Aşırı ısınan gezegenimiz konusundaki endişeler, ABD’de Cumhuriyetçi kanadı ikiye ayırıyor. Newly ve Ipsos tarafından yürütülen son anketlere göre Z (1980-1996) ve Y (1996 sonrası) kuşağı Cumhuriyetçiler iklim krizini, aynı kanatın kendilerinden yaşlı kesimine göre daha kritik bir sorun olarak görüyor, hatta neredeyse Demokratlar kadar!
Kate Yoder’ın Grist‘te yayımlanan yazısından derlenmiştir.
Çeviri: Gülce DEMİRER
Cumhuriyetçiler ve Demokratlar’ın, söz konusu insan kaynaklı küresel ısınma olduğunda aynı safta olmadığı su götürmez bir gerçek. Ancak Newsy ve Ipsos tarafından yürütülen yeni bir anket, 18-38 yaş aralığındaki Cumhuriyetçiler’in ve Demokratlar’ın iklim konusunda aynı noktada olduğunu öne sürüyor. Ankete göre Z (1980-1996) ve Y (1996 ve sonrası) kuşağının %20’si, iklim krizini ABD’nin 2020 başkanlık seçimi kampanyaları için en önemli meselelerden biri olarak görüyor. Demokratlar’ın, Cumhuriyetçiler’e göre iklim krizini daha ciddi bir sorun olarak gördükleri bilinirken, söz konusu genç kuşak olunca bu ayrım ortadan kalkıyor.
İddialara göre, Cumhuriyetçi Parti içinde kendini gösteren bu yeni endişe nedeniyle partinin strateji uzmanlarının, 2020 seçimlerinde oylarını Demokratlar’a kaptıracaklarından korktukları ve Cumhuriyetçi Parti’nin iklim krizini kabul etmesi yönünde tavsiyede bulundukları ifade ediliyor.
Ipsos tarafından Mayıs ayında 2000 ABD vatandaşı ile yapılan ankette her iki partiden de Y ve Z kuşaklarının küresel ısınma ve iklim politikalarıyla ilgili çok benzer cevaplar verdiği görülüyor.
İklim Krizinin Ciddiyetini Çoğunluk Kabul Ediyor
Genç Cumhuriyetçiler’in %77’si, aynı yaş grubundaki Demokratlar’dan %1’lik fazla bir fark ile iklim krizinin ciddi bir tehdit olduğunu belirtiyor. Aynı zamanda anket daha yaşlı kesim arasında da derin bir uçurum olduğunu ortaya çıkardı: 39 yaşın üzerindeki Cumhuriyetçiler’in %51’i ve Demokratların %95’i iklim krizinin ciddi bir tehdit olduğuna katılıyorlar.
Federal karbon vergisini destekleme, metan gazı emisyonlarında azaltımın zorunlu olması ve ulusal bir yenilenebilir enerji modeli, %2 ya da daha az bir fark ile iki kanadın da Y ve Z kuşaklarında desteklenen ortak konular.
Bu şaşırtıcı rakamlar ayrıca Amsterdam merkezli araştırma şirketi Glocalities’in yeni bir anketi tarafından da destekleniyor. Ankete göre 18-34 yaş arasındaki Cumhuriyetçi kanadın %67’si insanların gezegene verdiği zarardan endişe duyuyor. Bu oran, son beş yılda %18’lik bir artışı göstermiş.
Glocalities’in Araştırma Direktörü Martijn Lampert, Cumhuriyetçi kanatta gezegene verdiğimiz zarara dair görülen bu artışın Cumhuriyetçi Parti’de ciddi etkilere sebep olabileceğini söylüyor. Lampert ayrıca kuraklık, yangın ve sellerin yaşanma sıklığındaki artışın ve Hristiyanlığın gezegeni ve insanları ahlaki bir zorunluluk olarak önemsemeyi gerektirmesinin de rolü olabileceğinin altını çiziyor.
Arkasındaki itici güç ne olursa olsun, seçilmiş Cumhuriyetçi temsilciler, iklim değişikliği konusunda seçmenleriyle giderek daha fazla ayrı düşüyorlar. Bu ayrım, Trump yönetiminin bilimi ve çevre konusundaki düzenlemeleri baltalama çabalarıyla derinleşmişti.
Cumhuriyetçi Ulusal Komite’nin iletişim eski müdürü Douglas Heye, New York Times’a geçtiğimiz ay, “Genç seçmenimize onlar için oldukça önemli olan bir konuyu pek de önemsemediğimiz mesajını veriyoruz. Gerçeği kabul etmek ve bununla ilgili yasal yaptırımları uygulamak adına bir plan yapılmadığı takdirde uzun vadede felakete sürüklenebiliriz” dedi.
BM iklim şefi Stiell, gelecek hafta toplanacak G20 liderlerine iklim finansmanı çabalarına destek verme çağrısında…
İlham Aliyev’in geçtiğimiz 1 senede yaptığı konuşmaları analiz eden bir çalışmaya göre, COP29’un ev sahibinin…
G7, son 20 yılda iklim finansmanı borçlarını ödememesi nedeniyle COP29’da “Günün Fosili” ödülünü aldı. BM…
Bu yılki BM iklim zirvesine ev sahipliği yapan Azerbaycan, fosil yakıt patronlarına ve lobicilere başkanlığın…
Azerbaycan COP29 Başkanlığı, girişimin 2025 sonrası iklim finansmanı hedefiyle ilgili müzakerelerle iç içe geçme riski…
UNEP, küresel ısınmayı olumsuz yönde etkileyen metan emisyonlarını azaltmaya yönelik taahhütlerin arttığını, ancak bu yöndeki…