İklim değişikliği yüzünden Antarktika’daki sıcaklıkların artmasıyla birlikte, karlar yumuşuyor ve böylece karbondioksit emen su yosunlarının yeşermesine elverişli bir ortam oluşuyor.
Haber: Patrick Galey
Çeviri: Çisil Sevinç
Çarşamba günü (20 Mayıs) yayımlanan bir araştırmaya göre, yükselen küresel sıcaklıklardan dolayı Antarktika Yarımadası’nın bazı bölgelerinde artış gösteren su yosunları sonucu yarımada yeşil kar rengine dönüşüyor.
Genellikle Antarktika’nın bitki hayatından mahrum olduğu düşünülse de, yarımada aslında çamurlu karda büyüyen ve havadaki karbondioksiti emen birçok su yosunu türüne ev sahipliği yapıyor.
Cambridge Üniversitesi ve İngiliz Antarktika Araştırması’ndan araştırmacılar, dünyanın en çorak kıtasındaki mevcut yeşil su yosunu miktarını belirleyebilmek için uydu görüntüleri ile saha gözlemlerini birleştirdi.
Yarımada boyunca karda yeşeren 1600 farklı yeşil su yosunu ile birlikte 1.9 km2’lik yüzey alanı saptadılar.
Cambridge Bitki Bilimleri Departmanı’ndan Matt Davey, “Miktarlar küresel boyutla karşılaştırıldığında ufak gelebilir ancak bu miktardaki biyokütle son derece dikkat çekici. Pek çok insan Antarktika’yı yalnızca kar ve penguenden oluşuyor sanıyor. Aslında saçaklara bakarsanız, ne denli büyük bir bitki hayatı olduğunu idrak edersiniz” dedi.
Ekip, yarımadada bulunan su yosunlarının ortalama 875 bin araba seyahatine eş değer CO2 emdiğini hesapladı.
Penguen dışkılarının su yosunları için oldukça iyi bir gübre olması nedeniyle, bu türün yeşerdiği bölgelerin çoğunluğunun penguen kolonilerinin 5 kilometre yakınlarında olduğu saptandı.
Kutup bölgeleri gezegenin diğer bölgelerine oranla çok daha hızlı ısındığından, araştırma ekibine göre Antarktika’da deniz seviyesinin altında bulunan bölgeler karsız yazlar geçireceğinden yakın zamanda hiçbir su yosunu barındıramayacak.
Ancak bu kaybın dengelenmesi bekleniyor. Çünkü sıcaklıkların artmasıyla birlikte yüksek bölgelerdeki karlar yumuşayacak ve böylece su yosunlarının yeşermesine elverişli bölgelerde artış yaşanacak.
Cambridge Üniversitesi araştırmacısı ve çalışmanın başyazarı Andrew Gray, “Antarktika’da deniz seviyesinin altında bulunan ufak adalar ısınmaya devam ettikçe, zamanla yaz aylarında karla kaplanmamaya başlayacak. Öte yandan, yarımadanın kuzeyinde büyük yeşermelere rastladık ve çok daha fazlasına şahit olacağımızı tahmin ediyoruz” şeklinde konuştu.
Gray’e göre, yüksek bölgede yaşanacak artışlar deniz seviyesindeki kayıpları dengelemekle kalmayacak, genel bir artışa dahi sebep olacak.
Daha fazla su yosunu aynı zamanda daha fazla CO2 emilmesi anlamına gelse de, bitkilerin yerel beyazlık derecesine ufak ancak olumsuz bir etkisi de olacak. Beyazlık derecesi, güneşten gelen sıcaklığın dünya yüzeyine ne kadar yansıtıldığını belirliyor.
Beyaz kar ışınımların %80’ini yansıtırken, yeşil kar yalnızca %45’ini yansıtabiliyor.
Ancak ekibe göre, beyazlık derecesinin azalmasının Antarktika iklimini ciddi boyutlarda etkilemesi mümkün değil.
Haberin aslına buradan ulaşabilirsiniz.