Türkiye’nin ev sahipliğinde Antalya’da yapılan COP22’nin açılış konuşmasını yapan Bakan Kurum, Barselona Sözleşmesi Sekreteryası Büro Başkanlığı görevini İtalya Çevre Bakanı Carlo Zaghi’den devraldı.
“Barselona Sözleşmesi”, bir diğer adıyla “Akdeniz’in Kirlenmeye Karşı Korunması Sözleşmesi”nin 22. Taraflar Konferansı (COP22), Türkiye’nin ev sahipliğinde Antalya’da başladı.
Sözleşmeye taraf olan ülkelerin bakanları, temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve bilim insanları COP22 Konferansı’nda Akdeniz’deki kirlilik, biyoçeşitlilikteki azalma, yabancı türlerin Akdeniz canlılarını tehdidi ve iklim değişikliğini konuşmak için Antalya’da bir araya geldi.
COP22 Konferansı’nın ilk gün programı Barselona Sözleşmesi Sekretaryası Büro Başkanı Carlo Zaghi’nin görevi Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’a devretmesiyle başladı. Görevi devralan Bakan Murat Kurum, Carlo Zaghi’ye ve İtalyan Hükümetine, Akdeniz’in korunması için sundukları katkılardan dolayı teşekkür ederek, Türkiye’nin bayrağı İtalya’dan devraldıktan sonra 2 yıllık süreçte Akdeniz için çalışmaları kararlı bir şekilde yürüteceklerini vurguladı.
Akdeniz’in savaştığı sorunlarla herhangi bir ülkenin veya birkaç ülkenin tek başına mücadele edemeyeceğinin altını çizen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Kurum, “Akdeniz’e bakınca ufkunuz genişler, varlığınız enginleşir. Akdenizlilerin iyi bildiği, çok anlamlı bir söz vardır. ‘Keşke, dili olsa da konuşsa’ deriz. İşte biz de bu sözün içerdiği manadan hareketle diyoruz ki keşke Akdeniz’in bir dili olsa da bizlerle konuşabilse…” ifadelerini kullandı.
İçinde bulundukları salonun Akdeniz’e yakın mesafede olduğunu hatırlatan Bakan Murat Kurum, “Bu salondaki herkes, hemen şuracıktan, 150 metre ileriden bizi seyreden Akdeniz’in neler söyleyeceğini mutlaka tahmin etmektedir. Bizce, Akdeniz dile gelse hemen; insanı insana, bizi bize şikâyet edecektir. Sonra biyolojik istilalar, zararlı balıkçılık faaliyetleri, kıyı kirliliği ve ekolojik kalitesizlikten söz açacaktır” dedi. Murat Kurum sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Akdeniz bize; atık su arıtımından katı atık depolamaya, sanayi atıklarından çarpık kentleşmeye, kıyı yapılaşmasından turizmde yaşanan kontrolsüzlüğe kadar, pek çok konuda koca koca sorular soracaktır. Üstelik biz daha, biyolojik istilalara, egzotik türlerin doğal ekosistem üzerinde oluşturduğu baskılara, zararlı alglerden zararlı yosunlara kadar onlarca yeni soruna yeterli cevabı verememişken.”
“Dünya için Kalıcı Faydalar Sağlamalıyız”
“Gelecek çok uzak değil, gelecek şu andır” denmesi gerektiğini belirten Bakan Kurum, “Daha iyi bir çevre, daha iyi bir doğa, daha iyi bir Akdeniz için adımlarımızı kararlılıkla atmalıyız. Biz ülke olarak, ülkemizin kara suları ve kıyılarına dair uzun vadeli koruma çalışmalarımızı içeren ‘2053 Mavi Planı’mıza odaklanmış durumdayız. Perşembe günkü Bakanlar Oturumunda da bu konudan detaylı bir şekilde bahsedeceğim. Bizce her ülkenin bir mavi planı olmalı ve bunu paylaşmalı” diye konuştu.
Uygarlıklar doğuran, insanlığın şefkatli annesi; şairlerin, ediplerin, seyyahların sevdası olan Akdeniz’e katkı sunan herkese teşekkür ettiğini ifade eden Murat Kurum, konuşmasını şu şekilde tamamladı: “Sizleri, ‘Uçan bir martı gibi, yüzen bir yunus gibi, yükselen bir denizci şarkısı gibi, Akdeniz’de öyle bir özgürlük ve aşk vardı ki karaya dönmek yüreğimi burkuyordu’ diyen ünlü Türk hikâyecisi Halikarnas Balıkçısı’nın sözleriyle selamlıyor, COP 22’de yapacağımız toplantıların ülkelerimiz, Akdeniz’imiz ve ortak evimiz dünyamız için kalıcı faydalar sağlamasını temenni ediyorum.”
Konuşmaların ardından fuaye alanındaki stantları gezen ve yabancı temsilcilerle sohbet eden Bakan Kurum, çeşitli su altı canlılarının fotoğraflarının bulunduğu sergiyi de inceledi. Murat Kurum alanda bisiklete monte edilen ve pedalların çevrilmesiyle üretilen milkshake’ten misafirlere ikram etti, ardından kendisi de tattı.
UNEP 50. Yıl Etkinliği Gerçekleşecek
20 ülkeden 400’e yakın katılımcıyla gerçekleştirilen ve 4 gün sürecek olan programın ikinci günü 8 Aralık Çarşamba akşamı Bakanlar Resepsiyonu düzenlenecek. Resepsiyonda Birleşmiş Milletler Çevre Programı’nın (UNEP) 50. Yıl Etkinliği gerçekleştirilecek.
COP 22 Konferansı’nın üçüncü günü 9 Aralık Perşembe ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın ev sahipliğinde, BM Genel Sekreter Yardımcısı ve UNEP Genel Müdür Yardımcısı Joyse Msuya ve konferansa katılım sağlayan ülkelerin kadın liderlerine yönelik “Akdeniz’deki Kadın Liderler Öğle Yemeği” yapılacak.
COP 22 öncesi İstanbul’da düzenlenen “Gençlik Etkinliği” programına katılan ve program sonrası “Gençlik Bildirgesi” yayımlayan Akdeniz’e kıyıdaş ülkelerin gençleri, COP 22 Konferansı’nın üçüncü gününde yapılacak Bakanlar Oturumunda fikirlerini paylaşacaklar. Bakanlar Oturumu, Antalya Bakanlar Deklarasyonunun oylamaya sunulmasıyla sonlanacak.