Bakan Kurum: “Türkiye’nin İklim Krizinde Tarihi Bir Mesuliyeti Bulunmuyor”

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İklim Şurası’ndan çıkacak sonuç ve önerilerin, bu yılın ilk 6 ayında TBMM’den geçmesini beklenen İklim Kanunu’na önemli bir altyapı oluşturacağını söyledi.

İklim Değişikliği ve Uyum Koordinasyon Kurulu’nun ilk toplantısı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un başkanlığında İller Bankası’nda gerçekleştirildi.

Toplantının açılışında konuşan Bakan Kurum, iklim değişikliğiyle mücadelenin yanı sıra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı 2053 net sıfır emisyon ve yeşil kalkınma hedefleri doğrultusunda atılacak adımları, alınacak kararları ve uygulanacak politikaları belirleyeceklerini söyledi.

İklim değişikliğiyle mücadelenin, dünyanın en önemli gündem maddesi olduğunu vurgulayan Kurum, iklim değişikliğinin sadece bir çevre krizi değil, ticaretten ulaşıma, sanayiden gıdaya, enerjiden eğitime kadar pek çok alanı ilgilendiren bir kalkınma meselesi olduğuna işaret etti.

Kurum, “İklim değişikliği, ekonomi ile ekolojiyi birlikte değerlendiren ancak çevre hassasiyetimizi her zaman önceleyen bir perspektifle yönetilmek zorunludur. İşte bugün, iklim meselesini böylesi geniş bir açıdan ele alacak olan Koordinasyon Kurulumuz, ülkemizin iklim değişikliğiyle mücadelesinde onarıcı, önleyici ve sorunu ortadan kaldırıcı çözüm önerilerini sunmak için bir aradadır” diye konuştu.

Bakan Kurum, bu çerçevede, bütün bakanlıkların ve STK’ların, Türkiye’nin geleceğine dair adımları hep birlikte atacaklarını aktardı.

Murat Kurum, Antalya ve Muğla’da yaşanan yangınlar, Doğu Karadeniz’in tamamında yaşanan seller ve can kayıpları nedeniyle geçen yılın, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin çok yoğun yaşadığı bir yıl olduğunu hatırlatarak, şunları kaydetti: “Her bir fert acilen, çevre korumayı, doğa korumayı günlük hayatının rutini haline getirmek zorunda. Hepimiz iklim değişikliğiyle mücadelede, topyekun bir Türkiye seferberliğinin bilinçli ve gönüllü üyeleri olmak zorundayız. Evet, bizim ülke olarak, dünyanın karşı karşıya kaldığı iklim krizinin oluşmasında tarihi hiçbir mesuliyetimiz yok. Buna rağmen özellikle son 20 yıldır, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde insanlık için, ortak evimiz dünyamız için sorumluluk almaktan hiçbir zaman geri durmadık. Türkiye’nin iklim perspektifini de insani, vicdani, şefkate dayalı bir sisteme oturmak konusunda gayret gösterdik. Sorumluluk derecesine göre herkesin elini taşın altına koyması için de yerelden özele doğru her platformda baskı kuruyoruz, son derece yapıcı ve etkin bir çevre diplomasisi yürütüyoruz.” 

“Bu Yıl İklim Değişikliğiyle Mücadelede bir Milat”

Bakan Kurum, geçen yılın iklim değişikliğiyle mücadelede bir milat olduğunu, şubat ayında yol haritası olması niyetiyle İklim Değişikliğiyle Mücadele Sonuç Bildirgesi’ni hazırladıklarını, çalışma alanlarını olabildiğince genişlettiklerini anlattı.

Kurum, Paris Anlaşması’nı onaylayan Türkiye’nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, 2053 net sıfır emisyon ve yeşil kalkınma hedefiyle, ekonomik, çevresel ve sosyal dönüşümün başladığı yepyeni bir sürece girdiğini vurguladı.

İklim Değişikliği Başkanlığını kurduklarını hatırlatan Kurum, Bakanlığın koordinasyonunda tüm kurumlar, üniversiteler, araştırma merkezleri, iş dünyası ve STK’larla iş birliği içerisinde hareket ederek iklim krizine karşı etkili çözümler üreteceklerini dile getirdi.

Kurum, 22 Ekim 2021’de imzalanan Dünya Bankası ile imzalanan Mutabakat Zaptı çerçevesinde, iklim değişikliğiyle mücadelede kullanılmak üzere 3 milyar 157 milyon avroluk bir finansmanı Türkiye’ye kazandırdıklarını aktardı.

“Uygulanabilir ve Etkin Kararlara İmza Atmak Zorundayız”

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Kurum, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu fonla, sanayiden tarıma, ulaştırmadan enerjiye, atıktan inşaat sektörüne, temiz enerjiden mikro-mobiliteye kadar çok alanda iklim dostu yatırımları destekleyeceğiz. Türkiye’nin yenilenebilir enerji, yerli elektrikli araç, sıfır atık, temiz üretim, sürdürülebilir tarım, ekolojik sanayileşme noktasında sahip olduğu potansiyelini daha da ileriye taşıyacağız. 2022 yılı, gerek Paris Anlaşması’nın uygulanması, gerekse ülkemizin iklim eyleminin güçlendirilmesi için oldukça önemli ve kritik bir sene. Yeşil kalkınmada bölgesel ve küresel liderliğe erişmek isteyen bir ülke olarak el birliğiyle güçlü, uygulanabilir ve etkin kararlara imza atmak zorundayız.”

