Yeni bir rapor, ekoloji mücadelesi veren derneklerin yargıya başvurusunun önündeki mali ve diğer engellerin ortadan kaldırılması için uygun yardım mekanizmalarının neden kurulması gerektiğini farklı örneklere ortaya koyuyor.
Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği, “Kazdağları Bölgesinde Çevre Mücadelesinde Adalete Erişim Önündeki Maddi Engeller” isimi insan hakları izleme raporunu yayımladı.
Kazdağları bölgesi, termik santrallar, metalik madencilik (altın, bakır, uranyum vb.), taş ve kum ocakları, rüzgar enerji santralları (RES), jeotermal enerji santralları (JES), artan yapılaşma, eko-turizm, tarım alanlarının, sulak alanların, tarihi ve doğal yapıların tahribi, yeni kıyı imar planları ve yoğunluğu artırılmış imar planları ile ekolojik bir saldırı altında.
Çanakkale ve Balıkesir illerinin bir kısmına yayılan Kazdağları bölgesinde faaliyet gösteren dernekler, çevre ihlallerinin önlenmesi için açtıkları davaların avukatlık ücreti, bilirkişi ve keşif ücretleri ile harçları kapsayan yargılama giderleri karşısında zorlanıyorlar.
Kendi bütçelerini fazlasıyla aşan miktardaki yargılama giderleri birçok derneğin haklı davalarından vazgeçmelerine ya da zaman, enerji ve kaynaklarını kendilerini geliştirmek yerine yargılama giderlerine aktarmak zorunda kalmalarına, ödenemeyen yargılama giderleri nedeniyle icra yoluyla haciz tehdidiyle karşılaşmalarına yol açıyor. Tüm bunlar, bir insan hakkı olan adalete ve çevre hakkına erişimi zorlaştırıyor ya da engelliyor.
Rapor ise Kazdağları bölgesinde faaliyet yürüten benzer dernekler üzerinden bu bölgedeki adalete erişim önündeki maddi engellerle ilgili insan hakları izleme (İHİ) çalışmasını yapmayı ve raporlamayı amaçlıyor.
Çalışma, kaybedilen davalar sonucu katlanılan yargılama giderlerinin, Kazdağları bölgesindeki derneklerin motivasyonunu düşürdüğünü, gelecekte benzer bir sorunda dava açmak konusunda tereddüt etmelerine yol açtığını belirtiyor.
Derneklerin herhangi bir çevre hakkı ihlalinde adalete rahatça erişebilmeleri, yargılama giderleri yükünün hak aramada caydırıcı olmaması için Aarhus Sözleşmesi’nde belirtildiği gibi dernekler için yargıya başvurunun önündeki mali ve diğer engeller ortadan kaldırılmalı ya da azaltılması için uygun yardım mekanizmaları kurulmasını da öneriyor.