Koronavirüs salgını nedeniyle fosil yakıt sektörü kaynaklı küresel karbon emisyonlarında %5 oranında bir azaltım, emisyonların 2.5 milyar ton kadar düşmesine neden olabilir.
The Guardian’ın topladığı verilere göre seyahat, iş ve sektörel kısıtlamaların petrol, doğalgaz ve kömür kullanımını 2020 yılında düşüreceği öngörülüyor. Bu, fosil yakıt sektöründe yaşanan en büyük karbondioksit emisyonu düşüşü olabilir.
İklim bilimciler küresel karbon emisyonlarının 2020 yılında artacağını öngörüyordu ancak koronavirüs salgını sebebiyle tam tersi yaşanıyor.
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Fatih Birol, fosil yakıt kaynaklı emisyonlardaki keskin düşüşün bir iklim zaferi olarak görülmemesi konusunda uyardı. Birol “Emisyonlardaki düşüş hükümetlerin iklim politikaları kapsamında aldığı bir karardan değil milyonlarca insanın ekonomik çöküş sebebiyle işini kaybetmesi nedeniyle yaşanıyor” dedi.
Norveç merkezli enerji danışmanlığı Rystad Energy tarafından gerçekleştirilen bir fosil yakıt çalışmasına göre havayolu ve karayolu ulaşımındaki ani bir düşüş küresel petrol talebinde, 2008’deki ekonomik krizdekine oranla, beş kat daha fazla düşüş yaşanmasına neden olabilir.
Analistler, ham petrol talebinin bu yıl ortalama günlük 11 milyon varil veya toplamda 4 milyar varil azalacağını tahmin ediyorlar. Rystad’a göre, bu tek başına 2020 yılı içerisinde küresel iklim krizine katkıda bulunacak olan 1.8 milyar ton karbondioksit emisyonunun azalması anlamına geliyor. Analistler ayrıca elektrik kullanımında ve ağır sanayideki karbon emisyonlarının %2.3 oranında düşerek, sırasıyla 200 milyon ton ve 500 milyon ton azalmasını bekliyor.
Rystad’da uzman Erik Holm Reiso, “Koronavirüs salgını enerji piyasalarında beklenmedik bir olaya neden olurken küresel karbon emisyonlarında da büyük bir fark yarattı” dedi.
Reiso, petrol talebinde benzeri görülmemiş bir düşüşün küresel havayolu ulaşımının azalması nedeniyle yaşanacağını söyledi. Normalde günde yaklaşık 99.700 ticari uçuş gerçekleşiyor, ancak virüsün yayılmasını engellemek için zorunlu olmayan yolculukların kısıtlanması, hava trafiğinin yıl boyunca yaklaşık dörtte bir oranında düşmesine neden olabilir.
Dünyanın en büyük petrol ithalatçısı Çin’in enerji talebinin ise önümüzdeki ay toparlanması bekleniyor ancak Rystad, Eylül’e kadar tam anlamıyla bir dönüş yapmasının beklenmediğini söylüyor. Resio, “Asıl soru virüsün uzun dönemdeki etkisi. Eğer uzaktan çalışabildiğimizi fark edersek, insanlarla buluşmak için uzak mesafelere seyahat edip etmememizin gerekliliğini sorgulayabiliriz. Bu da petrol talebinin geçmiş yıllardaki gibi artıp artmayacağını gösterecek” dedi.
Ancak Birol, hükümetlerin ekonomik teşvik paketlerine temiz enerjiye geçişin desteklenmesinin dahil etmedikleri takdirde bu düşüşün kolay bir şekilde eski haline dönebileceğini söyledi. Birol “Bu veriler önemli ve etkileyici. Ancak beni mutlu etmiyor. Benim için önemli olan önümüzdeki yıl ve ondan sonraki yıllarda ne olacağı” dedi.
COP29 başmüzakerecisi Yalchin Rafiyev’in "üç yıllık teknik süreçte ilk kez tartışma için uygulanabilir bir temel"…
BM iklim müzakerelerine ilk defa heyet gönderen Taliban, Afganistan’ın iklim finansmanından yararlanmasını talep ediyor. Geçimi…
Climate Action Tracker tarafından yapılan analiz, mevcut politikaların devam etmesi durumunda ortalama sıcaklık artışının 2100…
Önde gelen bağımsız ekonomistlerden oluşan bir grubun yaptığı yeni bir çalışma, yoksul ülkelerin, 2030 yılına…
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, Türkiye’nin ilk olarak COP28'te duyurulan nükleer enerji kapasitesini 2050'ye…
COP29 zirvesinde iklim finansmanı müzakereleri hız kazanırken, yeni bir çalışma, IMF’nin iklimle ilgili felaketlerden zarar…