İklim değişikliğinin etkilerinin ele alınmasına yardımcı olmak için trilyonlarca dolara ihtiyaç var, ancak Azerbaycan’da yapılacak olan COP29 zirvesinin liderleri, fikir birliğine varılma aşamasında “yüz milyarlarca” doların gerçekçi olduğunu söylüyor.
Müzakereciler, zengin ulusların gelişmekte olan ülkelere iklim finansmanı olarak her yıl 100 milyar dolar sağlama yönündeki mevcut taahhütlerinin yerine geçecek yeni bir finansman hedefi üzerinde anlaşmak üzere önümüzdeki ay Bakü’de toplanacak.
COP29 başkanlığı baş müzakerecisi Yalchin Rafiyev, geçen hafta COP29 öncesinde yapılan kritik toplantıda, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin taraflarının ilk kez ihtiyaç ölçeğinin trilyonlarca dolar seviyesinde olduğu konusunda anlaştığını söyledi.
Ancak kamu sektörünün sağlayabileceği ve harekete geçirebileceği gerçekçi hedefin “yüz milyarlarca” dolar olduğunu da sözlerine ekledi.
İklim değişikliği kasırgalardan aşırı sıcağa kadar kötüleşen felaketleri körüklerken, gelişmekte olan ülkeler küresel ısınmaya uyum sağlamalarına ve yenilenebilir enerjiye yatırım yaparak emisyonlarını azaltmalarına yardımcı olmak için daha fazla paraya ihtiyaç duyulduğunu söylüyor.
Küresel sıcaklıklar sanayi öncesi seviyelerin yaklaşık 1,3 derece üzerine çıktı ve 2024, kaydedilen en sıcak yıl olma yolunda ilerliyor. Bilim insanları, küresel ısınmayı 1,5 derece ile sınırlama hedefinin, daha fazla önlem alınmadan hızla ulaşılamaz hale geldiği konusunda uyarıyor.
COP29 başkanlığı Reuters’e verdiği demeçte, Ekim ortası itibarıyla 61 cumhurbaşkanı, 38 başbakan ve 2 prensin kayıtlı olduğu 100’den fazla dünya liderinin Bakü müzakerelerine katılmasının beklendiğini söyledi. Geçen yıl Dubai’de düzenlenen Birleşmiş Milletler iklim zirvesine 160’tan fazla dünya lideri katıldı.
COP29 Başkanı Muhtar Babayev, “Seçenekleri daraltma konusunda iyi iş çıkardık ancak Tarafların hâlâ kapatması gereken bölünmeleri açıkça görebiliyoruz” dedi.
Ülkenin Devlet Başkanı Ilham Aliyev ise, “Devletlerin ortak ama farklı sorumlulukları olsa da, fikir ayrılıklarını ve birbirlerini suçlamayı bırakıp ortak zemin bulmaları gerekiyor. Küresel ısınmadan kimin suçlu olduğunu veya çevreye kimin daha fazla zarar verdiğini tanımlamakla zaman kaybetmeyi göze alamayız” diye konuştu.
