COP27

Hangi Ülkeler Kayıp ve Zarar Fonunda Donör Olmalı?

Gelişmiş ülkelerin yanı sıra gelişmekte olan bazı ülkelerin de bu fonun oluşturulması halinde katkı sağlaması gerektiği vurgulanıyor.

Avrupa Birliği’nin (AB), yoksul ülkelerin iklim felaketlerinden kurtulmasına yardımcı olmak için kendi tarafında kayıp ve zarar fonunu onaylaması beraberinde bazı tartışmaları alevlendirdi.

Gelişmiş ülkelerin yanı sıra gelişmekte olan bazı ülkelerin de bu fonun oluşturulması halinde katkı sağlaması gerektiği vurgulanıyor.

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin (UNFCCC) kurulduğu 1992 yılında Sovyetler Birliği dağılmış ve dünya nüfusu yaklaşık 5.5 milyardı. Çin ve Güney Kore gibi ülkelerin ise sanayileşme süreci devam ediyordu.

30 yılda çok şey değişti. Doğu bloğu ülkelerinden bazıları AB’ye katılırken, UNFCCC sürecinde donör ülke pozisyonuna kavuştu.

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Brezilya, Güney Kore, Çin, Katar ve Suudi Arabistan 30 yıl öncesine göre çok daha zengin durumdalar ve inanılmaz yüksek değerlerde seragazı emisyonuna neden oluyorlar.

Birçok dönor, bahsi geçen ülkelerin ekonomik anlamda zenginleşmesine dikkat çekiyor ve savunmasız ülkeler için oluşturulması tartışılan kayıp ve zarar mekanizması finansmanına katkı vermesi gerektiğini ifade ediyor. COP27’de önümüzdeki saatlerde ve günlerde en çok tartışılacak konulardan birinin bu konu olması bekleniyor.

Kanada Çevre Bakanı Steven Guilbeault, Guardian’a yaptığı açıklamada, yeni bir fon oluşturulması fikrine karşı olmadıklarını açıkladı: “G77 ülkeleri bu fonu gerçekten istiyorlar. AB’nin önerisinin şunu söyleyemeye çalıştığını düşünüyorum: ‘Eğer yeni bir fon yaratacaksak, bunun için azaltımda ciddi hedefler görmek gibi keskin şartlara ihtiyacımız olacak.’ Biz de buna katılıyoruz ancak şu an için böyle bir şey görmüyoruz.”

“Bağışçı tabanını genişletmek konusunda ciddi bir konuşma yapmalıyız” diyen Guilbeault, “Biz sorumluluğumuzun farkındayız ancak diğerlerine kıyasla gittikçe daha az emisyona neden oluyoruz. Daha fazla donör ülkeye sahip olmak savunmasız ülkelerin de lehine. Çin kesinlikle bu grubun içerisinde olmalı. Körfez bölgesinde bunun bir parçası olması gereken birkaç petrol üreticisi ülke olduğunu düşünüyorum. BAE’nin rakamlarını incelemedim ancak Katar ve Suudi Arabistan’dan eminim” dedi.

Paylaş

Önceki Haberler

Akbelen’de Zeytin Ağaçlarının Kesilmesine Karşı Mücadele Sürüyor

Milas'a bağlı İkizköy'de bulunan Akbelen Ormanı'nda Limak Holding ve İçtaş Holding ortak iştiraki YK Enerji tarafından işletilen Yeniköy-Kemerköy Termik Santralı'nın kömür…

3 Ocak 2025

Yalnızca 1 Yılda 12 binden Fazla ÇED Duyurusu Yapıldı

2024 yılı boyunca 12 bin 863 Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Gerekli Değildir duyurusu; Çevre, Şehircilik…

3 Ocak 2025

İklim Kriziyle Mücadelede AB’ye “Geri Vites” Tepkisi

Eski AB Çevre Komiseri Virginijus Sinkevičius, iklim krizi konusunda geri adım atılmaması gerektiği konusunda uyarılarda…

3 Ocak 2025

Plastik Anlaşması 2025’e Kaldı

İnsan sağlığı ve çevre üzerinde büyük risk oluşturan plastik krizi şiddetlenirken plastik endüstrisi, önümüzdeki 20…

2 Ocak 2025

Yeni Trump Dönemi İklim Eylemi için Felaket Anlamına Gelebilir

İlk başkanlık döneminde ABD’yi Paris İklim Anlaşması’ndan çeken ve 125’ten fazla çevre koruma mevzuatını zayıflatan…

2 Ocak 2025

Dünya Meteoroloji Örgütü: Aşırı Hava Olayları 2024’te Yıktı Geçti

Dünya Meteoroloji Örgütü, iklim değişikliği etkilerinin 2024’te dünyayı etkisini aldığını duyururken, fosil yakıtlardan bir an…

31 Aralık 2024