Afrika müzakereci grubu başkanı, küresel ısınmanın oluşturduğu tehditler ve kaydedilen ilerleme göz önüne alındığında, ABD’nin önemli bir uluslararası anlaşmadan çekilmesine rağmen dünyanın iklim taahhütlerini yerine getirmekten başka seçeneği olmadığını söyledi.
ABD Başkanı Donald Trump’ın yönetimi, bu yılın başlarında iklim değişikliğiyle ilgili tarihi Paris Anlaşması’ndan ikinci kez çekildi ve Güney Afrika gibi ülkelerle imzaladığı temiz enerji ortaklıklarını iptal etti.
Buna rağmen Kenya’nın iklim özel temsilcisi olan Ali Mohamed, Reuters’a yaptığı açıklamada, dünyanın Kasım ayında Brezilya’da yapılacak olan COP30 adlı küresel iklim müzakerelerinin bir sonraki turuna hazırlandığı bir dönemde “İklim değişikliği konusunda geri vites yok” dedi.
Mohamed şöyle devam etti: “Dünyanın geri kalanı, küresel bir topluluk olarak genel taahhütlerimizin sürdürülmesini ve geri adım atmamamızı kesinlikle sağlamak zorunda.”
Mohamed, özel sektörün temiz enerjiyi yenilenemeyen kaynaklara kıyasla daha ucuz hale getiren önemli yatırımlar yaptığını ve bu nedenle ekonomilerin uyum ve azaltım patikasında kalmasının zorunlu olduğunu aktardı.
“Politika bir yana, özel sektörün üzerine düşeni yaptığını düşünüyorum” diyen Mohamed, yenilenebilir enerjinin maliyetlerinin her geçen düşmeye devam ettiğini hatırlattı.
Mohamed, iklim değişikliğinin etkilerinin hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde varlığını hissettirdiğini ve iklim değişikliği şüphecilerinin sonunda tutumlarını değiştirmek zorunda kalacaklarını ifade etti.
Afrika’nın iklim finansmanı alanındaki önceliklerini güvence altına almak için çalışmaya devam edeceğini, iklim konularında kıtayla ortaklık yapmaya devam eden Fransa gibi ülkelerle işbirlikleri geliştireceklerini söyledi.
Kıtanın yenilenebilir enerji kaynaklarını geliştirmek ve genç nüfusuna iş imkânı sağlamak için yeterli finansmanı güvence altına almak istediğini, aynı zamanda borç yükünü azaltmak için daha adil bir uluslararası finans sistemi için çaba gösterdiğini sözlerine ekledi.