COP28 öncesi yayımlanan rapora göre, yoksul ülkelere yönelik iklim krizi finansmanı 2030’a kadar yılda 200 ila 400 milyar dolara ulaşmalı.
Bir sonraki iklim değişikliği müzakereleri öncesinde yayımlanan yeni bir BM raporunda yer alan önerilere göre, fosil yakıt arama faaliyetleri 2030 yılına kadar küresel olarak durdurulmalı ve yoksul ülkeleri iklim krizinin etkilerinden kurtarmaya yönelik finansman aynı tarih itibarıyla yılda 200 ila 400 milyar dolara ulaşmalı.
Raporda, ülkelerin 2015 Paris Anlaşması’nın hedeflerine ulaşma yolunda “yoldan sapmış” olduğu ve küresel ısınmayı sanayi öncesi seviyelere göre 1,5 derecede sınırlamayı mümkün kılmak için çok daha fazla eyleme ihtiyaç duyulduğu ortaya kondu.
BM’nin yeni yayımladığı küresel stok sayımına ilişkin sentez raporu, Kasım ayının sonunda başlayacak olan Dubai’deki COP28 konferansındaki tartışmaların temelini oluşturacak.
Küresel stok sayımı, ülkelerin emisyon azaltma hedeflerine ulaşma konusundaki ilerlemelerini her beş yılda bir kontrol etmeyi amaçlayan Paris Anlaşması kapsamında zorunlu kılınan bir süreç.
BM’nin İklim Şefi Simon Stiell, raporun hükümetlere dikkate alması gereken bir dizi eylem sunduğunu söyledi: “Bunlar, ülkelerin ihtiyaç duyduğu eylem için bir rota sağlayan açık hedefler.”
Seragazı emisyonları artmaya devam ediyor ancak sıcaklık artışını 1,5 derece ile sınırlandırmak için, emisyonların en geç 2025 yılına kadar zirveye ulaşması gerektiği konusunda geniş bir görüş birliği var.
Stiell, “Bu, acilen talep edilen rota düzeltmesi için sunulan büyük bir fırsat. Rapor, bir yanıta dahil edilebilecek unsurları ortaya koyuyor” derken, çoğu ülke yön değiştirmenin gerekliliği konusunda hemfikir olsa da gerekli değişikliklerin nasıl gerçekleştirileceği konusunda “önemli farklılıklar” da mevcut.
Rapordaki diğer öneriler arasında 2030’a kadar küresel olarak yenilenebilir enerji kapasitesinin üç katına, enerji verimliliğinin ise iki katına çıkarılması yer alıyor. Bu, COP28’deki tartışmaları destekleyecek iki belgeden ikincisiydi. İlki aynı zamanda fosil yakıtların aşamalı olarak ortadan kaldırılmasına yönelik önerileri de içeriyordu ki, son iki BM iklim zirvesinde (geçen yıl Mısır’da COP27 ve 2021’de Glasgow’da COP26) bir kenara atılan oldukça tartışmalı bir konu.
Ancak bu tür tekliflerin COP28’deki iki hafta süren müzakerelerden nihai bir sonuç çıkaracağının ve hatta zirvenin resmi gündeminde yer alacağının garantisi yok.
Küresel stok sayımı belgeleri önümüzdeki hafta BM ülkelerinin teknik toplantılarında ve yine bu ayın sonunda Abu Dabi’de yapılacak “Cop öncesi” toplantıda tartışılacak. Stiell, COP28’de gündeme ne koyacaklarına hükümetlerin karar vermesinin, ev sahibi ülke BAE’nin ise “bunun şekillendirilmesinde görev alacağını” söyledi.
Birçok kampanyacı, büyük bir petrol ve gaz üreticisi olarak BAE’nin, 80’den fazla ülkenin istediği gibi fosil yakıtların aşamalı olarak durdurulması için baskı yapmayacağından endişe ediyor.
İklim Eylem Ağı Birleşik Krallık’ın genel müdürü Catherine Pettengell, küresel stok sayımı raporlarındaki tavsiyelerin ileriye götürülmesi çağrısında bulundu: “COP28, fosil yakıtlar çağını sona erdirmek ve adil ve hakkaniyetli bir geçiş sağlamak için belirleyici bir an olmalı. Küresel stok sayımına ilişkin sentez raporu, COP28’in başarılı olabilmesi için fosil yakıtların sona erdirilmesine ilişkin bir anlaşmanın sonuçlarının merkezinde yer alması gerektiğini açıkça ortaya koyuyor.”