İkizköylüler tarafından yapılan açıklamada YK Enerji Genel Müdürü de dahil olmak üzere tüm personelin iş makinelerini de alıp gittiği belirtilirken, “Geride yaşamdan koparılmış asırlık 17 zeytin ağacı bıraktılar” denildi.
Muğla İkizköy Işıkdere mevkiinde dün sabah saatlerinde YK Enerji çalışanları ve iş makinaları zeytin ağaçlarının sökülerek taşınması için alana geldi. Haberi alan İkizköy Çevre Komitesi ve yaşam savunucuları derhal Işıkdere’ye geçip zeytin ağaçlarının kesilmesini önlemeye çalıştı. Zeytin ağaçlarının katledilmesi çabası tüm Türkiye’de yankı uyandırdı. Alandaki zeytin ağaçlarının kesilmesini önlemeye çalışan yaşam savunucuları YK Enerji’nin özel güvenlik personeli tarafından saldırıya uğradı ve darp edildi. Bölgeye gelen jandarma ekipleri ise bu saldırıyı engellemeye çalışanları göz altına aldı. İkizköy’ün avukatları ise savcılığa şikayette bulundu ve kesim işlemlerinin hukuka aykırı bir şekilde yapıldığını aktardı.
Akşam saatlerinde ise İkizköy Çevre Komitesi’nden Deniz Gümüşel Milas Jandarma Komutanlığı ile uzlaşmaya varıldığını ve iş makinalarının çekildiğini açıkladı. Bugün ise İkizköy KARDOK Derneği adına Nejla Işık ve İkizköy Çevre Komitesi adına Deniz Gümüşel bir açıklama yaptı.
“Bize Değil, Hukuksuzca Zeytin Ağaçlarını Sökenlere Müdahale Edilsin”
Yaşam savunucuları dün yaşananları şu şekilde anlattı:
“31 Mart Perşembe sabahına kötü bir haberle uyandık. İkizköy’ün kamulaştırılmış Işıkdere mevkiinde 3 yıldır Zeytincilik Kanununa dayanarak kestirmediğimiz zeytin ağaçlarımızın iş makineleri ile katledildiğini duyduk. Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim ve Dağıtım AŞ, 1 Mart günü yayınlanan Maden Yönetmeliğinde yapılan değişiklikle zeytinlikleri maden faaliyetlerine açılmasını fırsata çevirip, 3 yıldır üstüne titrediğimiz ağaçlarımızı iş makineleri ile söküp attı.
Alana bizden önce gelmiş şirketin özel güvenlik güçleri ile bizimle aynı anda gelen jandarma katledilen zeytinliğe yaklaşmamıza önce izin vermediler. Ama inatla şunu söyledik jandarmaya: ‘Burası suç mahalli ve suçlular hâlâ alanda. O yüzden biz de burada duracağız. Şirket iş makineleri ile, özel güvenliği alandan çekilmeden burayı terk etmiyoruz.’
Biz haklı savunma eylemimizi yaparken, bize desteğe gelen dostlarımızı alana almamak için özel güvenlik şefi ve personeli hiçbir şekilde hakları ve hadleri olmadığı halde kaba güç uygulayarak, arkadaşlarımızı hırpalayarak, coplayarak alana sokmamaya çalıştı. Bu şiddet gösterisine müdahale eden dostlarımız Volkan Çetin ve Nuri Alkoç ise yerlere yatırılarak ters kelepçelendi ve haklarında hiç işlem yapılmadan saatlerde Jandarma arabasında tutuldu.
Hem arkadaşlarımızın jandarma tarafından hukuksuzca alıkonmasını, hem de zeytinliğe yapılan saldırıyı protesto eylemimiz şirket Işıkdere zeytinliklerinden tamamen çekilinceye kadar, akşama dek sürdü. Bu arada avukatımız Milas Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. Diğer bir avukatımız, Milas Kaymakamını arayarak, Jandarma’nın bize değil, hukuksuzca zeytin ağaçlarını katleden şirkete müdahale etmesi gerektiğini, alanda şirket tarafından suç işlendiğini aktardı.
