Yeni bir BM raporuna göre konvansiyonel tarıma sağlanan, yılda yaklaşık yarım trilyon dolarlık destek insanların sağlığına ve iklime zarar veriyor, eşitsizliği artırıyor.
BM’nin yeni raporuna göre, çiftçilere her yıl verilen 540 milyar dolarlık küresel sübvansiyonların neredeyse %90’ı “zararlı”. Bu tarımsal destek, insanların sağlığına zarar veriyor, iklim krizini körüklüyor, doğayı yok ediyor ve çoğu kadın olan küçük çiftçileri dışlayarak eşitsizliği tetikliyor.
Raporda, sığır eti ve süt gibi en büyük seragazı emisyon kaynaklarının sübvansiyonlardan en çok payı aldığı belirtildi. Bunlar genellikle sübvansiyonlara erişmek için en iyi konumda olan büyük sanayileşmiş gruplar tarafından üretiliyor.
BM, reform olmadan, sübvansiyon seviyesinin 2030 itibarıyla yılda 1.8 trilyon dolara kadar yükselme yolunda olduğunu ve insan refahına daha fazla zarar vereceğini ve gezegensel krizi kötüleştireceğini açıkladı.
Analizde, zengin ülkelerdeki “büyük” et ve süt endüstrisine verilen desteğin azaltılması, düşük gelirli ülkelerde ise kirletici kimyasal gübreler ve böcek ilaçları için sübvansiyonların düşürülmesi gerektiği belirtildi.
23 Eylül’deki BM gıda sistemleri zirvesinden önce yayımlanan raporda, sübvansiyonların faydalı faaliyetlere yeniden verilmesinin “oyun değiştirici” olabileceği ve yoksulluğu sona erdirmeye, açlığı ortadan kaldırmaya, beslenmeyi iyileştirmeye, küresel ısınmayı azaltmaya ve doğayı iyileştirmeye yardımcı olabileceği belirtildi. Kamu parasının iyi kullanımları arasında sebze ve meyve gibi sağlıklı gıdaların desteklenmesi, çevrenin iyileştirilmesi ve küçük çiftçilerin desteklenmesi de yer alabilir.
Son yıllarda yapılan çok sayıda analiz, 2020’de 800 milyondan fazla insanın kronik açlık çektiğini, 3 milyar insanın sağlıklı beslenmeye gücünün yetmediğini, 2 milyar insanın obez veya fazla kilolu olduğunu ve gıdaların üçte birinin çöpe gitmesiyle küresel gıda sisteminin bozulduğunu gösteriyor. Meydana gelen toplam zararın, üretilen gıdanın değerinden daha fazla, yılda 12 trilyon dolar olduğu tahmin ediliyor.
Rapor, BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), BM Kalkınma Programı (UNDP) ve BM Çevre Programı (UNEP) tarafından yayımlandı ancak gıda sistemindeki toplam sübvansiyonların eksik bir tahmini, çünkü yalnızca 88 ülkede güvenilir veriler mevcut.
UNDP başkanı Achim Steiner, sübvansiyonların yeniden yönlendirilmesinin, küçük ölçekli tarımla endüstriyel tarım arasında daha eşit bir oyun alanı sağlayarak dünya çapında 500 milyon küçük çiftçinin geçim kaynaklarını da artıracağını söyledi.
FAO müdür yardımcısı ve raporun yazarı Marco Sánchez “Çiftliklere verilen mevcut desteğin bugünün gerçekleri için dönüştürülmesi gerekiyor. Örneğin, ABD şimdi Paris Anlaşması’na uyum sağlıyor, ki bu çok memnuniyet verici, ancak gıda endüstrileriyle mücadele etmezlerse bu iklim hedeflerine ulaşmalarının hiçbir yolu yok” dedi.
UNEP’ten Joy Kim, “Tarım seragazı emisyonlarının dörtte birine, biyolojik çeşitlilik kaybının %70’ine ve ormansızlaşmanın %80’ine katkıda bulunuyor” dedi ve iklim değişikliği için uluslararası finansman taahhütlerinin yılda 100 milyar dolar ve ormansızlaşma için yılda 5 milyar dolar olduğunu söyledi. Kim, “Ancak hükümetler, 470 milyar dolarlık çiftlik desteği sağlayarak iklim ve doğaya büyük zarar veriyor” diye ekledi.
