim Haber ve KONDA Araştırma tarafından gerçekleştirilen ve sonuçları bu hafta içerisinde yayımlanacak ‘Türkiye’de İklim Değişikliği Algısı 2019’ adlı araştırmanın sonuçlarının ve geçtiğimiz yıl gerçekleştirilen bir önceki araştırmanın sonuçlarının yurttaşların bir yandan iklim krizi ve çevre konularında epey endişeli ve huzursuz olduklarını, bir yandan da merkezi ve yerel yönetimlerin bu konudaki politikalarını da zayıf ve yetersiz bulduklarını açık şekilde ortaya koyduğunu ifade etti.
Alphan, araştırmadan elde ettiği ilk verilerin, 31 Mart yerel seçimlerindeki güçlü değişim isteği ve eğilimine de etki etmiş olabileceğini vurgularken, “İklim krizi tüm dünyada siyasi tartışmaların önemli bir parçası ve yeni toplumsal-siyasal hareketlerin bileşeni haline geldi. Hâl böyleyken, iklim krizinin Türkiye’de kendine özgü yollarla yurttaşların seçimlerine etki etmemiş olduğunu düşünmek yanlış olur” dedi.
Dünyada artık yeni bir ‘iklim kuşağı’ ve muhalefetinden ciddi anlamda söz edildiğini söyleyen Alphan, “Greta Thunberg öncülüğünde yayılan ‘gelecek için iklim grevleri’ yüzbinlerce çocuğu ve genci her cuma sokaklara döküyor. TÜİK tarafından yayımlanan istatistikler de, ülkemizde son yıllarda aşırı hava olayları, iklim afetleri ve bunlara bağlı hasarlarda artış olduğunu gösterirken, iklim krizinin Türkiye’deki gençlerin fikirlerini ve seçimlerini etkilemesine çok da şaşırmamak gerek” diye konuştu.
Özellikle İstanbul’da AK Parti’nin belediye seçimlerini kaybetmesinin ardında çevre konusundaki rahatsızlıkların olduğunu söyleyen Artı Gerçek yazarı, “Elbette seçmenler, tek bir nedenle oy kullanmıyorlar. Ama çevre konusu, genel memnuniyetsizliği yaratan unsurlar içinde giderek daha fazla yer kaplıyor. Bu araştırmanın rakamları ve sonuçları önümüzdeki hafta açıklandığında, bunu daha net göreceğiz” dedi.
Merkezi yönetimin ve belediyelerin iklim krizi konusunda eyleme geçmeme lüksü olmadığını hatırlatan Alphan, yurttaşların hem hükümetten hem de belediyelerden yaşadıkları ekosisteme daha duyarlı ve iklim dostu politikalar konusunda beklentilerinin yüksek olduğunu söyledi. Alphan, yeni seçilen belediye başkanları için bunun bir fırsat olduğunu ise şu sözlerle anlattı: “Katılımcı iklim dostu politikalarla hem çevrenin hem de kariyerlerinin sürdürülebilir olmasını sağlayabilirler.”
Artı Gerçek’te yayımlanan yazının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.