;
Analiz Ekonomi Politika

Kömür, Gaz veya Petrol Fark Etmiyor: Hepsi Zarar Ediyor!

İklim değişikliğine neden olan emisyonları sınırlama ihtiyacı üzerine uluslararası bir fikir birliğinden artık bahsedebiliriz. Paris Anlaşması ile devletler, küresel ısınmayı güvenli seviyede sınırlandırmak adına efor sarf edeceklerini taahhüt ettiler. Şirketler ve yatırımcılar da o tarihten bu yana iklim değişikliğinin sebep olduğu riskleri azaltmanın zorunluluğunu kavramış görünüyorlar.

Paris Anlaşması doğrultusunda devletler verdikleri taahhütleri hayata geçirmeye çalışa dursun, şirketler ve yatırımcılar da iklim değişikliğine neden olan emisyonların azaltılmasını gözeten adımları atmaktan çekinmiyorlar. Bu noktada dikkat çeken bir başka nokta ise iklim eyleminin fosil yakıt şirketlerinin değerini açık bir şekilde düşürdüğü.

Düşük karbon ekonomisine geçiş, nominal değerinin azalması, satışların ve hisse senedi fiyatlarının düşmesi gibi sorunlarla karşı karşıya olan kömür endüstrisine ciddi darbeler indiriyor.

Bu bağlamda kömür endüstrisinde yaşanan son gelişmeleri şöyle özetleyebiliriz:

  • ABD’li büyük kömür madeni şirketlerinin birçoğu iflas talebinde bulundular; kömür fiyatları düştükçe ve yakıt fiyatları daha ucuz doğal gazlarla ve yenilenebilir enerjilerle rekabet edemez hale geldikçe kazançlarını sürdüremediler. Arch Coal, Alpha Natural Resources, Patriot Coal, Walter Energy gibi firmaların yeraldığı bu uzun listeye dünyanın en büyük kömür üreticisi Peabody Energy şirketi de girmiş bulunuyor. Diğer firmalar ise yeniden yapılanmak zorunda kaldılar; Console Energy, kömür işini yeniden yapılandırarak ayrı bir birim haline getirdi ve yatırımlarını gaz keşfi ve üretimine doğru kaydırdı.
  • Geçtiğimiz yıllarda, bazı kamu hizmeti veren şirketler pazardaki büyük değişimleri öngörmekte başarısız olunca finansal problemler yaşamaya başladılar. Energiewende olarak bilinen Alman yeşil enerji devrimi ise, yenilenebilir enerjiye doğru bir geçişin olduğuna dikkat çekiyor. Hükümetin yenilenebilir enerjinin lehine olan yaklaşımı da fosil yakıt şirketlerinin milyarlarca euro kaybetmesi ile sonuçlandı. Alman EON ve RWE kamu hizmetleri, hükümetin toptan elektrik enerjisi fiyatlarını yaklaşık %50 düşüren yeni politikaları nedeniyle 2011 yılından beri gelir kaybı yaşıyor ve sonuç olarak fosil yakıt üretimi yerine yenilenebilir enerji ve enerji hizmetlerine odaklanıyor.
  • Avrupa’daki kamu hizmetleri de, kömür ve gazdaki zararın ve yenilenebilir enerjideki yükselişin sonucu olarak, 2010 yılından beri 100 milyar euronun üzerine ulaşan zarar gösterdi.

Petrol ve Gazın Yakın Geleceği de Parlak Gözükmüyor

Düşük karbon ekonomisine geçiş kömür endüstrisini olumsuz yönde etkilediği gibi petrol ve gaz sektöründe iş yapan firmaları da etkileyecek. Yapılan araştırmalar bu yöndeki görüşleri güçlendiriyor:

  • Mercer’ın iklim değişikliğinin etkilerini analiz ettiği bir araştırmasına göre petrol endüstrisi önümüzdeki 35 senede gelirinden yıllık 5-6.6% oranında bir kayıp yaşayabilir.
  • 69 adet en büyük petrol ve gaz şirketi arasında yapılan bir çalışma ise 2.3 trilyon dolar değerindeki, planlanmış üretim projelerinin, Paris Anlaşması’nın küresel ısınmayı 2 derecede sınırlama hedefine uyumlu olmadığını ortaya koydu. Uzmanlar aynı zamanda iklim hedeflerinin Saudi Aramco’nun değerini %40 oranında düşürebileceğini de ifade ediyorlar.