İklim değişikliği Güney Avrupa’yı daha sıcak ve daha kuru hale getirirken, yıllarca ardı ardına gelen kuraklık yeraltı suyu rezervlerini tüketti. İspanya, Güney Fransa ve İtalya’da topraklar neredeyse tamamen kurumuş durumda. Düşük nehir ve rezervuar seviyeleri bu yazın hidroelektrik üretimini de tehdit ediyor.
Bilim insanları, sıcaklıkların yaz mevsimine doğru tırmanmasıyla, Avrupa’nın kuraklık anlamında başka bir acımasız yaza doğru ilerlediği konusunda uyarıyorlar.
İspanya Alicante Üniversitesi’nde coğrafi analiz profesörü olan Jorge Olcina, “Kuraklık durumu bu yaz daha da kötüleşecek. Yılın bu zamanında sahip olabileceğimiz tek şey, yağış açığını gidermeyecek olan dakik ve yerel fırtınalar” dedi.
24 Nisan’da Avrupa Komisyonu’na gönderilen bir mektuba göre, acil AB yardımı arayan İspanya Tarım Bakanı Luis Planas, “Bu kuraklıktan kaynaklanan durum, sonuçlarının tek başına ulusal fonlarla çözülemeyeceği kadar büyük” dedi.
Güney Avrupa, bu yıl şiddetli su kıtlığı yaşayan tek bölge değil. Afrika Boynuzu, onlarca yılın en kötü kuraklığına katlanırken, Arjantin’deki tarihi bir kuraklık soya ve mısır mahsullerini vurdu.
Ortalama sıcaklığın şu anda 150 yıl öncesine göre 1,5 derece daha yüksek olduğu Akdeniz bölgesinde daha sık ve şiddetli kuraklık, bilim insanlarının iklim değişikliğinin bölgeyi etkileyeceği tahminleriyle aynı çizgide görünüyor.
Newcastle Üniversitesi’nde İklim Değişikliği Etkileri Profesörü Hayley Fowler, “İklim değişikliği sinyali açısından, beklediğimize çok uyuyor” dedi.
Bu uzun süredir devam eden tahminlere rağmen hazırlık gecikiyor. Birçok tarım bölgesi, hassas sulama gibi su tasarrufu yöntemlerini henüz benimsemedi veya ayçiçeği gibi kuraklığa daha dayanıklı ürünlere geçiş yapmadı.
Fransa’daki Pierre-Simon Laplace Enstitüsü’nün yöneticisi ve iklim bilimci Robert Vautard, “Hükümetler ve şirketler geç kaldı. Bazı şirketler tüketim modellerini değiştirmeyi düşünmüyor bile, sadece su getirecek mucizevi teknolojiler bulmaya çalışıyorlar” dedi.
Fransa, 1959’dan bu yana en kurak kışından çıkıyor. Portekiz de kuraklığın erken geldiği bir dönem yaşıyor. Anakaranın yaklaşık %90’ı kuraklıktan mustarip ve ülkenin beşte birini şiddetli bir şekilde etkiledi.
Bu yılın Nisan ayına kadar ortalama yağış miktarının yarısından azını gören İspanya’da, Katalonya gibi bölgelerde su kısıtlamaları getirildi.
Çiftçi grupları, bazı çiftçilerin şimdiden %80’e varan oranda mahsul kaybı bildirdiğini duyurdu.
Avrupalı tarım grubu Copa-Cogeca’nın başkanı Pekka Pesonen, İspanya için “Bu, on yıllardır görülen en kötü hasat kaybı. Durum geçen yılki durumdan daha kötü” dedi.
Komisyona göre İspanya, AB’nin zeytin üretiminin yarısından ve meyve üretiminin üçte birinden sorumlu.
Ülke, geçen hafta acil durum müdahale fonu için 2 milyar eurodan fazla bir bütçe ayırdı. Hâlâ, bloğun çiftçilik sübvansiyon bütçesinden seferber edilmek üzere 450 milyon euroluk bir kriz fonu talebine Komisyon’dan yanıt bekliyor. Komisyon, durumu yakından izlediğini söyledi.
Komisyon sözcüsü Miriam Garcia Ferrer, “Güney Avrupa’daki şiddetli kuraklık, yalnızca oradaki çiftçiler için değil, aynı zamanda halihazırda çok yüksek olan tüketici fiyatlarını daha da yukarı çekebileceği için özellikle endişe verici” dedi.
Ülkenin su kaynaklarının %80 kadarının tarıma gittiği İtalya’da da benzer bir süreç bekleniyor. İtalya Ulusal Araştırma Konseyi Araştırma Direktörü Luca Brocca, iki yıllık su kıtlığının ardından, Kuzey İtalya’nın kar suyu rezervlerinde %70, toprak nemi açığında ise %40 eksiklik olduğunu söyledi.
Bu tür derin kıtlıklar, İtalya’nın 70 yılın en şiddetli kuraklığını yaşadığı geçen yılki yazın tekrarına zemin hazırladı.
Brocca, “2022 gerçekten olağan dışıydı ve bu yıl da gerçekten olağanüstü görünüyor” dedi.
COP29 başmüzakerecisi Yalchin Rafiyev’in "üç yıllık teknik süreçte ilk kez tartışma için uygulanabilir bir temel"…
BM iklim müzakerelerine ilk defa heyet gönderen Taliban, Afganistan’ın iklim finansmanından yararlanmasını talep ediyor. Geçimi…
Climate Action Tracker tarafından yapılan analiz, mevcut politikaların devam etmesi durumunda ortalama sıcaklık artışının 2100…
Önde gelen bağımsız ekonomistlerden oluşan bir grubun yaptığı yeni bir çalışma, yoksul ülkelerin, 2030 yılına…
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, Türkiye’nin ilk olarak COP28'te duyurulan nükleer enerji kapasitesini 2050'ye…
COP29 zirvesinde iklim finansmanı müzakereleri hız kazanırken, yeni bir çalışma, IMF’nin iklimle ilgili felaketlerden zarar…