EDEDER Başkanı Can Tokcan, depolama alanında verilen 35 GW’a yakın ön lisansın 10 milyar doları aşkın bir yatırım değeri bulunduğunu, bu ön lisansların ne kadar büyük bir bölümü hayata geçirilebilirse Türkiye ekonomisi adına o kadar büyük değer yaratılacağını vurguladı.
Türkiye yenilenebilir enerji piyasası ve depolama sektörüyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Enerji Depolama Endüstrileri Derneği (EDEDER) Başkanı Can Tokcan, Türk yatırımcısının depolamada dikkatli ama hızlı bir şekilde yatırım yapma isteğinin çok yüksek olduğunu hatırlatarak, sektör STK’larının bu alandaki çabaları yoğunlaştırdığını belirtti. EDEDER olarak 25 Aralık’ta Ankara’da düzenleyecekleri Enerjinin Geleceği ve Depolama Kongresi için “Bölgenin Batarya Üssü Türkiye” mesajını bu nedenle seçtiklerini söyleyen Tokcan, “Yenilenebilir Enerji yatırımlarının hızlanması ile birlikte şebekeyi yönetebilmemiz için Türkiye’de de depolama yatırımlarının hızlanması gerekiyor” mesajı da verdi.
“Hem Türkiye’de hem küresel ölçekte ‘yenilenebilir’i yaygınlaştırmaya çalışıyoruz” diyen Tokcan, bunun için kapasite ve teknik altyapı problemlerini çözerek depolama sistemleri kurulmasının gerekliliğine dikkat çekti.
Enerji Depolama yatırımlarının oldukça hızlandığından bahseden EDEDER Başkanı, “Küresel ölçekte 150 GW’ın üzerinde kurulum yapılmış durumda. 2035’e kadar toplamda 2 TW’lik kurulum hedefleniyor. Bunun yatırım bedeli ise 400 milyar dolar Türkiye de bu alanda hızlanıyor. Bu, şebekeyi yönetmeyi gerektiren stratejik bir konu olduğu için hem yönetimi hem de geliştirmesinin yerli şirketler tarafından üstleniliyor olması şart. Aksi halde temelde yurt dışındaki firmaların kontrolü altında bir enerji şebekesi sorunu ortaya çıkacaktır” dedi.
“Katma Değeri Türkiye’de Yaratalım”
Türkiye’nin yenilenebilir enerji kaynakları ile enerji bağımlılığını azaltabileceğini aktaran Tokcan bu alanda faaliyet gösteren şirketlerin ciddi bir know-how geliştirdiğinden bahsetti:
“Biz ‘katma değeri Türkiye’de yaratalım, yurt dışına ihracat yapalım’ diyoruz. Hem gaz ithalatını azaltarak cari açığın azaltılmasına katkımız olsun, hem de teknoloji ithalatını bırakıp ihracatına başlayalım istiyoruz. Bu alanda faaliyet gösteren şirketler olarak ciddi bir know-how geliştiriyoruz. Türkiye Avrupa’ya çok yakın ve mühendislik ve iş yapım şekli açısından Avrupa’nın iş yapış şekillerine de hakim. Ciddi bir mühendislik avantajımız var. Sektör Çin’den hazır paket batarya ithal etmek yerine Türkiye’de yapmak ve dünyaya ihraç etmek istiyor.”
Tokcan, halihazırda depolama yönetmeliğinin taslağının EPDK tarafından yayımlandığını ancak çok ciddi yol alınmış olsa dahi Yönetmeliklerin son halinin henüz Resmi Gazete’de yayımlanmadığını söyledi. Sektörün bunu beklediğini ifade eden Tokcan, “Çünkü bu, toplam sahaya yansıyacak yatırımı etkileyen kritik birçok parametre içeriyor. Enerji Depolama Endüstrileri Derneği olarak, Kamunun bakış açısına paralel şekilde, yönetmeliklerin katma değerin Türkiye’de üretilmesi, kaliteli sistemlerin Ülkemizde kullanılması ve yatırımcıların korunacağı şekilde tamamlanması adına sürece katkı sağlamaya çalışıyoruz. Sektör olarak Avrupa’da iş yapmaya başladık bile. Macaristan, Bulgaristan, İspanya gibi ülkelere ürün teslimleri ve kurulumları yapıyoruz. Şirketlerimiz yurt dışına sistem, hizmet ve yazılım ihracatı yapıyor olmanın yanı sıra farklı ülkelerde yatırım yapmaya dahi başladılar” diye konuştu.