Birleşmiş Milletler İklim Zirvesinden (COP24) hemen önce yayımlanan Japonya 2017/18 mali yıl kayıtlarına göre ülke, 2013 yılından bu yana emisyon oranlarındaki en düşük seviyeye ulaştı. Ancak BM Emisyon Açığı Raporu’nun da belirttiği gibi Paris İklim Anlaşması’nın hedeflerine ulaşılabilmesi için belirlenen hedeflerin en az üç kat hızlandırılması gerekiyor. 2030 yılına kadar 2013 seviyesinden %26 oranında bir azaltımı hedefleyen Japonya’nın yenilenebilir enerjiye daha fazla yatırım yapması bekleniyor.
HABER: Gülce Demirer
Polonya’nın Katowice şehrinde dün (02.12.2108) başlayan ve 14 Aralık’ta sona erecek olan COP24’ten iki gün önce, Japonya’nın seragazı emisyon oranlarındaki düşüş verileri açıklandı. Geçtiğimiz Cuma açıklanan hükümet rakamlarına göre, Mart ayında sona eren mali yılın kayıtları Japonya’nın seragazı emisyon oranlarının %1’lik bir düşüşle sekiz yılın en düşük seviyesine gerilediğini gösteriyor. Ülke, yenilenebilir enerji ve nükleer santralların daha fazla kullanılmasına odaklanıyor.
Çevre Bakanlığından alınan ön verilere göre karbondioksit emisyon rakamları 1.307 milyar tondan 1.294 milyar tona geriledi. Rakamlar emisyon verilerinin 2009 mali yılından bu yana en düşük seviyeye gerilediğini ortaya koyuyor.
Japonya, hem yurtiçinde hem de yurtdışında kömür endüstrisini yoğun bir şekilde teşvik eden birkaç sanayileşmiş ülkeden biri olması nedeniyle, müttefiklerden gelen sert baskılara ve eleştirilere maruz kalıyor. 2011 yılında yaşanan Fukushima nükleer felaketinden sonra emisyon oranlarının artması, atom enerjisi santrallarının kapatılmasına ve fosil yakıtla çalışan enerjiye olan bağımlılığın artmasına neden oldu. Ancak, 2013 mali yılının verilerine göre emisyon oranlarının 1,409 milyar tonluk bir zirveye ulaşmasından sonra düşüşe geçtiği görülüyor.
Dünyanın beşinci en büyük karbon emisyonu oranlarına sahip Japonya, emisyonlarını 2030 yılına kadar 2013 seviyesinden %26 oranında, 1.042 milyar tonluk, azaltım hedefliyor.
Zirveden hemen önce yayımlanan BM Emisyon Açığı Raporu da iklim değişikliği ile mücadelede gerekli adımların atılmaya başlandığını ama Paris Anlaşması hedeflerinin tutturulabilmesi için bu adımların en az üç kat hızlandırılması gerektiğini ifade ediyordu. COP24 bu nedenle, küresel düzeyde iklim eylemini hızlandırmak için büyük önem taşıyor.
COP29, küresel iklim değişikliğiyle mücadelede belirli bir adım olmasına rağmen bazı kritik konularda ilerleme kaydedilemedi…
Önemli risk uzmanlarının kalem aldığı yeni bir rapor, iklim krizine yönelik değerlendirmelerin ciddi etkileri göz…
İzmir Gediz Deltası’nda yapılmak istenen Bölgesel Isıtma ve Termal Sağlık Amaçlı Jeotermal Kaynak Arama Projesi’ne…
2025 Küresel Riskler Raporu'na göre, devlet temelli silahlı çatışma, 2025 yılı için en önemli ve…
COP29 görüşmelerinde ilerleme özellikle karbon azaltım ve giderme projeleri ile kredilendirme ticaretini esas alan 6.4…
İklim değişikliğiyle mücadelede yeşil ekonomiye doğru bir dönüşüm her geçen gün daha kaçınılmazken, küresel sanayinin…