İklim İçin Gençlik, Antikapitalistler, İklim Adaleti Koalisyonu, Boğaziçi Üniversitesi Çevre Kulübü ve İklim Dostu Kentler kampanyası ekiplerinin çağrı yaptığı ve dayanışma içinde oldukları STK’lar, iklim hareketleri ve iklim aktivistleri tarafından katılım sağlanan 19 Nisan Küresel İklim Grevi İstanbul’da gerçekleşti. 22 Nisan Dünya Günü için mesaj ve taleplerini ilettiler.
Pankartları ve sloganlarıyla taleplerini dile getiren, karar vericilere seslerini duyurmak isteyen genç iklim aktivistleri Kadıköy Rıhtım’da basın bildirisi okudular.
Gençler, iklim krizinin neden olduğu iklim afetleri, başta Akbelen olmak üzere ülke çapında yaşanan ekokırım suçlarına değinerek iklim adaleti taleplerini bir kez daha vurguladılar. İklim krizine karşı gelecek haklarını savunmak için Türkiye’nin ilk iklim davasını açan İklim İçin Gençlik ekibi, yürüttükleri bu mücadelelerine devam edeceklerini belirttiler. Ayrıca, İklim Dostu Belediyeler İstiyoruz talebiyle kampanya yürüten genç iklim aktivisti grupları; belediyelere, stratejik planlarında iklim adaleti vurgusunu eklemeleri için çağrıda bulundular.
Yüzlerce kişinin katıldığı eylemde “Küresel ısınma değil, küresel kaynama”, “İklim krizi kaderimiz değil,” “Ekokırıma son verin”, “İklim adaleti hemen şimdi”, “İklimi değil, sistemi değiştirin” pankartları dikkat çekti.
Okudukları basın açıklamasında İklim için Gençlik ekibinden Seren Anaçoğlu 22 Nisan Dünya Günü’ne de değinerek, “Bugün dünyanın birçok şehrinde ‘İklim Adaleti Şimdi’ sloganıyla bir araya gelen gençler gibi biz de sesimizi duyurmak için buradayız. 2019 yılının Mart ayından bu yana nerede ise aralıksız sizlere sokaklardan, panellerden, sosyal medyadan, sesimizi ulaştırabildiğimiz her yerden sesleniyoruz. Bundan 5 sene evvel size ‘Evimiz Yanıyor’ demiştik. Yineliyoruz; Evimiz Hâlâ Yanıyor! Ne yazık ki, Paris Anlaşması’nın 8. yıldönümü ve Dünya Günü haftası içinde olmasına rağmen, bu günleri kutlama lüksüne sahip değiliz. İklim için küresel olarak yeterince kararlı hedefler belirlenmedi ve geleceğimizi güvence altına alamadık” dedi.
“Bizi şu anda bulunduğumuz bu yanlış yere getiren sistemle devam etmemiz mümkün değil” diyerek sözlerine başlayan İklim için Gençlik ekibinden Atlas Sarrafoğlu ise, “İklim değişikliği artık göz ardı edilemez şekilde bir eşitsizlik kaynağı haline geldi. Var olan eşitsizlikleri derinleştiriyor ve yeni eşitsizlikler yaratıyor” dedi ve ekledi: “İklim krizine karşı mücadelede fosil yakıt endüstrisinin, ekstraktivizminin ve sömürgeciliğinin sona ermesi gerektiğini savunuyoruz. Kapitalist sömürünün her türlü yüzü kendini; kaynakları ellerinden alınmış, kuraklık ve açlıkla baş başa bırakılmış Afrika’da, ormansızlaştırılan Amazon’da, artık geleceği olmayan kömür şirketleri tarafından eko-kırım ile Akbelen Ormanı’nda ve yerli halkların toprakları ellerinden alınarak, hastaneleri bombalanarak bir çok savaş suçu ve soykırım ile Filistin’de gösteriyor. En çok etkilenenler olarak çocukların, bebeklerin ve kadınların öldürülmesine kayıtsız kalınan bir dünyada biz gençler kendimizi güvende hissetmiyoruz.”
