Glasgow’daki müzakereciler, konferans son gününe girerken bir anlaşmaya varmak için çalışıyor.
Ülkelerden, COP26 zirvesinde kömürlü termik santralların aşamalı olarak durdurulmasını hızlandırmaları ve seragazlarının azaltımına ilişkin ulusal planlarında iyileştirmeler yaparak gelecek yıl müzakere masasına dönmeleri isteniyor.
İki hafta süren yoğun görüşmelerin ardından artık Glasgow’da son saatlerine yaklaşan COP26 zirvesinin kilit sonucunun ikinci taslağı, bazı durumlarda dilde hafif bir yumuşama gösterdi, ancak geri dönüş için temel talepleri korudu.
NDC revizyonlarıyla ilgili olarak metinde küçük bir dil değişikliği oldu: Perşembe sabahı yayımlanan önceki metin, tarafları revizyon yapmaya “teşvik ederken”, mevcut taslak ülkelerden bunu “talep ediyor”. Ancak, ikincisi Paris Anlaşması’nda kullanılan dili yansıtıyor, bu nedenle değişiklik önemli bir zayıflama olarak görülmedi.
COP26 Başkanının Cuma günü yerel saatle sabah 7’den hemen sonra yayımladığı en son taslak teklifi, ülkeleri “unabated ( bu terim, son yıllarda kirlilik kontrolüne yönelik düzenleyici yaklaşımlarda kullanılıyor- karbon tutulmasını sağlayacak teknolojiye sahip olmayan santrallar) kömür gücünün ve fosil yakıtlar için verimsiz sübvansiyonların aşamalı olarak kaldırılmasını” hızlandırmaya çağırıyor.
Çarşamba günkü bir önceki versiyon, ülkelere “kömür ve fosil yakıt sübvansiyonlarının aşamalı olarak kaldırılmasını hızlandırma” çağrısında bulunmuştu
“Verimsiz” ifadesinin eklenmesiyle dilde yapılan bu değişiklik, sübvansiyonları korumak isteyen ülkeler için de koruma sağlayabilir.
Fosil yakıt sübvansiyonları konusu, yirmi yıl boyunca sübvansiyonları azaltma çağrıları büyük ölçüde dikkate alınmayan iklim uzmanlarını uzun süredir rahatsız ediyor. Bununla birlikte, bir COP’un taslak kararında fosil yakıtların ve sübvansiyonların aşamalı olarak kaldırılması konusunda herhangi bir dile sahip olmak yeni bir gelişme ve karar nihai sonuçta muhafaza edilirse, birçok ülke tarafından fosil yakıt üreticileriyle yüzleşmek için artan bir kararlılığa işaret edecek.
Ayrıca ikinci taslakta yılda 100 milyar dolarlık iklim finansmanı taahhüdünün yerine getirilememesi “derin bir üzüntü” ile karşılanıyor. Bununla birlikte gelişmiş ülkelerden 2025’e kadar acil bir şekilde bu taahhüdün yerine getirilmesi talep ediliyor.