Nihayetince, ısrarlı direnişimiz, hukuki girişimlerimiz ve başta ekoloji mücadelesinden dostlarımızın ve tüm halkımızın yeri göğü inleten dayanışması ile YK Enerji Genel Müdürü de dahil olmak üzere tüm personeli iş makinelerini de alıp gittiler.
Geride yaşamdan koparılmış asırlık 17 zeytin ağacı bıraktılar.”
“Önce Söktüler, Şimdi Dikmeye Çalışıyorlar”
Dün gece boyunca alanda nöbet tuttuklarını ifade eden yaşam savunucuları dün gece yarısından önce de maden yönetmeliğindeki değişikliğin iptali için İkizköy Kardok Derneği olarak açılan dava kapsamında bir kez daha Danıştay’dan Acele Yürütmenin Durdurulması talebini ilettiklerini söylediler ve şöyle devam ettiler:
“Bu sabah şirketin bir ara elemanı bizi arayarak zeytinleri dikmeye götüreceklerini söyledi. ‘Hiçbir yere götüremezsiniz, kopardığınız toprağına geri dikin’ dedik. Şu an alanda dün söküp bir kenara attıkları ağaçları tekrar dikmeye uğraşıyorlar.
YK Enerji’ye sesleniyoruz: Dün bu zeytinleri katlettiniz. Ne yapsanız doğaya ve yaşama karşı işlediğiniz bu suçu örtemezsiniz.
Mülki idarenin başındaki Milas Kaymakamına ve Muğla Valisine sesleniyoruz. Bize bir gözdağı gibi Akbelen Ormanı davamızın olduğu sabah yürürlüğe sokulan yönetmelik kanuna ve anayasaya aykırıdır. Uygulamasını durdurun
Hükümet yetkililerine sesleniyoruz. İşiniz bu ülkeyi evrensel hukuk ilkelerine, insan haklarına ve Anayasaya göre yönetmektir. Şirketlerin pervasızca doğa katliamı yaparak kârlarına kâr katmasına hizmet etmek dışında bir işlevi olmayan kanun ve yönetmelikler çıkarmaktan, bunu kolluk güçlerinin zoruyla uygulamaya koymaktan vazgeçin.
Bir avuç zengin daha zengin olacak diye kadim zeytinlikleri, zeytin ağaçlarını, ormanlarımızı, vadilerimizi, denizlerimizi talana açtığınız yeter.
Yarattığınız ekonomik krizde belki tek dayanağımız olan zeytinlerimizi bir avuç kömüre vermeyeceğiz. Mücadelemiz hem hukuk ve demokrasi hem yaşam ve doğa mücadelesidir. Vazgeçmeyeceğiz.
Ne zeytinliklerimizi ne Akbelen Ormanı’nı vermeyeceğiz!”
BM iklim şefi Stiell, gelecek hafta toplanacak G20 liderlerine iklim finansmanı çabalarına destek verme çağrısında…
İlham Aliyev’in geçtiğimiz 1 senede yaptığı konuşmaları analiz eden bir çalışmaya göre, COP29’un ev sahibinin…
G7, son 20 yılda iklim finansmanı borçlarını ödememesi nedeniyle COP29’da “Günün Fosili” ödülünü aldı. BM…
Bu yılki BM iklim zirvesine ev sahipliği yapan Azerbaycan, fosil yakıt patronlarına ve lobicilere başkanlığın…
Azerbaycan COP29 Başkanlığı, girişimin 2025 sonrası iklim finansmanı hedefiyle ilgili müzakerelerle iç içe geçme riski…
UNEP, küresel ısınmayı olumsuz yönde etkileyen metan emisyonlarını azaltmaya yönelik taahhütlerin arttığını, ancak bu yöndeki…