Almanya’nın Bonn kentinde devam eden İklim Zirvesi’nde, Alman çevre STK’sı Urgewald ve ortakları, termik kömür tedarik zincirine katılan şirketlerin kapsamlı bir veri tabanı olan “Küresel Kömür Çıkış Listesi”ni (GCEL-Global Coal Exit List) yayımladı. Listeye göre Türkiye, Çin ve Hindistan’ın ardından, dünyanın en fazla planlama aşamasında kömür projesine sahip ülke.
Alman çevre örgütü Urgewald ve ortakları 6 Kasım’dan beri devam eden İklim Zirvesi’nde “Küresel Kömür Çıkış Listesi” (GCEL-Global Coal Exit List) çalışmasını duyurdu. Liste, şirketlerin yıllık kömür üretimi, kömürün gelirdeki payı, kömürlü termik santral kurulu gücü ve elektrik üretiminde kömürün payı hakkında temel istatistiklerini içeriyor. 770’ten fazla şirketi kapsayan listede yer alan istatistikler yıllık raporlar, yatırımcı sunumları ve şirket web siteleri gibi şirketlere ait kaynaklardan elde edildi. Bütün olarak değerlendirildiğinde, GCEL’de yer alan şirketler küresel kömür üretimin %88’sini ve dünyadaki kömürlü termik santral kurulu gücünün %86’sını temsil ediyor.
GCEL’i finans endüstrisine hangi şirketlerden yatırımlarını çekmeleri gerektiğini gösteren kısa bir liste sunmak için geliştirdiklerini ifade eden Urgewald Direktörü Heffa Schuecking, “Bankalar ve yatırımcılar kömür sektöründeki yatırımlarını hızlı bir şekilde ve tamamıyla durdurmadıkları sürece 1.5°C derece patikasında devam edilmesi imkansız” açıklamasında bulundu. Kömür şirketlerini ayırt etmenin her zaman kolay olmadığını belirten Schuecking, “Bu şirketler ‘Lemür Kaynakları’, ‘Gümüş Tek Boynuz Ticaret’ ya da ‘Afrika Çin Güneş Işığı Enerji’ gibi isimlerin arkasına gizlenebiliyorlar. Yaptığımız araştırma, kömürle ilişkili faaliyetlerde bulunan şirketlerin sayısının yatırımcıların sandığından çok daha fazla olduğunu gösterdi. Yatırımların kömür endüstrisinden etkin biçimde geri çekilmesi için sağlam bir şirket veri tabanı gerekiyor ve GCEL’in sağladığı tam da bu” dedi.
Türkiye’deki 34 Şirketten 24’ü Yeni Santral Kurmak İstiyor
Küresel düzeyde hazırlanan listede Türkiye’deki kömür yatırımları da bulunuyor. Listeye göre Türkiye, Çin ve Hindistan’ın ardından, dünyanın en fazla planlama aşamasında kömür projesine sahip ülke. Listede yer alan 34 Türk şirketinden 24’ü yeni kömürü termik santral kurmak istiyor. GCEL, Türkiye’deki yeni kömürlü termik santral projelerinde yer alan 7 yabancı şirket de tespit etti. Tüm bu planlar gerçekleştiği takdirde, Türkiye’nin kömürlü termik santral kurulu gücüne 69.492 MW eklenecek. Bu, 4 misli bir artışı anlamına geliyor. Bu projelerin büyük kısmına etkilenen yerel topluluklar tarafından itiraz ediliyor.
Listede Türkiye’den en çok dikkat çeken firma ise Türkiye’nin en büyük elektrik şirketi olan ve 3.159 MW kömürlü termik santral kurulu gücüne sahip EÜAŞ oldu. 5.800 MW gücünde yeni kömürlü termik santral planlarıyla EÜAŞ, aynı zamanda Türkiye’nin en büyük kömürlü termik santral işletmesi. EÜAŞ Türkiye’nin en büyük linyit rezervine de sahip; 4.8 milyar ton kömürü barındıran Afşin-Elbistan Havzası Türkiye’nin toplam linyit kaynaklarının %33’ünü teşkil ediyor.
