DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu’nun imzasıyla yapılan açıklamada Türkiye’nin imzaladığı Paris Anlaşması’nın acilen, meclisten geçirilerek, BM çatısı altında taraf olmamış 12 ülkeden biri olma utancından kurtulması gerektiği belirtildi ve işçiler iklim grevine katılmaya davet edildi.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), tüm dünyayla aynı anda Türkiye’de 20 Eylül’de gerçekleştirilecek “Küresel İklim Grevi”ne katılım çağrısı yaptı. Genel Başkan Arzu Çerkezoğlu‘nun açıklamasında, öğrencilerin ve ekoloji örgütlerinin küresel iklim krizine karşı başlattığı eylemlerin küresel bir harekete dönüştüğü belirtildi. “Hükümetler derhal radikal tedbirler almazsa, 10 yıl sonra dünya artık geri dönüşü olmayan bir yola girecek” diyen Çerkezoğlu’nun açıklamasının özeti şu şekilde:
“İklim Banka Olsaydı Çoktan Kurtarılmıştı”
İklim krizi sadece kutuplardaki buzların eriyerek deniz seviyelerini yükseltmesinden ibaret sonuçlar doğurmuyor. Ülkemizde de yaşanan dolu felaketleri, hortumlar, kuraklık, sel felaketleri, yangınlar iklim krizinin ilk işaretleri. “Tüm dünya böyle büyük bir felakete sürüklenirken, hükümetlerin önlem almasını engelleyen, sayısı 100’ü bile bulmayan dev şirketlerin kar hırsı dünyamızı yok oluşa sürüklüyor.
Herkes biliyor ki iklim banka olsaydı çoktan kurtarılmıştı. 2008 ekonomik krizinde batan bankaları ve şirketleri kurtarmak için sıraya giren hükümetler yok oluşa sürüklenen gezegenimizi kurtarmak için kıllarını bile kıpırdatmıyorlar. Bekliyorlar ki faturayı yoksullar ve emeğiyle geçinenler ödesin.
“ ‘İklim Acil Durumu’ Çağrısı”
Tam da bu nedenle gençler herkesi iklim için harekete geçmeye çağırdı. Uluslararası sendikal hareket, bu çağrıya yıllardır kullandığı bir sloganıyla cevap verdi: Ölü bir gezegende istihdam olmaz!
Sendikaların da parçası olduğu “küresel iklim hareketi” dünya hükümetlerini derhal harekete geçerek iklim krizini durduracak adımlar atmaya çağırıyor. Çağrımız net: Ulusal hükümetler, yerel yönetimler ve şirketler insanlığın sonunu getirecek uygulamalara son vermek için “İklim Acil Durumu” ilan etmelidir. Bir yandan doğayı tahrip ederken diğer yandan yeşile boyalı sosyal sorumluluk projeleri yürüten enerji ve madencilik şirketleri iklim krizine çare üretemezler. Enerji ve doğal varlık yönetiminde demokratikleşmeye dayalı yeni bir ekonomik model mümkün ve zorunludur.
Türkiye hükümeti, imzaladığı Paris Anlaşması’nı acilen, meclisten geçirerek, Birleşmiş Milletler çatısı altında taraf olmamış 12 ülkeden biri olma utancından kurtulmalıdır.
Bütün işçileri İklim Grevi kapsamında etkinlikler düzenlemeye ve düzenlenen etkinliklere katılmaya davet ediyoruz.”