Zengin ülkelerden oluşan G7 grubu, denizaşırı fosil yakıt finansmanını aşamalı olarak durdurmaya başlamayı ve 1.5 derece hedefini görünürde tutmak için kömür enerjisine verilen desteği sona erdirmeyi kabul etti.
İki günlük sanal bir toplantının ardından, İngiltere, ABD, Japonya, Kanada, Almanya, Fransa ve İtalya’dan iklim ve çevre bakanları, Paris Anlaşması’nın zorlu hedefini iklim eylemi için kriter olarak belirlemeyi kabul etti.
Cuma günü yayımlanan bir bildiride, bakanlar, “Kömüre yapılan yatırımların şimdi durması gerektiğini” belirterek, “2021 sonuna kadar uluslararası termik kömür üretimine yönelik yeni doğrudan hükümet desteğine kesinlikle son” vermeyi taahhüt ettiler.
COP26 Başkanı Alok Sharma, “Bu taahhüdün dünyaya kömürün çıkış yolunda olduğuna dair net bir sinyal gönderdiğine inanıyorum” dedi.
Bakanlar ayrıca, denizaşırı karbon yoğun fosil yakıt projelerine yönelik doğrudan hükümet desteğini, “her ülkenin takdirine bağlı olarak sınırlı durumlar dışında” ve “1,5 derece hedefini ulaşılabilecek bir yerde tutacak” bir şekilde aşamalı olarak kaldırmayı kabul ettiler.
ABD’nin iklim değişikliği özel elçisi John Kerry, G7 ülkelerinin ilk kez “birleştiğini ve 1.5 derece ile ilgili bir basın açıklaması yaptığını” söyledi.
Kömür finansmanını sona erdirme yaklaşımına başlangıçta direnen Japonya, Asya’da kömürden uzaklaşmanın hızlandığına dair güçlü bir sinyal göndererek büyük ekonomiler grubuyla birlikte hareket etti. Hareket, Çin’i denizaşırı kömür projelerinin son büyük fon sağlayıcısı olarak tek başına bıraktı.
Kömür finansmanını sona erdirme konusundaki atılım, Uluslararası Enerji Ajansı’nın küresel enerji sektörünün 2050 itibarıyla net sıfır emisyona ulaşması için yeni petrol yatırımlarının yanı sıra kömür enerjisine yönelik yatırımların da bu yıl sona ermesi gerektiğini tespit etmesinden sadece günler sonra gerçekleşti.
Almanya Çevre Bakanı Svenja Schulze düzenlediği basın toplantısında, “Hiçbirimiz dünyada yeni kömürlü termik santralların inşa edilmesini ve bu tür projeleri artık finanse etmek istemiyoruz” dedi.
Hükümetler, “2030’larda çok büyük ölçüde karbondan arındırılmış enerji sistemlerinde” emisyonları azaltmak için çalışmayı taahhüt ettiler, ancak metan gazına “sınırlı bir şekilde temiz enerji geçişi sırasında hâlâ ihtiyaç duyulabileceğini” eklediler.
Sanal toplantının ardından düzenledikleri basın toplantısında ne İngiltere, ne ABD ne de Almanya petrol ve metan gazı alanında yeni yatırımlar yapmayı açıkça reddetmedi. İngiltere, kısa süre önce Kuzey Denizi’nde yeni bir petrol ve gaz ruhsatına yeşil ışık yaktı. Kanada’da fosil yakıt çalışmalarının genişlemesi, 2015’te Paris Anlaşması’nın imzalanmasından bu yana emisyonların artmasına neden oldu.
Birleşik Krallık merkezli düşünce kuruluşu Ember’in kıdemli elektrik analisti Dave Jones, 2035 yılı itibarıyla elektrik sektörünün karbondan arındırılması için “ilk önce” kömür enerjisine son verilmesi gerektiğini, ancak bunun ardından gaz enerjisinin kullanımdan kaldırılması gerektiğini söyledi.
Bakanlar, “iklim krizini hafifletme ve uyum eylemlerinde finansman miktarını artırmak için yoğun bir şekilde çalıştıklarını” ancak gelecek ay toplanacak olan maliye bakanlarına ve liderlerine, masaya ne kadar nakit koymaya hazır olduklarını belirleme görevini bıraktıklarını söylediler.
İngiltere, iklim finansmanını büyütmeyi G7 başkanlığının temel dayanaklarından biri haline getirdi.
Bu yılın başlarında, BM Genel Sekreteri António Guterres, önümüzdeki ay İngiltere, Cornwall’da yapılacak liderler zirvesinde G7 ülkelerini iklim finansmanı taahhütlerini ikiye katlamaya çağırmıştı. Şimdiye kadar sadece İngiltere ve ABD bunu taahhüt etti.
BM Genel Sekreter Yardımcısı Amina Mohammed Cuma günü bakanlara yönelik yaptığı konuşmada, BM’nin “kamu maliyesi açığı ve adaptasyon için somut desteğin olmaması konusunda derin endişelerini” sürdürdüğünü söyledi.
Zengin ülkelerin, gelişmekte olan ülkelerin emisyonlarını azaltmalarına ve iklim etkileriyle başa çıkmalarına yardımcı olmak için yılda 100 milyar doları seferber etmeleri gerekiyor. BM, gelişmiş ülkelerin hedefin 20 milyar dolar altında kaldığını tahmin ediyor.
Düşünce kuruluşu E3G’de kıdemli politika danışmanı Jennifer Tollmann, G7 ülkelerinin önümüzdeki ay tekrar bir araya gelip iklim finansmanını artırma ve gelişmekte olan ülkeler için aşı sağlama konusunda bir anlaşmaya vararak “önemli bir dayanışma boşluğunu” doldurmaları gerektiği konusunda uyardı. Bunların, “Haziran G7 zirvesine giden açık güvenilirlik testleri” olarak ortaya çıktığını söyledi.
Karbon emisyonları azaltımı hedeflerini açıklayan Kanada hükümeti, resmi danışma kurulunun tavsiye ettiği miktarın altında bir…
Türkiye’de son yıllarda birçok göl ve su kaynağında yaşanan kuraklık, Salda Gölü'nde de derinden hissediliyor.…
Karadeniz'de iki Rus petrol tankerinin ağır hasar almasıyla petrol sızıntısı yaşandığı açıklandı. Greenpeace ise iki…
Yeni ABD Başkanı Donald Trump'ın geçiş ekibi, elektrikli araçlara ve şarj istasyonlarına yönelik desteğin kesilmesini…
İklim değişikliği açısından dönüm noktası olarak nitelendirilen ve Uluslararası Adalet Divanı'ndan görülen davanın duruşmaları sona…
Enerji Yatırımcıları Derneği Başkanı Cem Özkök, GES ve RES projelerinin yapı denetim kapsamından çıkarılmasının, yatırımcıların…