BM, ülkelerin yalnızca üçte birinin iklim kriziyle mücadeleye yönelik ulusal planlarına cinsel sağlık ve üreme sağlığını dahil ettiği konusunda uyardı.
BM Nüfus Fonu (UNFPA) ve Queen Mary Üniversitesi tarafından yeni duyurulan bir rapora göre, iklim değişikliği planı yayımlayan 119 ülkeden yalnızca 38’inde doğum kontrolü, anne ve yenidoğan sağlığı hizmetlerine erişime dair bir madde bulunurken, yalnızca 15’inde kadına yönelik şiddete atıfta bulunuluyor.
Rapor, iklim planlarının cinsel sağlık ve üreme sağlığına atıfta bulunup bulunmadığını inceleyen ilk rapor olma özelliği taşıyor.
Daha fazla ülkeye iklim krizinin kadınlar ve kız çocukları üzerindeki orantısız etkisini tanımaya ve daha fazla eyleme geçilmesi çağrısında bulunuyor.
Artan sıcaklıklar, daha kötü anne sağlığı ve gebelik sırasındaki diyabet gibi komplikasyonlarla ilişkilendiriliyor. Aşırı sıcakların erken doğumları tetiklemesi ve ölü doğumların artmasıyla ilişkilendirildiği de belirtiliyor.
Raporda, iklim krizinin mevcut eşitsizlikleri daha da kötüleştirdiği ortaya konuyor. Örneğin doğu ve güney Afrika’da tropikal kasırgalar sağlık tesislerine zarar vererek anne sağlığı hizmetlerine erişimi engelledi ve kolera gibi su kaynaklı hastalıkların yayılmasına neden oldu.
Kasırgalar ve kuraklıkların cinsiyete dayalı şiddet ve çocuk yaşta evlilik risklerini artırdığı, stres altındaki ailelerin kızlarına daha az destek olabildikleri de belirtildi. Örneğin, Bangladeş’te bir ay süren sıcak hava dalgasının olduğu yıllarda 11 ila 14 yaş arası kızların evlilikleri yarı yarıya arttı.
UNFPA’nın nüfus ve kalkınma danışmanı ve raporun yazarlarından biri olan Angela Baschieri şunları söyledi: “Kadınlar ve kız çocuklarına yönelik eylem planına bakarsak, ulusal planlar yapılabilecek daha fazla iş olduğunu gösteriyor. İklim değişikliğinin kadınları orantısız bir şekilde etkilediğini biliyoruz, dolayısıyla bu boşlukların ve etkilerin ele alınması gerekiyor.”
Raporda harekete geçen ülkeler de vurgulandı. Paraguay, Seyşeller ve Benin, kadınların güvenli bir şekilde doğum yapmasına ve sağlık hizmetlerine erişmesine olanak tanıyan, iklime dayanıklı sağlık sistemleri oluşturma ihtiyacını belirtti.
El Salvador, Sierra Leone ve Gine’nin de aralarında bulunduğu dokuz ülke, toplumsal cinsiyete dayalı şiddete yönelik politikalara sahip.
İklimle bağlantılı felaketler sırasında aile planlaması hizmetlerinde aksaklıklar yaşandığına dair kanıtlara rağmen, yalnızca Dominika doğum kontrolü ihtiyacından bahsetti.
Vietnam ise, ailelerin ekonomik yüklerini azaltmaya çalıştıkları kriz zamanlarında çocuk evliliklerinin daha sık meydana geldiğini kabul eden tek ülke.
İklim değişikliği açısından dönüm noktası olarak nitelendirilen ve Uluslararası Adalet Divanı'ndan görülen davanın duruşmaları sona…
Enerji Yatırımcıları Derneği Başkanı Cem Özkök, GES ve RES projelerinin yapı denetim kapsamından çıkarılmasının, yatırımcıların…
Dünya Ekonomik Forumu’nun yeni bir çalışmasına göre, küresel seragazı emisyonlarının %40’ını oluşturan sekiz sektördeki emisyon…
Dünya, kuraklık ve arazi bozulumuna en çok maruz kalan ülkeleri desteklemek için yeni bir çerçeve…
İklim ve çevre alanında çalışan 8 sivil toplum kuruluşu, okul, hastane, belediye binası, kamu binası,…
Çin, kömür çıkarımı sırasında açığa çıkan metan emisyonlarını azaltma amacıyla daha sert kurallar getireceğini duyurdu. Metan,…