Dünyanın en büyük kirleticisi Çin’in 2060 itibariyle net sıfır emisyona ulaşmaya yönelik ilk yol haritası, küresel ısınmayı durdurmakta çok yavaş kalabilir.
Çin Devlet Konseyi parti sekreteri Li Keqiang Pekin’deki Ulusal Parti Kongresi’nin Büyük Salon’unda ülkenin iklim değişikliği konusunda güçlü bir şekilde hareket edeceğini açıkladı. Ülkenin 14. beş yıllık planı, 2025 itibariyle yenilenebilir enerji kullanımını artırmanın yollarıyla dolu.
Ancak dünyanın küresel bir sıcaklık artışını dizginleyip dizginlemeyeceğini belirleyecek temel ölçü olan seragazı emisyonları söz konusu olduğunda, Cuma günkü duyuru hayal kırıklığı yarattı. Pekin emisyonlar için sert bir hedef belirlemedi ve 2030’dan itibaren zirveye çıkmasını beklediği tarihi de ileri götürmedi. Açıklanan tek karbon hedefi 2016’dakiyle aynı olan GSYH başına emisyonlarını beş yılda %18 azaltmak oldu.
Pekin Greenpeace’de kıdemli küresel politika danışmanı Li Shuo, “İklim kriziyle mücadele etmek için Çin’in emisyon artışını çok daha düşük bir seviyeye getirmesi gerekiyor. Emisyonları 2025’ten önce zirveye çıkarmak sadece mümkün değil, aynı zamanda gerekli de” dedi.
Yeni beş yıllık plan, Çin’in iklim değişikliğiyle mücadelede “two-speed” yaklaşımını benimsediğinin en son işareti. Yakın vadede, emisyonların yoğunluğunu azaltmak gibi aşamalı iyileştirmeler sunarken, hidrojen ve pil depolama gibi teknolojilere yönelik araştırmalara harcama yaparak, ülkenin 2060 hedefine ulaşma çabalarını hızlandırmasını da umuyor.
Açıklanan enerji ve iklim hedefleri arasında:
- 2025’e kadar, 2020’de %15,9 olan fosil olmayan yakıt kaynaklarından elde edilen enerjiyi %20’ye çıkarmak,
- Birim GSYH başına enerji kullanımını ve karbon emisyonlarını sırasıyla %13,5 ve %18 oranında azaltmak,
- Geçen yılın sonunda yaklaşık 50 GW olan nükleer güç kapasitesini 70 GW’a çıkarmak yer alıyor.
Hükümetin enerji sektörü için ayrı bir beş yıllık plan yayınlaması beklenen bu yıl, daha fazla hedef gelebilir. Premier Li ayrıca bu yıl, Çin’in 2030 itibariyle en yüksek emisyonlara nasıl ulaşmayı hedeflediğini göstermek için bir çalışma planı sözü verdi.
Daiwa Sermaye Piyasaları analisti Dennis Ip araştırma notunda, planın “anlamlı yeni hedefler açıkça duyurulmadan hükümetin temiz enerji geçişine yönelik destekleyici tutumunun yinelenmesi” olduğunu söyledi.
BloombergNEF analisti Jonathan Luan, Cuma günkü açıklamada sayısal bir GSYH hedefinin olmamasının, hükümetin belirli hedefleri karşılamak için enerji yoğun endüstrilere güvenmekten vazgeçmek istediğinin bir işareti olabileceğini söyledi. Plan, rüzgar ve güneş enerjisi için geniş tabanlı destek sunuyor ve hidrojen ve enerji depolaması için daha fazla gelişme vaat ediyor; ancak fosil yakıtların kullanımında bir azaltım taahhüdünde bulunmuyor.
Fosil Yakıtlar
Çin, dünyanın en kirletici enerji kaynağı olan kömürün yarısını çıkarıyor ve yakıyor. Li, Çin’in önümüzdeki beş yıl boyunca yakıtın temiz ve verimli kullanımını teşvik etmeye devam edeceğini söyledi. Daha önce, sektörün önde gelen endüstri grubu, tüketimin 2025’te 2020’den biraz daha yüksek olacağını söylemişti.
Çin’in son 40 yılda ekonomik yükselişi hızlı olurken en büyük seragazı üreticisi haline geldi ve sanayi devrimlerini bir asırdan fazla bir süre önce başlatan ABD ve Avrupa’dan fazla karbondioksit saldı.
Ancak, dünyanın emisyonları olabildiğince hızlı azaltması gerekiyor ve Çin şu anda küresel üretimin %30’undan sorumlu. Araştırma şirketi Rhodium Group’a göre, salgının başka yerlerde ekonomik büyümeyi yavaşlatmasının ardından geçen yıl artış gösteren tek büyük ekonomi Çin oldu.
İklim bilimcileri, Çin’in mütevazı hedeflerinin emisyonlardaki artışı yeterince hızlı yavaşlatmayacağından endişe ediyor. Çin, Aralık ayında Xi tarafından belirlenen 2030 itibariyle %25 temiz enerji hedefine doğrusal bir yol çizerse, 2025 yılına kadar %20,7’ye ulaşması gerekecek.
İklim Riskleri
Wood Mackenzie’de Asya-Pasifik enerji ve yenilenebilir enerji araştırma başkanı Alex Whitworth, yeni beş yıllık planın Çin’e hem Xi’nin 2030 itibariyle en yüksek emisyon hedeflerini hem de 2060 itibariyle karbon nötrlüğünü karşılama konusunda gerçekçi bir şans verdiğini söyledi.
Ancak “two-speed” yaklaşımı riskleri de beraberinde getiriyor. Teknoloji beklendiği gibi gelişmezse, Çin bunu gelecek nesiller için daha da zorlaştıracak.
Bu esnada Çin, atmosfere ısıyı hapseden gazları ve parçacıkları salmaya devam ederek dünyaya, Paris Anlaşması kapsamındaki küresel sıcaklık artışını 1,5 derecenin altında tutma hedefini karşılama konusunda zayıf bir şans sunuyor.