Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Dr. Fatih Birol, mevcut global enerji altyapısıyla Paris Anlaşması kapsamındaki iklim hedeflerine ulaşmanın mümkün olmadığını, bu yapının hedeflerin %95’ini yok ettiğini söyledi.
Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) ev sahipliğinde düzenlenen Dünya Enerji Görünümü 2018 Raporu’nun (World Energy Outlook 2018) Türkiye tanıtım sunumunu gerçekleştiren Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Dr. Fatih Birol, iklim değişikliği konusunda kötü bir haberi paylaştı.
Enerji Günlüğü’nün haberine göre dünya liderlerinin iklim değişikliği konusunda hassasiyetlerini sık sık dile getirmelerine rağmen 2018 yılında emisyonların rekor düzeyde artacağını kaydeden Birol, “Emisyonlar mevcut politikalara rağmen hafif de olsa yükselmeye devam ediyor. Paris Anlaşması hedefine ulaşmak için düşmesi lazım. Bırakın yeni yapılacakları, mevcut enerji altyapısının üreteceği emisyon bizim hedeflerimizin ne kadarını yiyip bitiriyor? Bunu arkadaşlar araştırdı ve buldukları sonuç, inanılmaz derecede kötü. Mevcut enerji santralları hedeflerin % 95’ini kafadan yiyor. Mevcut sistemle bu işi başarmanın imkanı yok. O zaman mevcut sistemi de iyileştirmek lazım ki bu son derece zor bir iş. Asya’daki 2000 GW’a yakın kömür santrallarının yaşı 11. Şimdi kim Endonezya’daki sosyal hayatı besleyen kömür santrallarını kapat diyebilir? İklim değişikliği anlamında son derece önemli bir dilemma” dedi.
COP29, küresel iklim değişikliğiyle mücadelede belirli bir adım olmasına rağmen bazı kritik konularda ilerleme kaydedilemedi…
Önemli risk uzmanlarının kalem aldığı yeni bir rapor, iklim krizine yönelik değerlendirmelerin ciddi etkileri göz…
İzmir Gediz Deltası’nda yapılmak istenen Bölgesel Isıtma ve Termal Sağlık Amaçlı Jeotermal Kaynak Arama Projesi’ne…
2025 Küresel Riskler Raporu'na göre, devlet temelli silahlı çatışma, 2025 yılı için en önemli ve…
COP29 görüşmelerinde ilerleme özellikle karbon azaltım ve giderme projeleri ile kredilendirme ticaretini esas alan 6.4…
İklim değişikliğiyle mücadelede yeşil ekonomiye doğru bir dönüşüm her geçen gün daha kaçınılmazken, küresel sanayinin…