COP28’de fosil yakıtlarla ilgili daha fazla eylem odak noktasına taşınacak. Ancak dünyanın en büyük kömür tüketicisi Çin, herhangi bir fosil yakıtı aşamalı olarak kaldırma taahhüdünde bulunma noktasında isteksiz.
Çin’den bir iklim yetkilisi, gelecek ay gerçekleştirilecek COP28 iklim müzakereleri öncesinde yaptığı açıklamada, ülkelerin “boş sloganlardan” kaçınmaları ve iklim değişikliğine karşı enerji güvenliği, istihdam ve büyüme gibi kaygıları yansıtan pragmatik bir tutum benimsemeleri gerektiğini ifade etti.
2015 Paris Anlaşması’nın uygulanmasındaki eksikliklere odaklanılacak olan küresel iklim müzakereleri, Kasım ayının sonlarında Dubai’de başlayacak.
Eylül ayında Birleşmiş Milletler tarafından yayımlanan bir “küresel gözden geçirme” raporunda, dünyanın iklim hedeflerinin gerisine düştüğü ve sıcaklık artışlarını 1.5 derecede sınırlandırmak için “her cephede” eylem gerekliliği vurgulandı.
Çin Ekoloji ve Çevre Bakanlığı İklim Ofisi Başkanı Xia Yingxian, gelir seviyesi yüksek ülkelerin yoksul ülkeler için yıllık 100 milyar dolarlık iklim finansmanı sağlama taahhütlerini yerine getirmesi, “kayıp ve zarar” için bir finansal mekanizma oluşturması gerektiğini ve adaptasyon fonlarını iki katına çıkarmaya ihtiyaç olduğunu söyledi.
Pekin’de düzenlenen bir brifingde Xia, “Gelişmiş ülkelerin küresel iklim değişikliği konusunda kaçınılamaz bir sorumluluğu var ve aynı zamanda iklim değişikliğiyle başa çıkma becerisine de sahipler” dedi.
Fosil yakıtlarla ilgili daha fazla eylem odak noktasına taşınacak. Ancak dünyanın en büyük kömür tüketicisi Çin, herhangi bir fosil yakıtı aşamalı olarak kaldırma taahhüdünde bulunma noktasında isteksiz.
Xia, COP28 toplantısı sırasında “her ülkenin farklı başlangıç noktalarına ve ulusal koşullarına” saygı duyulması gerektiğini söyledi ve ekledi: “Gerçeklikten kopuk boş sloganlar ve ‘herkes için aynı çözüm’ gibi yaklaşımlar, çok yüzlü iklim değişikliği sürecine zarar verir.”
Bunun yanı sıra Xia, COP28’in iklim değişikliği ve yoksulluğun ortadan kaldırılması, enerji güvenliği, iş yaratma, ekonomik kalkınma ve diğer ihtiyaçlara yönelik etkili koordinasyonu teşvik etmesi gerektiğini aktardı.
Xia, Çin’in 2005’ten bu yana karbon yoğunluğunu %51 azaltarak, fosil olmayan enerji payını toplam tüketimin %17,5’ine yükselterek ve çok taraflı iklim işbirliğine katkıda bulunarak, iklim değişikliği ile mücadelede “tarihsel olarak üstün katkılarda bulunduğunu” da ifade etti.
Çin’in önde gelen iklim temsilcisi Xie Zhenhua, geçen ay diplomatlarla yaptığı bir görüşmede fosil yakıtların aşamalı olarak terk edilmesinin “gerçekçi olmadığını” söyledi. Fakat görüşmeler sırasında küresel yenilenebilir enerji hedefi belirlemeye açık olacaklarını da belirtti.