Rapor, 2013 ile 2018 yılları arasında çiftçilere verilen desteğin yılda ortalama 540 milyar dolar olduğunu ve bunun %87’sinin (470 milyar dolar) “zararlı” olduğunu ortaya koydu. Bu, belirli hayvan ve mahsuller için fiyat teşviklerini, gübre ve böcek ilaçları için sübvansiyonları ve ihracat sübvansiyonlarını ve ithalat tarifelerini çarpıtmayı da içeriyor.
Bu destekler, zengin ülkelerde aşırı et tüketimini ve daha yoksul ülkelerde düşük besin maddelerinin aşırı tüketimini teşvik ederek sağlığa zarar veriyor. Sánchez, “Meyve ve sebzeleri teşvik etmiyorsanız, göreceli olarak tüketicinin sağlıklı beslenmesi çok pahalı. Bu yüzden dünyadaki 2 milyar insan sağlıklı bir beslenmeye sahip olamıyor” dedi.
Raporda, Çin’de kimyasal gübre ve pestisit kullanımını azaltma yönündeki hamleler ve Hindistan’ın Andhra Pradesh eyaletindeki sıfır bütçeli doğal tarım politikası gibi bazı olumlu eylemler de vurgulandı.
İngiltere ayrıca yılda 3 milyar sterlinlik sübvansiyon planını çevresel hedeflere doğru kaydırıyor. Raporda, çiftçilerin iklim krizinin artan aşırı hava etkileriyle başa çıkmalarına yardımcı olmak için bazı sübvansiyonların yeniden yönlendirilmesi gerektiği belirtildi.
AB, 2021’den 2027’ye kadar çiftlik sübvansiyonlarında 387 milyar euro ödeyecek, ancak geçtiğimiz Perşembe günü Brüksel’deki yeşil milletvekilleri, planlı bir revizyonun tarımı AB iklim değişikliği hedefleriyle uyumlu hale getirmediğini söyledi.
Gıda ve Arazi Kullanımı Koalisyonu (WRIA) program direktörü Morgan Gillespy, “Gıda sistemimizin gerçek maliyetleri çok uzun süredir saklanıyor” dedi. Yakın tarihli bir incelemeye göre, sübvansiyon rejimlerinin doğaya verdiği zarar 4 ila 6 trilyon dolar arasında.
Dünya Kaynakları Enstitüsü (WRI) tarafından Ağustos ayında yayımlanan ayrı bir raporda, reform yapılmadan çiftlik sübvansiyonlarının “çok geniş ve sağlıklı arazileri işe yaramaz hale getireceği” belirtildi.
Rapor “2050 itibarıyla dünyanın 10 milyar insana sahip olacağı düşünüldüğünde, bu toprakların kaybı, küresel nüfusu beslemeyi imkansız hale getirecek” dedi.
Türkiye’de son yıllarda birçok göl ve su kaynağında yaşanan kuraklık, Salda Gölü'nde de derinden hissediliyor.…
Karadeniz'de iki Rus petrol tankerinin ağır hasar almasıyla petrol sızıntısı yaşandığı açıklandı. Greenpeace ise iki…
Yeni ABD Başkanı Donald Trump'ın geçiş ekibi, elektrikli araçlara ve şarj istasyonlarına yönelik desteğin kesilmesini…
İklim değişikliği açısından dönüm noktası olarak nitelendirilen ve Uluslararası Adalet Divanı'ndan görülen davanın duruşmaları sona…
Enerji Yatırımcıları Derneği Başkanı Cem Özkök, GES ve RES projelerinin yapı denetim kapsamından çıkarılmasının, yatırımcıların…
Dünya Ekonomik Forumu’nun yeni bir çalışmasına göre, küresel seragazı emisyonlarının %40’ını oluşturan sekiz sektördeki emisyon…