YAZI: Bulut Bagatır
Yeniköy ve Kemerköy Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş.’nin kömür çıkartmak amacıyla gerçekleştirdiği patlamaların ardından, İkizköy ve Akbelen Ormanı’nda yaşayan bölge sakinleri, Muğla Büyükşehir Belediyesi’ne başvurarak hava kalitesinin ölçülmesini talep etti. Bunun üzerine belediye, İkizköy Mahallesi’nde 30 gün süreyle PM10 ölçümleri yapmak amacıyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi Avrupa Yakası Çevre Laboratuvarı ile iş birliğine gitti.
Çevre Mühendisleri Odası Muğla İl Temsilciliği, yaptığı yazılı açıklamada, maden faaliyetine son verilmesi ve maden alanlarının bir an önce rehabilite edilmesi gerektiğini vurguladı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Muğla’ya bağlı Milas’ta 1970’li yılların sonundan beri linyit ocağı işletilmekte olup, ilçede Yeniköy ve Kemerköy termik santralleri yer almaktadır. Uzunca süre kamu tarafından işletilen termik santraller, 2014 yılında özelleştirilerek Limak-IC İçtaş ortaklığına (YK Enerji) devredilmiştir. Devam eden süreçte, 2020 yılında Akbelen Ormanı YK Enerji’ye devredilmiş ve 2023 yılında mevcut maden sahasının genişletilmesi için ormandaki ağaçlar kesilmiştir. Bu kesim kamuoyunda büyük yankı uyandırmış ve çevre ve ekoloji örgütleri başta olmak üzere çok sayıda sivil toplum kuruluşu, meslek örgütü ve siyasi partinin tepkisine yol açmıştır. Sentinel 2 uydu verileri üzerinden yapılan NDVI analizleri ile Akbelen Ormanı’ndaki değişim incelenmiş ve yaklaşık 80 ha orman örtüsünün tamamen yok olduğu tespit edilmiştir.
Ulusal ve ulusalararası kabul gören mevzuat ve uygulamalarda, PM10 değerleri günlük ve/veya yıllık ortalamalara göre değerlendirilmektedir. Bu nedenle bu raporda günlük PM10 ortalamaları incelenmiştir. 16/05/2024 ile 14/06/2024 tarihi aralığında yapılan 30 günlük ölçümlerde 45,6 – 206,4 μg/m3 aralığında ve ortalama 110,8 μg/m3 olarak PM10 tespit edilmiştir. Bu değer, 15 μg/m3 olan WHO ve 40 μg/m3 olan AB ve Türkiye Cumhuriyeti Mevzuatı yıllık PM10 ortalaması sınır değerlerinin oldukça üzerindedir. Ancak, ölçüm periyodu 1 yılın altında olduğu için doğrudan bu verilerin karşılaştırılması yeterli bir sonuç vermeyecektir. Günlük PM10 ortalamaları incelendiğinde, yapılan tüm ölçümler WHO’nun 45 μg/m3 olan kılavuz değerinin üzerinde çıkmıştır. Bununla beraber 30 günlük ölçüm periyodu içinde AB ve Türkiye Cumhuriyeti mevzuatı için 50 μg/m3 olan sınır değeri 27 kere aşmıştır. AB ve Türkiye Cumhuriyeti mevzuatı için günlük PM10 değeri yıl içinde en fazla 35 kere aşılabilirken, ölçüm noktasında ölçüm periyodunun yüzde 90’ında aşılmıştır.
Ölçüm sonuçlarından 30 günlük değerlerin ortalaması 110,8 μg/m3 olarak PM10 tespit edilmiş. Ölçüm sonuçlarına göre insanlarda oluşturabileceği olası etkiler özellikle kırılgan gurupların(akciğer rahatsızlığı olan bireyler, çocuklar, yaşlılar, kronik rahatsızlıkları olan bireyler vb.) sağlıkları üzerinde olumsuz etkileri görülür. 05/06/2024-06/06/2024 tarihlerinde ölçülen değerlerin 200 µg/m3 üzerinde tespit edilmesi ile hava kalitesi indeksi, AQI, sağlık açısından alarm işaretini gösterir. Yani sağlıklı bir bireyde dahi ciddi sağlık etkileri görülebileceğinden, insanlar açısından tedavisi zor olabilecek hastalıklara neden olabilecektir. Son olarak; küresel ısınma ve iklim değişikliği gerçeği de göz önüne alındığında, yerel halk sağlığını da tehdit eden bu işletmenin durdurulması ve maden alanların en kısa sürede rehabilite edilmesi gerekmektedir.”
Dünya Bankası'nın Türkiye'ye sağladığı finansmanın büyük bölümü yenilenebilir enerji, afet yönetimi, iklim değişikliği ile ihracatın…
Gelecek yıl COP30 iklim müzakerelerine ev sahipliği yapacak olan Brezilya iklim değişikliğiyle mücadele ihtiyacına öncelik…
BM’nin iklim değişikliği organı, uluslararası iklim diyaloğunu sekteye uğratabilecek seviyede bütçe yetersizliğiyle karşı karşıya. Reuters'in…
BM’nin Emisyon Açığı Raporu’na göre, küresel seragazı emisyonları 2023 yılında 57,1 GtCO2e ile yeni bir…
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın “Enerji Dönüşümü Yenilenebilir Enerji 2035” yol haritasını değerlendiren iklim ve…
ekoIQ’nun 114. sayısında küreselleşen dünyanın sağlık sistemlerinden yola çıkarak “Sağlıksız Bir Dünyada Sağlığın Geleceği”ni mercek…