Küresel yenilenebilir enerji kapasitesi 2024’te rekor seviyede artarak 4.448 GW’a ulaştı.
Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı’nın (IRENA) yayımladığı “2025 Yenilenebilir Kapasite İstatistikleri’ne” göre, 2024’te eklenen 585 GW ile toplam yenilenebilir kurulu güç 4.448 GW’a ulaştı. Bu artış, küresel enerji kapasitesi büyümesinin %92,5’ini oluşturdu. Temiz enerji kapasitesi aynı zamanda %15,1’lik rekor büyüme oranı da kaydetti.
Söz konusu dönemde yenilenebilir enerji kapasitesindeki net artışın %96,6’sı güneş ve rüzgar enerjisinden kaynaklandı. Güneş enerjisi kapasitesi %32,2 artarak 1.865 GW’a ulaştı. Rüzgâr enerjisi ise yüzde 11,1 oranında büyüdü ve toplam 1.133 GW kapasiteye ulaştı.
Bölgesel dağılıma bakıldığında, kapasite artışının en büyük kısmı Asya’da gerçekleşirken, Çin küresel ilavenin yaklaşık %64’ünü tek başına sağladı. Ülkeyi %3,2 ile Orta Amerika ve Karayipler bölgesi izledi. Ayrıca G7 ülkeleri toplam genişlemenin %14,3’ünü, G20 ülkeleri ise %90,3’ünü oluşturdu.
Rapora göre, büyüme rekor seviyede olsa da mevcut ilerleme 2030’a kadar küresel yenilenebilir enerji kapasitesinin üç katına çıkarılması hedefinin gerisinde kaldı. 11,2 teravatlık hedefe ulaşmak için kapasitenin 2030’a kadar her yıl %16,6 artması gerektiği belirtiliyor.
“Bölgesel Dengesizlikler Mevcut”
IRENA Genel Direktörü Francesco La Camera, rapora ilişkin değerlendirmesinde, yenilenebilir enerji büyümesinin ekonomik fizibilitesini kanıtladığını belirterek, “Her yıl büyüme rekorları kırılıyor, ancak bölgesel eşitsizlikler devam ediyor ve zaman daralıyor” ifadesini kullandı.
La Camera, hükümetleri Ulusal Katkı Beyanları kapsamında yenilenebilir enerji hedeflerini net bir yol haritasına dönüştürmeye çağırırken, uluslararası toplumu da Güney ülkelerinin hedeflerine destek vermek için işbirliğini artırmaya davet etti.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres ise yenilenebilir enerjinin fosil yakıt çağını sona erdirdiğini vurgulayarak, “Bu rekor büyüme, istihdam yaratıyor, enerji maliyetlerini düşürüyor ve çevreyi koruyor. Ancak temiz enerjiye geçişin daha hızlı ve adil olması gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.