İklim Şurası

Murat Kurum, gelecek ay yapılacak İklim Şurası’nın, Türkiye ve dünya için büyük bir önem arz ettiğini, İklim Değişikliği Başkanlığının, Şura’nın teknik çalışmalarını yürüttüğünü anlattı.

Kurum, çevrim içi yapılacak bu toplantıların, 500’den fazla katılımcıyla iklim değişikliği ile mücadelede örnek bir çalışma olacağını vurguladı.

Şura kapsamında, tüm alanlarda sera gazı azaltımı ve uyum çalışmalarının detaylı şekilde ele alınacağını ifade eden Kurum, İklim Şurası’nda, ulusal ve uluslararası yeşil finansman kaynaklarının oluşturulması, karbon fiyatlandırma araçları, sınırda karbon düzenlemesi konularında görüşmeler yapılacağını belirtti.

“Elektrikli Araçlar ve Togg için Şarj Ünitelerimizi Hazırlıyoruz”

Dünyanın, seragazı emisyonunu azaltmak için elektrikli araçlara yönelmeye başladığına işaret eden Kurum, “Biz de Türkiye’nin, bir marka değeri olacak, 2053 net sıfır emisyon hedefine ulaşmasında büyük katkılar sunacak elektrikli otomobilimiz Togg’a ilişkin ve diğer elektrikli araçlara ilişkin çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu anlamda elektrikli araçlar ve Togg için şarj ünitelerimizi hazırlıyoruz” dedi.

“Şura’dan Çıkacak Sonuçlar, İklim Kanunu’na Önemli bir Altyapı Oluşturacak”

İklim Şurası sonrası çıkacak sonuç bildirgesinin, Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadelesinde politika, mevzuat ve eylemlere dair öngörülerin yer alacağı stratejik bir belge olacağını kaydeden Kurum, şu görüşleri paylaştı:

“Şura’dan çıkacak sonuç ve öneriler, bu yılın ilk 6 ayında Gazi Meclisimizden geçmesini beklediğimiz İklim Kanunu’na önemli bir altyapı oluşturacaktır. Türkiye olarak, yeşil dönüşümü izleyen değil, bölgesinde etki eden, yöneten, liderlik eden bir ülke olacağız. Türkiye olarak, tarihsel tecrübemizden insan kaynağımıza, dinamik bürokrasimizden ekonomik imkanlarımıza kadar her alanda çok güçlü bir yapıya sahibiz.”

İklim değişikliğiyle mücadelenin en önemli parçası Sıfır Atık Projesi ile de tasarruf kültürünü her geçen gün daha da yaygınlaştırdıklarını ifade eden Kurum, şöyle konuştu:

“Türkiye, yeşil kalkınma devriminde mutlaka üstün bir başarı hikayesi yazacaktır. Bu başarı hikayesinin en önemli aktörleri hiç şüphesiz, 84 milyon vatandaşımız olacaktır. Vatandaşımız için 11 bakanlığımız, kamu kurumlarımız, özel sektörümüz ve STK’larımızın temsilcilerinden oluşan 22 üyemizden oluşan Koordinasyon Kurulumuz ile sürece ilişkin adımlarımızı atacağız. Mutabakat Zaptı ile proje havuzu oluşturacağız. AB Yeşil Mutabakatı kapsamında attığımız adımları değerlendireceğiz. Bu yıl kasım ayında BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesinin 27. Taraflar Toplantısı’nda sunmak üzere de ülkemizin Ulusal Katkı Beyanı’nın güncellenmesi hususunu da ele alacağız.”

22 Üyeli Koordinasyon Kurulu

İklim Değişikliği ve Uyum Koordinasyon Kurulu, 29 Ekim 2021’de Resmi Gazete’de yayımlanan 85 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kuruldu. İklim değişikliğinin zararlı etkilerini önlemek için gerekli tedbirlerin alınması, bu konuda ülkenin şartlarına uygun politikaların belirlenmesi, kamu ve özel sektör kurum ve kuruluşları arasında iş birliği ve koordinasyonun sağlanması amacıyla oluşturulan Kurul’da, 11 bakanlık, kamu kurumları, özel sektör ve STK temsilcilerinden oluşan 22 üye bulunuyor.

İlk toplantısını yapan Kurul üyeleri arasında, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile 10 bakanlığın yanı sıra Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı, YÖK, TÜBİTAK, Türkiye Çevre Ajansı, TÜİK, TOBB, TÜSİAD, MÜSİAD ve Türkiye Belediyeler Birliği gibi kurumların temsilcileri yer alıyor.

Kurulun ilk toplantısına, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Mehmet Emin Birpınar, Sağlık Bakan Yardımcısı Tolga Tolunay, Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Murat Zaman, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Alparslan Bayraktar, Dışişleri Bakan Yardımcısı Faruk Kaymakçı, İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Enver İskurt, ilgili kurum ve kuruluşlar ile STK’lerin temsilcileri katıldı.