Türkiye’nin daha güçlü bir belirlemesi için açtıkları davayı da vurgulayan İklim için Gençlik ekibinden Ela Naz Birdal “İklim adaletini geliştirmede ve başta en savunmasız olanlar başta olmak üzere dünya üzerindeki tüm canlıların haklarını korumada stratejik davaların önemini vurgulamanın önemine inanıyoruz. Bizler de tam bu sebeple Cumhurbaşkanı ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına insan haklarımızı ihlal ediyor olmasından dolayı bir dava açtık. Sürecin takibi için change.org/iklimdavasi adresinde açtığımız davamızın kampanyasını görebilirsiniz. Bu mücadele kolay olmayacak ancak bu varoluşsal krize ve geleceğimizin elimizden alınmasına hükümetlerin hızlı ve kararlı eylemler almasıyla dur diyebiliriz. Biz gençlerin cesareti ve kararlılığı, gelecek nesillerin küresel kaynamanın yıkıcı etkilerinden korunmasına yönelik kritik ihtiyacın altını çiziyor” dedi.
change.org/iklimdostukentler adresinde kampanya yürüten tüm ekipler adına konuşan İklim İçin Türkiye ekibinden Işıl Akkaya ise, “Türkiye Genç İklim Hareketi olarak, iklim krizine karşı cesur bir duruş sergileyen ve 2050’ye kadar net sıfır taahhüdü veren İstanbul, Ankara, İzmir, Eskişehir ve Çanakkale gibi kritik kentlerde 15 belediye başkan adayının seçilmesi, bizlere umut veriyor. Ancak, bu seçim sonrası yaşanan zafer sadece başlangıçtır. Şimdi, seçim öncesinde verdikleri sözleri tutmalarını sağlamak için belediye başkanlarına ve yönetimlerine baskı yapmak zorundayız. Çünkü iklim krizinin yıkıcı etkileriyle mücadelede, zaman kaybetme lüksümüz yok. Her geçen gün, doğanın çığlıkları daha da yüksek sesle duyulmaktadır ve kentlerimiz bu çığlıkları duymalı, harekete geçmelidir” diye belirtti.
Basın açıklamasının ardından, “İklimi değil, sistemi değiştir”, “Ne istiyoruz? İklim adaleti! Ne zaman istiyoruz? Şimdi!”, “Para mı önemli? Geleceğimiz mi?” Kömürü Yerin Altında Bırak, Petrolü Yerin Altında Bırak, Doğal Gazı Yerin Altında Bırak, Fosil Yakıtları Yerin Altında Bırak!” sloganları atıldı.
19 Nisan iklim grevine 350.org Türkiye, Change.org & Türetim Ekonomisi Derneği İklim Programı ve Açık Radyo destek verdi.
BM iklim şefi Stiell, gelecek hafta toplanacak G20 liderlerine iklim finansmanı çabalarına destek verme çağrısında…
İlham Aliyev’in geçtiğimiz 1 senede yaptığı konuşmaları analiz eden bir çalışmaya göre, COP29’un ev sahibinin…
G7, son 20 yılda iklim finansmanı borçlarını ödememesi nedeniyle COP29’da “Günün Fosili” ödülünü aldı. BM…
Bu yılki BM iklim zirvesine ev sahipliği yapan Azerbaycan, fosil yakıt patronlarına ve lobicilere başkanlığın…
Azerbaycan COP29 Başkanlığı, girişimin 2025 sonrası iklim finansmanı hedefiyle ilgili müzakerelerle iç içe geçme riski…
UNEP, küresel ısınmayı olumsuz yönde etkileyen metan emisyonlarını azaltmaya yönelik taahhütlerin arttığını, ancak bu yöndeki…