İlk Geleceği Gören Kömürden Yatırım Çekme Aracı
Listede, şirketlerin kömür madenciliği faaliyetlerini artırma ya da yeni kömürlü termik santral inşa etme planları hakkında da bilgiler bulunuyor. İlk “geleceği gören” kömürden yatırım çekme aracı olarak anılan listede, kömür madenciliği faaliyetlerini arttırmayı planlayan 225 şirket ve yeni kömürlü termik santral planlayan 282 şirket tespit edildi. Schuecking konu hakkında, “Bu şirketlerin önemli bir kısmının geleneksel kömür endüstrisi aktörleri olmadıklarını gördük” dedi. Bunun tipik bir örneği çok sayıda faaliyet alanında varlık gösteren ve 9 ülkede toplam 5.800 MW’dan büyük santral inşaat planı bulunan, dünyanın en büyük 26. kömürlü termik santral işletmecisi olan Japon Marubeni şirketi.
Taşımacılar da Kömüre Koşuyor
GCEL, kömür madencileri ve kömüre dayalı elektrik üreticilerini kapsamakla birlikte 200’den fazla “hizmet” şirketi olarak adlandırılan kuruluşu da listeliyor. Listede yer alan “hizmet” şirketlerinin arasında Avustralya’nın en büyük kömür nakliyatçı firması Aurizon ve dünyanın en büyük kömürlü termik santral üreticisi Çinli Harbin Electric bulunuyor. Bu tür “hizmet” şirketleri çoğu zaman kömür sektörünün büyümesinde kilit rol oynuyor. Botswana, Kuzey Moğolistan ya da Orta Borneo’nun kömür üretimine açık olup olmaması, kömür taşımak için taşımacılık şirketleri tarafından kurulan demiryollarının gelişimine bağlı. Kömür ekipmanı tedarikçileri ve kömürlü termik santral inşa eden şirketler ise çoğu zaman bu santrallerin finansman bulmasında önemli rol oynuyor.
GCEL gelirinin %30’dan fazlasını kömürden elde eden ya da ürettiği elektriğin %30’undan fazlasını kömürden sağlayan şirketleri göstermekle kalmıyor, yılda 20 milyon ton üzerinde kömür üretimi yapan ya da 10.000 MW’dan büyük kömürlü termik santral kapasitesine sahip şirketleri de sıralıyor. Schuecking bu konu hakkında, “Eğer küresel ısınmayı 1.5°C derecede tutma konusunda ciddiysek, bu yüzde kriteri yeterli sayılamaz. Kömürden yatırımların çekilmesine dair kararlar mutlak eşiklere dayandırılmalıdır” dedi.
Kömür Sektörünün Büyümesine Yol Açan Şirketler
İklimbilimciler kömürlü termik santrallerle elektrik üretiminden hızlı bir şekilde çıkmamız konusunda hemfikir ancak halihazırda planlanmakta olan 1.600 yeni kömürlü termik santral bulunuyor. Bunlar kurulduğu takdirde, dünyadaki kömürlü termik santral kurulu gücü %42.7 oranında artacak. GCEL bu planların arkasındaki şirketlerin %87’sini tespit ediyor ve aynı zamanda kömürden yatırımların çekilmesine yeni bir bakış açısıyla yaklaşılması gerekliliğini de ortaya koyuyor.
GCEL’ göre, yatırımcıların yapması gerekenler şu şekilde sıralanabilir:
- Kömür endüstrisindeki büyümenin başını çeken şirketlerin kara listeye alınması,
- Termik kömür tedarik zinciri içinde yer alan şirketlerin tümüne %30’luk eşiğin uygulanması,
- Çeşitli alanlarda faaliyet gösteren şirketlere de, eğer kömür operasyonlarıyla en büyük kömürlü termik santral işletmecisi ve en büyük kömür üretici listesinde yer alıyorlarsa, mutlak eşik uygulanması.