Politika

Hükümetler Bir Kez Daha İddialı İklim Hedefleri Belirlemeye Çağrıldı

Aralarında dünyanın en büyük şirketlerini ve şehirlerini bulunduran “Mission 2025” isimli bir grup, ülkelerin emisyon azaltım planlarını güçlendirmeleri için çağrı yaptı.

Dünyanın en büyük şirketlerinden, finans kurumlarından, şehirlerden ve bölgelerinden bazıları, hükümetlere, emisyon azaltım planlarını Birleşmiş Milletler’e sunmak için son tarih olan Şubat 2025’ten önce iklim hedeflerini güçlendirmesi çağrısında bulundu.

Grup, Mission 2025 (Misyon 2025) adlı bir koalisyon oluşturdu. Bu koalisyon, kâr amacı gütmeyen Global Optimism, Systems Change Lab ve Bezos Earth Fund arasındaki işbirliğinden doğan Groundswell tarafından bir araya getiriliyor.

Kurumsal destekçiler arasında tüketim ürünleri şirketi Unilever, dünyanın en büyük mobilya perakendecisi IKEA ve İngiliz sürdürülebilir enerji şirketi Octopus EV yer alıyor. Diğerleri ise We Mean Business Coalition gibi gruplar aracılığıyla temsil ediliyor.

Misyon 2025, siyasi liderlere cesur eylemler için güçlü desteğe sahip olduklarına dair güvence vermeyi amaçlıyor. Bu anlaşmanın öncülüğünü, Paris Anlaşması sürecinde büyük emeği ve katkısı olan Global Optimism’den Christiana Figueres yapıyor.

Paris Anlaşması’ndan 10 yıl sonra, bunu kabul eden yaklaşık 200 ülkeye, bir ülkenin emisyonlarını nasıl azaltacağını belirleyen güncellenmiş Ulusal Katkı Beyanları’nı (NDC) ortaya koymaları için bir son tarih verildi.

Koalisyon, bağımsız bir kuruluş olan Enerji ve İklim İstihbarat Birimi’nden alınan verilere atıfta bulunarak yaptığı açıklamada, dünyanın en büyük şirketlerinin yıllık gelirlerinin üçte ikisinden fazlasının (toplam 31 trilyon dolar) artık net sıfır emisyona ulaşma arayışıyla uyumlu olduğunu söyledi.

Birleşmiş Milletler’in (BM) 77 ülkede gerçekleştirdiği ve 75 bin kişinin katıldığı iklim krizine ilişkin küresel ankete göre, her beş kişiden dördü ülkelerinin iklim değişikliğiyle mücadele konusundaki taahhütlerini güçlendirmesini istiyor. Ankete göre, %89’luk bir oranla yoksul ülkeler daha fazla mücadele isteyen tarafta yer alıyor. Ancak, zengin G20 ülkelerde de beklenti yüksek. Bu ülkelerdeki insanların da %76’sı iklim kriziyle daha fazla mücadele edilmesi gerektiğine inanıyor.

Figueres, Reuters’e mevcut rakiplerinden daha ucuz, daha iyi performans gösteren, inşa edilmesi daha hızlı ve daha güvenli bir yatırım olduğunu gösteren daha temiz teknolojileri teşvik etme konusundaki yetersiz politikanın sorumlusunun “liderlik eksikliği” ve siyasi gürültü olduğunu söyledi. Figueres’e göre geleceğin anahtarı ekonominin karbondan arındırılmasında.

Önceki Haberler

COP29: Küresel İklim Finansmanı ve Eylemi için Alınan Kararlar

COP29, küresel iklim değişikliğiyle mücadelede belirli bir adım olmasına rağmen bazı kritik konularda ilerleme kaydedilemedi…

17 Ocak 2025

İklim Değişikliğinin Ekonomiye Etkisi Sarsıcı Olacak

Önemli risk uzmanlarının kalem aldığı yeni bir rapor, iklim krizine yönelik değerlendirmelerin ciddi etkileri göz…

17 Ocak 2025

Gediz Deltası için Doğa Zaferi: “ÇED Gerekli Değildir” Kararının Yürütmesi Durduruldu!

İzmir Gediz Deltası’nda yapılmak istenen Bölgesel Isıtma ve Termal Sağlık Amaçlı Jeotermal Kaynak Arama Projesi’ne…

17 Ocak 2025

Çevresel Riskler 10 Yıllık Risk Sıralamasını Domine Ediyor

2025 Küresel Riskler Raporu'na göre, devlet temelli silahlı çatışma, 2025 yılı için en önemli ve…

17 Ocak 2025

COP29’da Kilidi Açılan Karbon Piyasalarının Avantajları ve Türkiye

COP29 görüşmelerinde ilerleme özellikle karbon azaltım ve giderme projeleri ile kredilendirme ticaretini esas alan 6.4…

16 Ocak 2025

Şirketlerin İklim Planları Hazır Değil

İklim değişikliğiyle mücadelede yeşil ekonomiye doğru bir dönüşüm her geçen gün daha kaçınılmazken, küresel sanayinin…

16 Ocak 2025